Saruhanlı'da bir engelli kız
Küçücük bir bebekken geçirdiği havale nedeniyle ne konuşabiliyor ne yürüyebiliyor,ağır zihinsel engelli.
Saruhanlı'da özel bir eğitim kurumunda eğitim alıyor. Gönlü hoş tutulduğunda güzel güzel gülüyor..
Yaşamı hep tekerlekli sandalyede geçiyor.
Ailesinin ekonomik durumu iç açıcı değil.
Anne Sabriye Bozan bakım aylığından ve üç aylıktan başka bir gelire ya da servete sahip değil ..
Kayışlar köyünde oturuyorlar. Herhangi bir sağlık problemi olduğunda sıkıntı yaşıyor. Çünkü köyün sağlık ocağı da kapalı.
Bir iğne için Akhisar ya da Saruhanlı'ya gitmek zorunda kalıyorlar. Sağlık Ocağının yeniden aktif duruma getirilmesini istiyor.
"Yaşadığım sürece ben kızımla ilgilenir, onu korurum, kollarım. Ya benden sonra? Kızıma kim bakar? İşte bu düşünce beni kahrediyor" diyor ve asıl diyeceğini dillendiriyor:
"Ülkemizin diğer illerinde olduğu gibi toplu konutlardan engelli bireylerin de yararlanmasını arzu ediyorum. Manisa ve İzmir gibi yakın illerden, uygun taksitlerle kızımın da ömür boyu yaşayabileceği bir ev sahibi olmasını istiyorum. Bizden sonra evi var diye hiç olmazsa birileri sahiplenir kızıma..."
* * *
Evet, Sabriye Bozan ağır engelli bir kız annesi, yaşamını ona adamış. Ya Sabriye anneye bir şey olursa?
Empati kurup bu anneye kulak verelim. Malum, engelliler haftası 10-16 Mayıs.
Toki, bir jest yapıp Seniha'yı da annesini de sevindirsin isteriz. Zor mu ?
Yeter ki isteyelim.
Engelliler, toplumumuzun yüzde 12'sini oluşturuyor.
Unutmayalım ki her dakika, her saat bizler de engelli duruma düşebiliriz. Engellilere sahip çıkalım, onlara dost elimizi uzatalım! Onlara acıma duygularıyla yaklaşmayıp somut yardımda bulunalım.
kitaptan
Kadehlerin ardından!
Yaşanmış deniz hikayeleri ile Türk deniz literatürüne değerli eserler kazandıran Turgay Noyan, ilk kez denizcilik dışında bir kitapla okurlarının karşısında.
Turgay Noyan'ın yıllarca işlettiği ve orkestra şefliğini yaptığı İstanbul Bostancı'daki Turgay'ın Tavernası Derya, l970-80'li yıllarda Türkiye'nin en önemli eğlence yerlerinden biridir. Noyan, bu kitapta akılcı üslubuyla o günleri anlatıyor.
Kitaptaki öykülerin arasında, taverna anılarının yanısıra Demokrat Parti, 28-29 Nisan 1961 öğrenci hareketleri, 12 Eylül 1980 öncesi ve sonrası yer alıyor. Komünizin yoğun yaşandığı yıllarda Sovyetler Birliği'ne yapılan uzunca bir turnede geçen olaylar, keyif ve ilgiyle izlenecek bölüm olacak.
Meyhaneci, Cumhuriyetimizin yaşadığı birbirinden karmaşık günleri Türk insanına, ilk kez sıradan bir vatandaşın gözüyle ve yaşanmış öyküleriyle anlatıyor.
Özetle, Meyhaneci'de anlatılan,"Kadehlerin ardındaki dünyada Türkiye'nin popüler ve siyasi tarihine ait pek çok iz bulacaksınız."
fıkra
Merak
Yaşlı adam on beşinde bir genç kız olan torununu karşısına almış nasihat ediyordu:
"Nerede bizim zamanımızdaki genç kızlar, nerede şimdikiler? Bu zamanda utanma, arlanma denilen şey kalmadı. Eski devirlerde genç kızlar utançlarından kıpkırmızı kesilirlerdi."
Torun çok meraklandı ve sordu:
"Büyükbabacığım, acaba neler anlatırdın da, kızlar öyle kızarırdı."
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.