Ormanda dumansız yangın
Çam ağaçlarının düşmanı kese tırtılı Ormanların dumansız yangını kese tırtılı.
Gazeteci kardeşim Ahmet Aydın Akansu, yıllardır dağcılık sporu yapıyor ve yazılarıyla büyük bir çevre gönüllüsüdür. Ağrı dağı dahil Türkiye'nin pek çok yüksek dağına tırmanış yapan Akansu, dün 21 Mart Dünya Ormancılık Günü nedeniyle yine dağlardaymış.
***
Mordoğan'ın kekik kokan dağlarında papatya, dağ laleleri, sarı sarı açan katır tırnaklarının arasında pek çok dağcı arkadaşı ile baharın gelişine merhaba demiş. Kese tırtılının kuruttuğu kızılçamları yüreği sızlayarak izleyip fotoğraflayan Akansu'nun bir mesajı var: "İzmir Orman Bölge Müdürü İbrahim Çiftçi bey, hafta sonları dolaştığım İzmir ve çevresindeki ormanlarda çam kese tırtılı korkunç derece artmış. İnsanoğluna en çok oksijen sunan binlerce kızılçam ağacı bu zararlı böcek nedeniyle kurumuş. Ormanların dumansız yangını olarak bilinen kese tırtılını yok edecek mücadeleyi neden yapmıyorsunuz. Pek çok kişi bu konuda bana telefon etti. Lütfen gereğini yapın"
hayattan
Sancar'ın ilginç diyeti
Sancar Maruflu'yu İzmir'de tanımayan çok azdır. Çünkü İzmirlinin ölüsüne, dirisine koşuyor, ayrıca Mazhar Zorlu'dan devraldığı İzmir İl Fakirlerine Yardım Derneği başkanlığı bayrağını gönderde tutmak için yıllardır büyük çaba gösteriyor.
Ne kadar önemli sosyal etkinlik varsa, altından Maruflu'nun imzası mutlaka çıkar.
Sancar Maruflu'yu kantara vursanız 150-175 kilo çeker.Bu kilolar arasında değişen heybetli bir vücüda da sahiptir. Ama doğrusu bu ince (!) vücudu koruyabilmek adına ilginç bir diyet uyguladığı da anlaşıldı.
Reyhan'da bir masa...
Sancar dört toplu bir profeterol söyledi, yanında iki top dondurma, afiyetle mideye indirdi. Sonra da cebinden tatlandırıcı çıkararak çayın içine attı. Erol Yaraş dayanamadı, "Eh Sancar abim senin niye kilo aldığın belli oluyor. Yediklerinde 20 şeker var, onlara bakmıyorsun da, çayı tek şeker yerine tatlandırıcı ile içiyorsun" dedi.
bir kitap
Hüzünle sevinç bir arada
İnsan yaşadı mı, dolu dolu yaşamalı duygularını...
Yaşadı mı mutluluğun en doruk noktası yaşanmalı.
Bunun adı, sevgi midir sizce?..
İşte bu kitapta anlatılan şey, birbirlerini ölesiye seven iki genç insanın hikayesi.
"Erguvanlar Açarken" hüzünle sevincin, acıyla mutluluğun paylaşıldığı aşkın, sevginin doyasıya yaşandığı sevgi dolu bir kitap.
Siz hiç böyle bir tutkulu sevgiyi ve aşkı tattınız mı?
***
Bülent Akkurt'in bu romanı üçüncü baskıya ulaştı.
"Erguvanlar Açaarken" bir anı romanı.
Akkurt'un deyişiyle kırık biş aşk öyküsü.
***
"İcinize su serpen, ferahlatan, bizleri güzelliklere taşıyan hem de Türkçe, öz TÜrkçe arı dilde yazılmış, "performans"sız, "portre"siz, "imaj"sız, "reyting"siz... Tümü ile gerçek Türk dilinde yazılmış, bir solukta, bir çırpıda okuycağınız bir roman. Bir iç hesaplaşma romanı, bir sorgulama sürecidir Erguvanlar Açarken...
***
Kitapçılarda bulumazsanız, ben size iletişim adresini vereyim:
Atatürk Caddesi, Samere Villaları 20/8- Bodrum
Telefon: 0 252 316 16 76
küpe
Çalışanlar kötülük düşünmeye vakit bulamazlar. Çalışmayanlar ise kendilerini kötülükten kurtaramazlar.
Hz. Ali
fıkra
Bu Temel adamı öldürür
Temel'le Dursun, İstanbul'da minibüste birlikte gidiyorlarmış... Şoför arada bir "Levent", "Fatih", "Eyüp" diyormuş. Dursun sıkılmış ve Temel'e ; "Ula Temel, ne zaman ineceyuz ?" demiş. Temel de ; "Patlama ula sabirli ol, ismimuz okunsun ineruk!"...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.