Çiftlik halayı!

Yeni Asır'ın İzmir'in son 10 yılda 106 milyon lirasını zarar olarak yuttuğunu ortaya çıkardığı Genel Müdür Hasan İkad yönetimindeki Büyükşehir Belediyesi şirketi Grand Plaza A.Ş'de dün toplu sözleşme imzalandı. Sözleşmeyle, işçi maaşlarına yüzde 29 ile 33 oranında zam yapıldığı açıklandı. Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer de imzaların atılmasının ardından sendika yöneticileriyle birlikte halay çekerek kutlama yaptı.

ÖNCE ZARARI BİTİRMELİ
İşçi kardeşlerimizin maaşlarının artmasına tabii ki sevindik. Ancak, gülücükler atarak çektiği o halayın fotoğraflarını görünce de Soyer'e kızdık. Çünkü, bu kuruluşun yıllardır ettiği zarara çare bulamayan ve çiftlik gibi yönetim anlayışını sürdüren, böylece kentin milyonlarca lirasının gitmesine neden olan birinin böyle gülücükler saçıp halay çekmeye hakkı yok. Hem Soyer, o zammı cebinden yapmıyor.
Belediyenin yani İzmirlinin kasasından yapıyor. Sonra da çok büyük icraat yapmış gibi sırıtarak halay çekiyor. Oysa şu zarara çare bulunsa giden yüz milyonlarca lira ile bu kentte daha binlerce işçiye istihdam sağlayacak tesisler kurulabilirdi.
İşte o zaman gerçek halayı şirketteki tüm emekçilerle birlikte biz İzmirliler çekerdik.
Hasan Topal'ın yaman çelişkisi
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Konak'taki ana binasının 30 Ekim 2020'deki depremde hasar görmesinin ardından Başkan Soyer, burayı boşalttırdı, ardından da binanın yıkılacağını açıkladı.
Bu karara kentte ilk karşı çıkanlardan biri de merhum Başkan Ahmet Piriştina döneminde belediyede genel sekreter yardımcılığı da yapan Mimarlar Odası İzmir Şubesi eski Başkanı Hasan Topal'dı. Oda başkanıyken kentle ilgili birçok projeye karşı davalar açan Topal, binanın modern mimarlığın çok iyi örneklerinden biri olduğunu ve korunması gerektiğini, güçlendirilerek kullanılmaya devam edilebileceğini söyledi.
Topal'ın başı çektiği bu görüşe birçok kesimden destek geldi.

DANIŞMA KURULUNA GİRDİ
Şimdi Büyükşehir Belediyesi, yıkıldıktan sonra binanın bulunduğu alanın nasıl değerlendirileceğine dair karar üretmek üzere danışma kurulu oluşturdu. Önceki gün açıklanan kuruldaki isimlere bir baktım ki, binanın mimarisini öve öve bitiremeyen Hasan Topal da var. Böyle bir çelişki olur mu? İnsan, yıkımına şiddetle karşı çıktığı binanın yıkıldıktan sonra yerine ne yapılacağına karar verecek kurulda niye yer alır ki?

HAYALET BİNAYA DÖNMESİN
Bu arada dün 1 No'lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun Mimarlar Odası İzmir Şubesi'nin binanın "kültür varlığı olarak tescillenmesi" talebiyle yaptığı başvurusu üzerine yerinde tespit çalışmaları yapılana kadar yıkılmamasına hükmettiği açıklandı. Umarız bu iş arap saçına dönmez de İzmir'in merkezinde yer alan ve şu an kullanılmayan bu yer hayalet binaya dönüşmez... İzmir'in Basmane Çukuru gibi yeni bir ucubeyi kaldıracak takati kalmadı...