Yav he he Amerika!
ABD, terör örgütü PKK'nın Suriye kolu YPG'yi binlerce TIR ağır silahla donattı. Bu terör örgütü üzerinden Türkiye'yi güney sınırlarından kuşatma hamlesi başlattı. ABD'nin palazlandırdığı YPG'li teröristler, en son ele geçirdikleri Rakka'da PKK elebaşı Abdullah Öcalan'ın posterini açtı.
Türkiye de YPG'nin aslında PKK'nın ta kendisi olduğunu bir kez daha gösteren bu olay üzerine ABD'ye "Bunu ABD nasıl izah edeceksin?" diye sordu. Panikleyen ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) ve Ankara Büyükelçiliği, durumu kurtarmak için açıklama yaptı. Açıklamalarda PKK'nın ABD'nin terör örgütleri listesinde yer aldığı ve Rakka'daki olayın kınandığı belirtildi. ABD Büyükelçiliği'nin açıklamasında, "Öcalan, saygı görmeye değer bir şahsiyet değildir" ifadesine yer verildi.
Biz de aptalız ya, ABD'nin PKK'ya destek vermediğine hemen inandık!
ABD'nin bu açıklamalarına boş ve yalan konuşan kişilere söylenen şu sözle cevap vermek gerekiyor: Yav he he...
Bu ne yaman çelişki Kılıçdaroğlu?
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun her konuyu istismar etmede üstüne yok. Tutarlılık falan hak getire...
Daha önce kendisinin söyledikleriyle çelişmesine bakmadan Cumhurbaşkanı Erdoğan ne derse hemen onun tersini iddia ediyor.
AK Parti, isteyen kişilerin nikahlarını müftülere de kıydırabilmesinin önünü açan düzenleme yapıyor. Kılıçdaroğlu, vatandaşların inanç özgürlüğü de dikkate alınarak yapılan bu düzenlemeye karşı çıkıyor.
Ancak, ardından Sırbistan'dan ithal edilmesi kararlaştırılan etler için hemen vatandaşların dini hassasiyetlerine karşı yapmacık bir duyarlılık sergiliyor. Çıkıp "Bu etler besmele çekmeden kesiliyor.
Vatandaşa nasıl yedireceksin?" yalanını söyleyibiliyor.
Şimdi Erdoğan ve AK Parti, içlerinde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in de olduğu bazı belediye başkanlarının görevlerinden istifa etmelerini istiyor ya Kılıçdaroğlu da hemen buna karşı çıkıyor. Diyor ki, "Seçimle gelen seçimle gitmeli..." Zannedersin ki, katıksız bir demokrasi aşığı... Oysa aynı Kılıçdaroğlu, daha düne kadar Gökçek'in halkın oylarıyla seçilmesine saygı duymuyordu. Seçimde hile olmadığı defalarca tescil edilmesine rağmen Gökçek'in kendi adayları Mansur Yavaş karşısında seçimi oyları çalarak kazandığını iddia ediyordu.
Şimdi sırf Erdoğan, AK Parti'deki değişim çerçevesinde görevini bırakmasını istiyor diye Gökçek'e sahip çıktı ve "Seçimle gelen seçimle gitmeli" dedi.
Ortaya da şarkıcı Haluk Levent'in dün sosyal medyada dile getirdiği gibi yaman bir Kılıçdaroğlu çelişkisi daha çıktı.
CMS'de satış bombası
İzmir'deki aile şirketlerinde 2000'li yılların başında ayrılık rüzgarı yaşandı.
Birçok firma bu nedenle bölündü.
Cevher Makine Sanayi'nin kısaltılması olan CMS'de de Ösen ve Özyavuz aileleri 2000'de ayrıldı. CMS Jant, Ösen ailesinde kaldı. Grubun döküm bölümü de Cevher Döküm ismiyle Özyavuz ailesinin oldu.
Geçtiğimiz yıl Cevher Döküm'ün Meksikalı dünya devi Nemak'a satıldığı, Özyavuz ailesinin de yatırımlarına daha önce dönüş yaptığı jant sektöründe devam edeceği açıklandı.
Şimdi de Mercedes ve BMW gibi 22 otomobil markası için alüminyum jant üretimi yapan Berat ve Bertuğ Ösen kardeşlerin yönetimindeki CMS Jant'ın satışı için harekete geçildiği haberi Ege iş dünyasına bomba gibi düştü. CMS'nin, çoğunluk hissesinin satışı için HSBC'ye yetki verdiği bildirildi. Türkiye'nin en büyük jant üreticisi konumundaki CMS'nin alıcısının yabancı bir fon olma ihtimali olduğu belirtiliyor.
Yani, Ege'de yabancı yatırımcılara satılan kuruluşlara bir yenisi daha eklenmek üzere.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.