Kılıçdaroğlu, CHP’yi tasfiye mi ediyor?
Komplo teorilerine oldum olası sıcak bakmam ama yine de tamamen göz ardı etmem. Kemal Kılıçdaroğlu'nun Deniz Baykal'a düzenlenen komplo ile CHP'yi tasfiye için görev başına getirildiği yönündeki komplo teorisini de çok uçuk olarak görmüştüm. Ama tamamen de yok saymamıştım, aklımın bir köşesinde tutmuştum.
Son aylarda yaşananları ve CHP'nin savrulduğu çizgiyi görünce acaba bu komplo teorisi doğru olabilir mi diye de düşünmeden edemiyorum. Dün, partide son yaşananlarla ilgili değerlendirmelerini almak üzere Baykal döneminin etkin isimlerinden İzmir eski Milletvekili Canan Arıtman'la görüşünce de yine aynı şeyi düşündüm.
Arıtman'ın da dediği gibi CHP hızla Atatürk'ün partisi olmaktan uzaklaştırılıyor.
CHP'nin geçmişte ana omurgasını oluşturan ulasalcılar tasfiye edilirken HDP severler baştacı ediliyor. Her makul CHP'li partide etnik bir siyaset güdüldüğünü görüp dile getiriyor.
CHP'nin savrulduğu çizgide gelinen son nokta ise, Canan Kaftancıoğlu gibi bir ismin İstanbul İl Başkanlığı'na getirilmesi. Atatürk'ün görüşleri CHP'de hala yürürlükte olsaydı, devlete "seri katil" diyen, sözde Ermeni soykırımını savunan, 15 Temmuz darbe girişimine direnen kahramanları karalayan bir isim İstanbul İl Başkanı olabilir miydi?
Atatürk'ün görüşleri CHP'de hala yürürlükte olsaydı bir CHP Genel Başkan Yardımcısı, hapisteki HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ı ziyaret edip, halka olan mesajını "takdire şayan" olarak nitelendirip iletebilir miydi?
Bir CHP'li milletvekili bugün İzmir vekili Musa Çam'ın yaptığı gibi PKK'nın yayın organına çıkıp halkı HDP'nin İzmir'deki eylemine katılmaya davet edebilir miydi?
Arıtman'ın söylediği gibi yapılan sadece CHP'ye yönelik bir operasyon değildir, Türkiye'nin birliğine, dirliğine, bağımsızlığına yönelik bir operasyondur.
BOĞMAK ZORUNDAYIZ
Bu köşede daha önce ABD'nin binlerce TIR dolusu silahı PKK'nın kolu YPG'ye sadece Suriye'de kullanması için vermediğini dile getirmiştik.
Hedefin ileride Türkiye olduğunu ifade etmiştik. Şimdi ABD'li yetkililerin YPG'lilerden düzenli bir ordu kuracağı yönündeki açıklamaları, duyduğumuz bu kaygıda ne kadar haklı olduğumuzu gösteriyor.
Cumhurbaşkanı Edoğan'ın dediği gibi, "Bize düşen de terör ordusunu daha doğmadan boğmaktır." Bunu yapmazsak yarın Türkiye'ye yönelik dillendirilen işgal girişimi bu sözde ordu üzerinden yürütülecektir.
İnternette bazı sitelerde CIA eski Başkanı General Davit Petraeus'a atfedilen bazı sözler var. Bunları gerçekten Petraeus söylemiş midir bilmiyorum ama söylenenler çok doğru. Buna göre Petraeus, olası bir Türk-ABD sıcak çatışmasıyla ilgili şu ifadeleri kullanmış: "Orada durup iki defa düşünün. Türklerden bahsediyoruz, kontrolümüzdeki Araplardan değil.
Düzenli, taktik ve bizde bile olmayan disiplinli bir orduya sahipler, geri çekilme gibi bir olasılığı düşünmezler.
Topyekün savaşan bir millet.
Olasılık hesabı yapmazlar, akıllarında toprakları varsa kaygılanıp düşünmezler. Son iki yılda içerideki tüm temasta olduğumuz subayları ya emekli ettiler ya da kovdular."
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.