Gandi'yi tanır mısınız?
Gazete başlıklarına sığması çok zor.
Bizim mesleğin uyanıkları, siyaset dünyamızın bu yeni "lider adayına" görünümüne ve yarattığı izlenime bakarak uygun bir sıfatı yakıştırıverdiler:
"Gandi olsun" dediler.
Ve, kırk yıllık Kılıçdaroğlu bir gün içinde , aslı "Gandhi"den bir "h" harfinin düşürülmesi ile Türkçeye uygun hale getirildi ve "Gandi" olup çıktı.
Peki kimdir bu Gandi?
***
O, Hindistan Bağımsızlık Hareketi'nin siyasi ve ruhani lideri.
Temsil ettiği felsefe de, gerçek ve kötülüğe karşı aktif ama şiddet unsuru içermeyen direniş.
Bu felsefenin adı Satyagraha.
Gandhi'nin bu felsefesi Hindistan'ı bağımsızlığına kavuşturmuş ve dünya üzerinde vatandaşlık hakları ve özgürlük savunucularına ilham kaynağı olmuştur.
Ticaretle uğraşan tanınmış bir Ortodoks aileye mensuptu. Babası soylu bir ailedendi. Gandi 18 yaşında Londra'ya tahsil için gitti. İngiltere'de zamanını İncil ve diğer din kitapları ile bazı tanınmış batı felsefecilerinin eserlerini okuyarak geçirdi.
Başarılı bir meslek hayatı olmasına rağmen, Güney Afrika'daki beyaz azınlığın, bölgedeki yerli Güney Afrikalılara ve Hindlilere uyguladıkları fena muamele ve ırk ayrımı, onun bölgedeki Hind toplumunun sosyal ve siyasi haklara kavuşmaları için mücadeleye başlamasına sebeb oldu.
Gandi, Hindistan'da döner dönmez siyasete atıldı. Ahmedabad şehrinde yerleşerek Hind halkına kendi kendini yönetme fikrini aşılamaya başladı. Jalianvalla Bagh katliamının, şahıs haklarını kısıtlayan yeni kanunları ve İngilizlerin Pencap eyaletinde alacağı bazı şiddet tedbirlerini duyunca, bütün arkadaşlarının devlet hizmetinden çekilmesini ve sessiz bir mücadele, pasif bir direnişe geçmelerini sağladı. Çıplak vücuduna bir beyaz bez sarıp, yanında bulunan keçinin sütü ile geçinerek pasif direnişi sürdürdü.
***
Gandi 1922'de hapse atıldı. 1924'te de bir ameliyatı müteakip serbest bırakıldı. Aynı yıl "Bütün Hindistan Milli Kongresi"nin başkanı seçildi. Bunu takib eden yıllarda sık sık hapsedildi. Ölümüne kadar Hindistan'ın tartışmasız milli lideri sıfatını korudu.
siyasetten
Nükhet Hotar'ın at sevgisi
AK Parti Genel Başkan yardımcısı ve İzmir Milletvekili Nükhet Hotar,doğaya düşkünlüğü bilinir.
Bu çerçeve içinde, Nükhet Hanımın birde at sevgisi de var. Stresli ve yoğun iş hayatı içinde atları sevip seyrederek yorgunluk atmaya çalışıyor. Çam ormanları ile kaplı Buca Belenbaşı Köyü'nde bulunan at sporlarının yapıldığı Hancı Piknik ve Eğlence Merkezi'ne gidiyor. İçinde 27 tane midilli, pino ve yarış atlarının bulunduğu 57 dönümlük arazide insanlara doğal yaşamı sunan Mehmet Kaya, doğayı ve hayvanları özellikle atları sevdiğim için böyle bir mekan kurdum. Nükhet Hanımın burada dinlenmesinden büyük şeref duyuyorum" diyor
küpe
Yalnız iyilik yapmak yetmez, iyiliği zarafetle birleştirmek de lazımdır.
Diderot
fıkra
Ceza
Bir öğle vakti gittiği lokantada bir masaya oturmuş,ısmarladığı yemekleri bekliyordu. Fakat, aradan hayli zaman geçmiş, yemeği bir türlü getirilmemişti. Daha fazla dayanamadı ve önündeki tabakta bulunan ekmeğin şurasından burasından yemeğe başladığı sırada bir fırsatını bulup garsonu yakaladı ve konuştu:
"Yahu ne suçum var ki, bana katıksız ekmek cezası veriyorsunuz."
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.