Tunç Soyer belediyeciliğinin özeti: Kültürpark
Kültürpark İzmir'in en büyük hazinesi...
Atalarımızın bize bıraktığı en değerli kent mirası. Ancak bugün o hazinenin hali içler acısı... İşte gazetemizin bugünkü manşeti... Kültürpark, Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in marifetiyle tam bir 'kabusparka' dönüşmüş durumda.
Tunç Soyer belediyeciliğini bir örnekle açıklamaya kalksanız bundan güzelini bulamazsınız.
Soyer, 'ortak akıl' diyerek geldi.
Düzenleyeceği arama konferanslarıyla 'katılımcı demokrasi' adına herkesin görüşlerini alıp öyle hareket edeceğini söyledi. Bu toplantıların ilkini de Kültürpark için yaptı.
Herkesi dinledi ama söylenenlerin hiçbirini yapmadı.
İZMİR'İ DE BU HALE GETİREBİLİR
Onun yerine böyle bir hazinenin üzerinde 'üretici pazarı' açmak gibi dahiyane bir belediyecilik örneği sergiledi! O da yetmedi, Kültürpark'ta İzmir'le özdeşleşmiş gazino ve restoranları yıkmaya kalktı. Tepkiler üzerine yıkımı da yarım bıraktı. Şimdi o yapılar 9 aydır birer harabe halinde bekliyor. Buralar mekansızların barındığı, fuhuş olaylarının yaşandığı yerler haline geldi. Açıkçası ben kendi adıma Soyer'in 5 yıl sonunda bugünkü Kültürpark gibi harabeye dönmüş bir İzmir bırakabileceğinden korkuyorum. 10 yıl başkanlığını yaptığı Seferihisar Belediyesi'nin bugünkü halini görünce bu korkum daha da artıyor.
CHP MEDYAYI REKLAMLA MI KONTROL EDİYOR?
İzmir'de hem yerel medya hem de internet haber sitelerinde CHP'li Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyelerini eleştiren haber neredeyse göremezsiniz.
Çünkü İzmir medyasının hepsi olmasa da büyük bölümü, Büyükşehir ve CHP'li belediyelerden aldıkları reklamlarla yayın hayatını sürdürüyor. O yüzden belediye başkanlarını üzecek haberleri pek yapamıyorlar.
Hatta bazı gazetecilerin Başkan Tunç Soyer'e gidip, "Elimize sizi zor durumda bırakacak haberler geliyor ama kullanmıyoruz" diyerek bağlılıklarını bildirdiği de sektörde konuşuluyor.
Şunu göğsümü gererek söylüyorum ki, İzmir'de Büyükşehir ve ilçe belediyelerini bir yanlış yaptıklarında, halkın çıkarlarına dokunan icraatlara imza attıklarında eleştiren tek bir gazete vardır, o da Yeni Asır'dır. Bu, tüm İzmirli gazetecilerin bildiği bir gerçektir.
HAMZA DAĞ'IN İDDİASI
İşte bu gerçek, son CHP İl Gençlik Kolları kongresinde gazeteci arkadaşlarımızın darp edilip, telefon ve fotoğraf makinelerinin gasp edilmesiyle bir kez daha gündeme geldi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Hamza Dağ, çok önemli bir iddiayı dile getirdi. Soyer'in demokrasi ile ilgili çıkışına tepki gösteren Dağ, "CHP'nin İl Gençlik Kolları kongresinde hem iki taraf arasında bir kavga çıkmış hem de görevini ifa eden medya mensuplarına saldırılmıştır. Bundan daha üzücü olan başka bir mesele daha söz konusudur:
CHP İl Örgütü'nden ve CHP'li belediyelerden bu olayın örtbas edilmesi için, medya kuruluşlarına psikolojik baskı uygulanmış ve verilen reklamların kesilmesi tehdidinde bulunulmuştur. Burada hür irade, demokrasi kültürü ve basın özgürlüğü kavramlarının eylem noktasında hiçe sayıldığı aşikârdır. CHP için demokrasi; yalnızca kendi tahakkümlerini kurmak için kullandıkları bir enstrümandır" diye konuştu. Dağ'ın bu sözleri İzmir medyasının yerel yönetimlerle olan ve 'göbek bağından' geçen ilişkilerinin sorgulanması gerektiğini bir kez daha ortaya koydu.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.