Çeşme sadece zenginlerin tatil yeri mi?
Çeşme, İzmir turizmi ve ekonomisinin en önemli lokomotiflerinden biri. Yıllarca İzmirlilerin sayfiye yeri olan Çeşme ve Alaçatı, şimdilerde İstanbul başta olmak üzere Türkiye'nin her yerinden ilgi görüyor. Ancak bugünlerde Çeşme, tuhaf bir yasakla gündemde...
Çeşme Belediyesi, kaymakamlıktan gelen talebi bahane göstererek kamusal alanlarda, plajlarda, park- bahçelerde, çadır kurulmamasını ve karavan konulmasını Encümen kararıyla yasakladı. Ben bu karara itiraz ediyorum. Biliyorsunuz, çadır ve karavan, sevenlerinin çok olduğu kadar maliyetinin düşüklüğü nedeniyle de tercih edilen turizm çeşitleri.
BU NASIL HALKÇI BELEDİYE?
Bu yasak kararı, bu turizm çeşitlerini tercih eden vatandaşa "Çeşme'ye gelme ya da geleceksen de bas parayı otelde kal" demekten başka bir şey değil. Belediye her ne kadar talebin Kaymakamlıktan gelen bir talep üzerine alındığını belirtse de burada ölçü kaçırılmış durumda.
Üstelik belediye bu yasağı değişiklik yaptığı "Emir ve Yasaklar Yönetmeliği"ne de koydu. Sözde halkçı olduğunu iddia eden bir partinin belediyesi böyle bir karar alarak gerçek zihniyetini de bir ke daha göstermiş oldu.
Buradan Başkan Ekrem Oran'a sesleniyorum.
Çeşme sadece zenginlerin tatil yeri mi? Sen nasıl halkçısın Ekrem Bey?
FOTOĞRAF ÇEKMEK DE YASAK MI?
Öte yandan bu yasağın orman yangınlarına karşı önlem almak için de getirildiğini dillendirenler de var. Ancak işte dün Alaçatı'ya yakın bir bölgede çıkan yangın da gösterdi ki, bu yasak çözüm değil. Bu arada birçok okuyucumuz 'Deli Dumrul' tarzı yasakların getirildiği "Belediye Emir ve Yasakları Yönetmeliği" ile ilgili tepkilerini bizlere aktarıyor. Orada ilginç bir madde de var. "Kamunun yararlandığı caddelerde, sokaklarda, meydanlarda, sahillerde, parklarda izinsiz fotoğrafçılık yapmak, dizi film, film veya belgesel çekmek" bu yönetmelikçe yasaklanmış. Cep telefonları sayısının ülke nüfusunu geçtiği bir dönemde artık sokaklarda fotoğrafçılık yapan mı kaldı? Yoksa bu yasakla gazetecilerin fotoğraf ve görüntü çekmesine de mi yasak getirilmek isteniyor?
İDUĞ'DAN TUGAY'A KONUŞMA DERSİ!
Siyasetçi ağzından çıkana dikkat etmeli. Hele gazetecilerle konuşurken daha da dikkatli olmalı.
İşte size iki örnek. Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay'ın aklından ileride bakanlık geçip geçmediği yönündeki soruya verdiği ve Sağlık Bakanı olabileceğini ciddi ciddi düşündüğünü ortaya koyan cevabını dün manşetimizden yayınladık. Tugay, bu açıklamasıyla parti içinde olay oldu. Alaya bile alındı.
AYNI SORU YÖNELTİLDİ
Oysa aynı soru Bornova Belediye Başkanı Mustafa İduğ'a da yöneltildi.
Cevabı, "Estağfurullah, öyle şey olur mu? Genel Başkanımızın takdir ettiği yerde olurum. Gel, şurada görev yap desin, seve seve giderim. Hak etmek lazım. CHP'nin ve ittifaktaki partilerin tecrübeli isimlerinin önüne geçemezsiniz.
Onların hakkıdır. Sezar'ın hakkını Sezar'a vermek zorundasınız" dedi ve işi bitirdi. Tugay'ın bu sözü daha çok konuşulur ancak İduğ'un bu söylediklerinin üzerine kimse başka yorum yapamaz...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.