Bu istemezükçülük değil de nedir Muhittin Başkan!
İzmir 'istemüzükçü zihniyetten' çok çekti. Kente gelecek birçok yatırım 'istemezükçülerin' girişimleriyle durduruldu, iptal edildi. Kaybeden İzmir oldu. Tabii ki, İzmir'in doğası ve çevresi korunmalı.
Ayrıca bir rant oluşacaksa da bunun en fazla kazananı İzmirliler olmalı. Ama halkçılık ve çevrecilik görüntüsü altında yatırım düşmanlığı da yapılmamalı. Tuzu kuru olanlar, bu kentte iş ve aş için mücadele eden insanları da düşünmeli.
KARABAĞLAR'A TALİH KUŞU
Şimdi Karabağlar'da İzmir için önemli bir fırsat var. Devlet, Uzundere'de yaklaşık 380 bin metrekarelik bir alana İzmir Demokrasi Üniversitesi için kampüs kurmak istiyor.
Projeyi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve TOKİ yürütüyor. Buna göre toplam 800 bin metrakarelik alanda kampüs kurulacak 380 bin metrekarelik alanın dışında Karabağlar'da ikamet eden ihtiyaç sahibi ve dezavantajlı vatandaşlara kira öder gibi alabilecekleri ucuz konut inşa edilmesi planlanıyor. Buradan ev almak için başvuranlar arasından 750 kişilik ilk grup şimdiden kura ile belirlendi. Yani bu işte leb-i derya bir bölgede zenginler için villalar inşa edilmeyecek. Dağlık bir bölgeye ihtiyaç sahipleri için toplu konut yapılacak. TOKİ, bu konutların yanı sıra üniversite kampusünü de tek kuruş almadan inşa edecek.
CHP'Lİ BAŞKAN KARŞI ÇIKIYOR
Ancak iş dönüyor dolaşıyor Karabağlar'ın CHP'li Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu'nun itirazına takılıyor. Selvitopu'nun açtığı dava nedeniyle Bakanlığın burada kampüs ve toplu konut yapımının önünü açan imar plan düzenlemesi iptal edilmişti. Şimdi Bakanlık yeniden bir plan hazırladı.
Ancak Muhittin Başkan huyundan vazgeçmedi ve dün yaptığı açıklama ile plana yeniden dava açacağı sinyali verdi.
Selvitopu da görünürde 'halkın yararına' talepte bulunduğunu ve bu 800 bin metrekarelik alanın 380 bin metrakelik bölümünün değil tamanının üniversite için ayrılmasını istiyor ve burada konut yapılmasına karşı çıkıyor. Tabii, gören de diyor ki, "İşte halkçı başkan halkın hakkını savunuyor"... Peki gerçekten öyle mi?
KONUT İHTİYACI DA BULUNUYOR
Araştırdım, buradan ev almak isteyip de TOKİ'ye başvuranların sayısı 31 bin civarında. Yani, Karabağlar'ın nüfusu yaklaşık 480 bin olduğu düşünüldüğünde ortada müthiş bir talep var. Yani bu konutlara ihtiyaç olduğu ortada. Üniversite de buraya yapılacak kampüsün kendisine yeteceğini belirtiyor ve 800 bin dönümlük alana yapılacak büyük bir kampüse ihtiyacı olmadığını söylüyor. Hadi diyelim bu alanın tamamı kampüs olarak ayrıldı, o zaman bu kampüsü kim inşa edecek? Burada TOKİ, "Ben ücrtetsiz yapacağım" diyor. 800 bin metrekarelik alanın tamamı ayrıldığında Karabağlar ya da Büyükşehir Belediyesi bu kampüsün yapımını üstlenecek mi? O da mümkün değil.
DİĞER BAŞKANLAR PEŞİNDE KOŞUYOR
Yani devlet gelmiş, İzmir'e böyle bir yatırım yapmak istiyor ama CHP'li belediye buna ısrarla ayak diriyor. Kılıf da öyle bir hazırlanıyor ki, gören de "Sanki burada büyük bir rant var ve bu paylaşılacak, belediye başkanı da buna karşı savaşıyor' diyecek. Yahu altı üstü ihtiyaç sahipleri için konut inşa edilecek işte...
Diğer taraftan Kiraz Belediyesi, kendisi için yaptırdığı sıfır binayı ilçeye fakülte yapılması için Dokuz Eylül Üniversitesi'ne tahsis etti ve buraya bir veterinerlik fakültesi kuruldu. İzmir'in birçok ilçesinde başkanlar, kentlerine üniversite getirmek için böyle fedakarlıklar yapıyorlar veya yapmak için girişimlerde bulunuyorlar.
Muhittin Başkan ise, hazır gelecek olanı reddediyor. Bunu yaparken de ilçesindeki ihtiyaç sahiplerinin ev sahibi olmasının ve kent ekonomisinin gelişmesinin önüne geçiyor.
Bu durumda Selvitopu'nun yaptığı 'istemüzükçülük' değil de nedir?
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.