Sokaktaki adam ve bedava gazete
Kuşe kağıda basılı, bir değil iç içe geçmiş tam beş gazeteydi bu...
Bu bedava gazete dağıtımı sokaklarda, otobüs duraklarında, vapur iskelelerinde ve garlarda gerçekleştirildi.
Milyonlarca liralık yatırımı sokaklara atıp, har vurup harman savurmanın tipik bir örneğiydi bu yaşananlar.
Bir promosyon olmanın çok ötesinde, yüzlerce meslektaşımızın alın terinin, emeklerinin, yaratma özelliklerinin gerçek anlamı içinde "yok pahasına" kaldırımlara atılmasıydı bu olay.
***
Bu aşamada belirtelim...
Avrupa'nın bazı kentlerinde özellikle Brüksel, Lahey ve kısmen Paris'te, "Freebies newpapers" olarak tanımlanan bir tür gazete vardır.
Bu gazeteler ilan ve reklam ağırlıklıdır, habercilik ikinci plandadır.
***
Bu gidişin asıl endişe verici yanı şu olacak gibi... Böylesine "bedava gazete" uygulaması yavaş yavaş basın sektörüne yayılacak, okurlar "akılları sıra bedava gazeteye" alıştırılacak, para gücü olan patronların eline geçen gazeteler piyasada at oynatacak.
Hemen belirtelim, böylesine bir akım, son günlerin moda deyimi ile gerçek gazeteciliğe karşı asimetrik bir yıpratma, baltalama kampanyasıdır.
Tutacak mıdır?
Zor gibi...
Ya tutarsa?
İşte o zaman, eski adı ile Babı-Ali, bugünün İkitelli'si "nefesine güvenenin borazancıbaşı kesildiği, Osmanlı'nın son günlerindeki İstanbul "matbuatı"ndan farksız hale gelecektir.
***
Sokaktaki adam şaşkın...
Bir gün evvel 75 kuruş verip aldığı gazete, şimdi bedava.
Yarın ise 50 kuruş...
İşte bu sokaktaki adam iki eli cebinde soruyor:
"Bugüne kadar amma da kazıklanmışız..."
Bakalım, şu Babi-Ali'de daha neler göreceğiz.
Analar neler doğururmuş bir bir yaşayacağız.
kentten
Bu çocuklar, yağmur suyunu kullanıma dönüştürdü
Önce okullarında, sonra Karşıyaka'nın en işlek caddelerine kurdukları stantları ile herkese suyun önemini anlatan minik öğrenciler, "Su bırakabileceğimiz en güzel mirastır. Haydi bir damla da sen kurtar" sloganını işliyorlar.
Karşıyaka Mustafa Reşitpaşa İlköğretim okulu 4-A sınıfı öğrencileri, yağmur suyu kullanımı projesi ile büyüklerini şaşkına çevirdiler. Batuhan Hakgönül, Kaan Kocakaya, Beril Bağcı, Arda Beceren, Elif Aydoğan, Ece Hasbahçeli, Ahmet Eğri, Bekir Evlioğlu, Mert Güntay, Efe Ergin, Ali Çetinkasap ve Bahadır Ergenekon, kurdukları "Damlacıklar Grubu" olarak projelerini ilk önce okullarında hayata geçirdiler.
Damlacıklar Grubu sözcüsü Batuhan Hakgönül, "Projemizi ilk önce okulumuzda uyguladık. Okulumuzun çatısına oluşturulan havuza yağmur suları doluyor. Oradan mazgal yardımı ile biriken sular, çatı arasında bir kazana doluyor ve buradan su arıtma sistemi ile hidrofora gönderiliyor. Hidrofordan borular yardımı ile tuvaletlere ve musluklara temiz su olarak aktarılıyor. Böylece atık olan yağmur sularını kullanmış oluyoruz. Bu kullandığımız suları tuvaletlerin yanı sıra bahçe sulama ve temizlikte de kullanabiliriz" diyor.
laflama
* Rüzgarlı bir havada dışarıda çalışıyordu, gözüne toz kaçınca işleri 'üstünkörü' yapmaya başladı.
* Dağcılığa çok meraklıydı. Bir gün bir gruba katılıp tırmanışa başladığında, 'etekleri' zil çalıyordu.
* Müzmin bekar Rıfkı, ne zaman bir bayan görse 'göğüs' geçirir.
* Tıp tahsiline başlayan oğluna, 'lamı' cimi yok bir mikroskop alacaktı.
* Deve, 'eğrisiyle doğrusuyla' faydalı bir hayvandır.
Hüdai Ülker
küpe
Zaman kazanmasını bilenler, uygun zaman seçenlerdir.
Bacon
fıkra
Adamın suçu
Kadının biri, avukatına baş vurup kocasından boşanmak niyetinde olduğunu açıkladı.
"Hay, hay" dedi avukat ve devam etti: "Ama kocanızdan boşanmak için gerekçeniz ne?"
"Beş yıldır evliyiz. Beş yılda benimle sadece üç defa sevişti."
"Mükemmel bir boşanma sebebi. Bu davayı kazanırız. Peki, çocuklarınız var mı?"
"Var... Beş tane!"
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.