Kılıçdaroğlu ve Ege-Koop
Hüseyin Aslan, önceki gün CHP Genel Merkezi'nde Kemal Kılıçdaroğlu ile bir araya gelmiş. Buna ilişkin haberler zaten tüm medyada yer aldı ve bende bu şekilde takip ettim. Dikkat çekmek istediğim iki nokta var.
Birincisi bu tür görüşmelerde genelde ziyaret yarım saatten de kısa ve yüzeysel bir şekilde gerçekleşir. Ziyaretçi, bilgilendirmesini yapar, ev sahibi konumundaki lider bir iki övgü dolu söz söyler, fotoğraf çekilir ve ziyaret sonlanır.
* * *
Ancak Hüseyin Aslan'ın ziyareti bunun çok ama çok ötesinde gerçekleşmiş. Birincisi görüşme oldukça samimi ve içten bir havada yürümüş.
Aslan, Ege-Koop'a dair sadece son genel kurullarında aldıkları Türkiye'ye açılım kararından ve bundan sonraki hedeflerinden bahsetmiş. Çünkü zaten Sayın Kılıçdaroğlu, Ege-Koop'a yabancı olmadığını hatta çalışmalarını yakından takip ettiğini belirtmiş, daha ilk dakikadan itibaren başarılı projelerini bizzat anlatmaya koyulmuş ve memnuniyetini de "Gurur duyuyorum" sözleriyle dile getirmiş.
* * *
İkincisi de ana muhalefet liderinin, Ege-Koop'un Ankara Temsilciliği açma kararına ilişkin sevinci. Gerek temsilciliğe atanan 21. Dönem Ardahan Milletvekili Faruk Demir'e yönelik pozitif düşünceleri, gerek yoğun siyasi gündeme rağmen açılış resepsiyonuna mutlaka katılacağını belirtmesi ve gerekse de önümüzdeki günlerde yasalaşacak olan Kentsel Dönüşüm konusunda Ege-Koop'a büyük ihtiyaç duyulacağına vurgu yapması çok ama çok önemli ayrıntılar. Bir ayrıntı daha vereyim Kılıçdaroğlu'nun Ege-Koop'a gösterdiği yakın ilginin diğer bir göstergesi olarak.
Kılıçdaroğlu, Ege-Koop'un Karşıyaka-Bayraklı'da inşa ettiği 25. Yıl Konutları'nın anahtar teslim töreninde de bulunmak istediğini belirtmiş ve İzmir programını buna göre organize edeceği sözünü vermiş.
hayattan
Arif Baba'yı kaybettik
İnsan ölümü özler, hasretle bekler mi? Bekler... Arif Kayıra gibi...
Arif Kayıra, İzmir'in en seçkin işadamlarından. Koç Grubu'nun otomotiv konusundaki İzmir'deki en yetkili bayiiydi. Basmane'de Fuar'ın tam karşısındaki ARAN Kollektif Şirketi'nde eniştesi Abdurrahman Özöner'le (merhum) birlikte uzun yıllar kentin en seçkin işadamları arasındaydı.
Ama talihsizlik ve şanssızlıklar, Kayıra ailesini sarsan erken ölümlerle yas getirdi.
Arif Kayıra önce eşi Nurhan Hanım'ı 57 yaşında toprağa verdi, ardından 43 yaşında kızı Gül'ü kaybetti ve nihayet 52 yaşındaki oğlu Raşit'i.
O dev adam tüm bu erken ölümlerle adeta yıkıldı, hastalıklarla boğuşmaya başladı, sanki bu dünyada değil gibiydi. Ve nihayet ebediyete, eşi ve çocuklarının yanına uğurlandı.
* * *
Arif Kayıra, iyiliksever, yardımsever, herkesin derdine koşan bir ulu insandı. Yakından tanısın tanımasın herkesin cenazesine koşar, moral verirdi. İhtiyaç sahiplerine, fakir fukaraya yaptığı yardımlar da uzun yıllar herkesin dilindeydi.
Son yolculuğuna Alsancak Camii'nden uğurlandı Arif Baba. Kişilerin ardından bıraktığı en büyük miras insanların, "İyi insandı" demesi. Cenaze kalkarken bir ses yükseldi:
"Arif Baba herkes duysun, ben hayatımı sana borçluyum..."
Onun gibi belki kaç yüz kişi Arif Kayıra'ya şükran ve minnet duymuştu. Ruhun şad olsun Arif Baba...
küpe
Zengin ne zaman isterse, fakir ne zaman bulursu yer.
Türk atasözü
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.