Yatırım araçlarının reel getirisi negatiflerde
TÜİK'in Ocak ayı 'Finansal Araçların Reel Getirileri' çalışması son ay hariç altın ve dövizin getirisi ile TL mevduat ve devlet iç borçlanma senetlerinin enflasyon sonrası getirileri arasındaki farkın daha da belirgin hale geldiğini gösteriyor.
Geçen sene Mart ayında Merkez Bankası politika faiz oranını 200 baz puan artış ile yüzde 19'a çıkardıktan sonra görev değişikliği olmuştu. Doğal olarak piyasaların bu değişiklik sonrası beklentileri faizlerin aşağı çekileceği olasılığına kaymıştı. Ancak Başkan Kavcıoğlu'nun faizleri aynı seviyede tutması ve iletişimde pozitif reel faiz vurgusu yapması tansiyonun yükselmesinin önüne geçmişti.
Birkaç ay idare eden bu algı yükselen enflasyona Merkez Bankası'nın kayıtsız kalmasıyla bozulmuştu. Eylül ayında faiz indirimleri de başlayınca deyim yerinde ise film kopmuş ve para ikamesi olarak tanımladığımız TL'den kaçış süreci hızlanmıştı.
İşte son veriler boyutları net bir şekilde sergiliyor.
TL GETİRİLERİ NEGATİFTE
Bir yıllık enflasyon arındırılmış getiri sıralamasında sizin de tahmin edebileceğiniz gibi TL son sıralardaki yerini korumaya devam ediyor. TL mevduatlarının manşet enflasyon arındırılmış yıllık getirisi yüzde -22,75, maliyet enflasyonu sonrasında ise yüzde -40,64 seviyesinde gerçekleşmiş.
Düşünebiliyor musunuz? Bir tasarruf sahibinin bir bankadaki mevduat hesabının yaklaşık dörtte biri buharlaşmış.
Yani 100 liralık alım gücüne sahip para bankada nemalandıktan sonra ancak 77 liralık alımı karşılayabilir hale gelmiş.
Devlet tahvillerinin getirileri ne yazık ki TL mevduatlarından daha kötü olmuş.
Piyasa faiz oranları ile negatif korelasyona sahip devlet tahvillerinin de her iki enflasyon çıkarıldıktan sonra yıllık getirileri sırasıyla yüzde -32,69 ve yüzde -48,29 olmuş. Aktifinde 1000 TL değerinde tahvil olan bir bankanın ya da banka dışı şirketin bu varlığın neredeyse üçte biri gitmiş.
Yabancıların çıkışları sonrasında hisse senetlerinin getirileri de diğer TL enstrümanları gibi negatif tarafta yerini almış.
BIST 100 endeksi enflasyona yüzde -11,67 oranında yenik düşmüş.
OCAK'TA SIRALAMA DEĞİŞMİŞ
Dövize duyarlı enstrümanlar da tam tersine enflasyon sonrasında getirdikçe getirmiş. Bir yılda yüzde net yüzde 19,70 düzeyinde sahibine kazanç sağlamış altın. Dünyada da altın çok kazandırdı demeyin. Çünkü altının 2021 başındaki ons fiyatı 1.914 dolar idi. Yani şu anki seviyesinin üzerindeymiş. Bırakın altının dolar bazında kazandırmasını, tasarruf sahiplerine kaybettirmiş. Tabii bizde dolar ons fiyatı dolar TL kuru ile çarpılarak TL'ye çevrildiği için yönü hep yukarı oluyor kurlar gibi.
TÜİK'in yıllık verilerin yanı sıra duyurduğu 3 ve 6 aylık dönemi kapsayan reel getirilerde de tablo değişmiyor. TL enstrümanları kaybettirirken dolar, euro ve dövize duyarlı altın kazandırıyor.
Sadece aylık verilerde resim terse dönmüş. Ters derken reel getirinin artı olmasını kastetmiyorum. Sıralama değişmiş sadece. Hepsi enflasyon sonrası negatif düzeylere gerilemiş Ocak ayında. Bunun nedeni de TL mevduatlarının kurlara endekslenmiş olması. Tasarruf sahipleri bu sayede TL'de kalıyor.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.