Türkiye’ye nasıl ihanet edildi?

Türkiye, PKK'nın 1984'teki ilk silahlı eyleminden bu yana bölücü terörle mücadelede en etkili olduğu dönemi yaşıyor. Şehir merkezlerine açtığı hendeklere gömülen hain terör örgütü, Türkiye sınırları içinde büyük çaplı eylem yapamaz hale geldi. Teröre eskiden el altından destek veren sözde müttefiklerimizin bugün açıktan silahlandırdığı PKK'nın Suriye koluna ise, Zeytin Dalı Harekatı'yla balyoz indirmeye başladık.
Bu noktaya tabi ki, kendiliğinden gelinmedi. Devletin terörle mücadeledeki kararlı duruşu sayesinde bugünleri gördük.
15 Temmuz darbe girişimi sonrası teröre yıllarca istihbarat desteği verdiği, bazı operasyonları engellediği ortaya çıkan FETÖ'nün askerimizin içinden temizlenmesi de etkin mücadelenin önünü açtı. Geçmişte zaman zaman gösterilen tereddüt ve yapılan ihanetlerin terörle mücadelede nasıl zafiyet oluşturduğunu size efsane komutan Osman Pamukoğlu'nun Yeni Asır ziyaretinde söylediklerini aktararak anlatayım.

DİBİMİZDE PKK KONGRESİ

Yıl, 1995...
PKK elebaşları Avrupa temsilcileriyle birlikte 646 kişi toplanarak Türkiye'nin dibinde Haftanin kampında 5. kongrelerini gerçekleştiriyor. Ancak, MİT'in istihbaratını alıp tüm yetkili makamlara bildirdiği bu durum emrindeki askerlerle müdahale edip teröristleri etkisiz hale getirme imkanına sahip Tugayın komutanı Osman Pamukoğlu'na söylenmiyor bile. Pamukoğlu, yaşananları şöyle anlatıyor: "O dönem beni MGK toplantısına çağırdılar.
MİT'in bir yetkilisi çıkıp düzgün bir şekilde PKK'nın 5. kongresinin Şırnak'ın 18-20 kilometre altında Kuzey Irak'taki Haftanin kampında yapıldığını söyledi. Bunu duyunca hemen itiraz ettim. 'Bu kongre yapılsa benim haberim olur. Bilgi yanlış' dedim. Birliğe döndükten sonra küçük bir helikopterle MİT'in yetkilisi gelip bana büyük bir kapalı zarf verdi. Zarfta her şey yazıyordu. MİT görevlileri vazifesini yapmış.
Cumhurbaşkanlığı, Genelkurmay olmak üzere tam 22 ayrı adrese kongreyi bildirmişler. Hadi biri atladı. Hepsi atlamış.
Böyle bir hedef nasıl kaçırılır? Böyle bir şeyin es geçilmesine inanmıyorum."

"İRAN HAREKATI ENGELLENDİ"

Yıl yine 1995... Pamukoğlu'nun Irak topraklarındaki kamplara operasyon düzenlemesi nedeniyle ciddi rahatlama sağlandığı dönem. Bu defa PKK'nın İran'da Türkiye sınırındaki Jerma Betkar kampında 358 kişilik grupla toplandığı bilgisi alınıyor, Pamukoğlu da operasyon için düğmeye basıyor. Gerisini Pamukoğlu, şöyle anlatıyor: "Operasyon planını Ankara'ya bildirdim. Sabaha karşı yapılacak harekatta 600 tane top mermisi atılacaktı.
Yarım saatte 600 mermi. Topçu atışı biter bitmez 400 komando doğudan, 400 komando batıdan kaçışan teröristleri ateş altına alacaktı. Ancak operasyona onay çıkmadı. Dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Başbakanı Tansu Çiller'di. O 358 kişi dağıldı. Daha sonra o gruptan 150'si Şemdinli Derecik arasındaki Ortaklar Karakolu'na baskın yaptı.
Burada 15 şehit verdik." Baskın yapılan karakola daha sonra Demirel geliyor. Demirel, Pamukoğlu'na "Bunların İran'dan geldiğini ispatlayabilir misiniz?" diyor. Pamukoğlu ise, şu cevabı veriyor: "Kamplar ortada, saldıran ortada, her şey ortada.
Horoz resmi varken horoz yazılmaz. Horoz dünyanın her yerinde horozdur." Nasıl? İnsanın bunları öğrenince dizlerini dövesi geliyor değil mi? Ama, artık o günler geçmişte kaldı. Türkiye'nin terörle mücadelede bu yaptıkları Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dediği gibi ısınma turları bile değil. Devamı gelecek.