Doğan Cüceloğlu ve Hüseyin Aslan
Ege-Koop'u biliyorsunuz..
İzmir'in toplu konut ve kentsel dönüşüm gururu.
Urla'dan Menemen'e, Buca'dan Çiğli'ye şehrin dört bir tarafında 11 büyük proje ile tam 100 bin insanı ev sahibi yaptı.
Hem de ne evler?
Tamamen kooperatif mantığı ile bugünün rezidanslarına taş çıkartır kalitede konutlar üretti.
Dile kolay 28 yılda 30 bine yakın konut.
Bunu kooperatif sistemi ile başarabilmiş başka bir kuruluş, birlik ya da isim varsa açıklasınlar da bilelim.
Bu gurur hepimizin, İzmir'de yaşayan herkesin.
Şimdi gelelim asıl meselemize.
Bu kurumun durdurak bilmeyen, gecesi gündüzü çalışmakla geçen, bu yüzden de başarısı en azından onu tanıyanlar için şaşırtıcı olmayan Genel Başkanı Hüseyin Aslan, eğitim camiasından da büyük takdir topluyor.
Malum kendisinin Bayraklı'da anaokulu var. Kendi adını taşıyor.
Anaokulu deyip geçmeyin.
Dünya artık okul öncesi eğitime yüksek öğrenimden bile fazla eğilmiş durumda.
Bu yüzden İzmir'in en kaliteli okul öncesi eğitiminin verildiği Özel Hüseyin Aslan Anaokulu da, yüksek öğrenim öğrencileri ile okul öncesi eğitimcileri tam üç yıldır bir araya getiriyor.
İzmir ve Türkiye'nin alanında uzman ve ünlü isimleri bu seminerde buluşuyor, minik yavrularımızı emanet ettiğimiz öğretmen ve adaylarına bir gün boyunca hayati önemde bilgilendirmeler yapıyor.
Seminerin üçüncüsü de geçtiğimiz pazar günü yapıldı.
Malumunuz o gün hava yağmurlu ve soğuktu ancak bu durum İsmet İnönü için geçerli olmadı.
Şehrin sokaklarında in cin top oynarken İsmet İnönü Sanat Merkezi doldu taştı.
Türkiye'nin dört bir tarafından hatta Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nden bile bine yakın eğitimci coşkuyla, istekle sabahtan toplanmışlardı.
Hepsi pırıl pırıl, gözleri ışıldıyordu. Onların bu heyecanları, bu heyecanlarını minik yavrularımıza aşılayacak olmaları beni de heyecanlandırdı.
Seminer sabah başladı, akşam sona erdi.
Prof. Dr. Doğan Cüceloğlu hocayı bilmeyeniniz yoktur. Kiminiz kitaplarından, kiminiz televizyon programlarından, kiminiz seminer ve konferanslarından.
Doğan Hoca hayata, yavrularımızı yetiştirme, eğitme, öğretme tarzına dair hayati bilgiler ve ipuçları verdi ama dikkatimi çeken onun bile böylesi bir etkinliğe olan şaşkınlığıydı.
Hem çok mutlu olmuş hem de şaşırmıştı.
Bu sözlerine de yansıdı.
Böyle bir semineri Türkiye'nin bir başka yerinde görmediğini üzerine basa basa vurguladı.
Etkilendiğini de.
* * *
Ve 81 ilden bine yakın eğitimciye böyle bir fırsatı veren Hüseyin Aslan'ın bu konudaki bilincine, hassasiyetine sayısız övgü yağdırdı.
Hani bu övgüler başka birinden olsa sıradan der umursamayıverirdim ama Doğan Cüceloğlu bunu söylüyorsa dikkate değerdir.
Çünkü onu etkilemek her babayiğidin harcı değildir.
Bir paragraf da Milli Eğitim Müdürümüz Vefa Bardakcı'ya açalım. O da Özel Hüseyin Aslan Anaokulu'nun eğitim kalitesine vurgu yaptı, diğer okul öncesi kurumlara örnek gösterdi.
Aslan'ın ücretsiz ve herhangi ticari kaygı gütmeksizin geleneksel hale getirdiği seminerin eğitim camiasında takdirle karşılandığını belirtip bir de itirafta bulundu: "Sayın Aslan, okul öncesi eğitimde ciddi bilinç sahibi ve duyarlı. Böylesine büyük bir organizasyonu tek kuruş almadan, ticari kaygı gütmeksizin gerçekleştirmek, eğitimcilerimize bu büyük fırsatı sunmak bunun en somut göstergesidir. İtiraf etmeliyim ki, biz Milli Eğitim olarak bu işin sadece yazışmalar kısmında yer aldık, bütün yükü anaokulumuz çekti."
kentten
Recep Yelkenbiçer'i anmak
Yelkenbiçer ailesi, Türk sporuna hem yelkencilik hem de futbolda önemli katkılarda bulunan bir aile. 2007 yılında 74 yaşında kaybettiğimiz Recep Yelkenbiçer Türkiye'nin sayılı denizcilerinden biriydi. Yelkenin çeşitli dallarında, özellikle 'Flying Dutchman' ve 'Dragon' sınıflarında 50 kez milli formayı giydi, Türkiye şampiyonlukları, uluslararası başarılar kazandı. Karşıyaka Yelken Kulübü'nde yelkenci dostları, tanıyanlar ve yine yelkenci oğlu M. Ali Yelkenbiçer ölüm yıldönümü anısına lokma döktürdü. Recep ağabeyi, Türk yelkenciliği, Karşıyakalılar ve biz hiç unutmayacağız.
küpe
Adaletsizliği işleyen, çekenden sefildir.
Eflatun
günün fıkrası
Temel'in şansı
Temel, içecek makinelerinin birinin karşısına geçmiş, jeton atıp içecek alıyormuş, jeton atıp içecek alıyormuş, jeton atıp içecek alıyormuş... Yanına kendi halinde bir adam gelmiş ve sormus:
Afedersiniz ama ne yapıyorsunuz?
Temel hemen cevap vermiş: Karışma uşağım, hiç bozma, şansım yaver gidiyor."
İzmir'in toplu konut ve kentsel dönüşüm gururu.
Urla'dan Menemen'e, Buca'dan Çiğli'ye şehrin dört bir tarafında 11 büyük proje ile tam 100 bin insanı ev sahibi yaptı.
Hem de ne evler?
Tamamen kooperatif mantığı ile bugünün rezidanslarına taş çıkartır kalitede konutlar üretti.
Dile kolay 28 yılda 30 bine yakın konut.
Bunu kooperatif sistemi ile başarabilmiş başka bir kuruluş, birlik ya da isim varsa açıklasınlar da bilelim.
Bu gurur hepimizin, İzmir'de yaşayan herkesin.
Şimdi gelelim asıl meselemize.
Bu kurumun durdurak bilmeyen, gecesi gündüzü çalışmakla geçen, bu yüzden de başarısı en azından onu tanıyanlar için şaşırtıcı olmayan Genel Başkanı Hüseyin Aslan, eğitim camiasından da büyük takdir topluyor.
Malum kendisinin Bayraklı'da anaokulu var. Kendi adını taşıyor.
Anaokulu deyip geçmeyin.
Dünya artık okul öncesi eğitime yüksek öğrenimden bile fazla eğilmiş durumda.
Bu yüzden İzmir'in en kaliteli okul öncesi eğitiminin verildiği Özel Hüseyin Aslan Anaokulu da, yüksek öğrenim öğrencileri ile okul öncesi eğitimcileri tam üç yıldır bir araya getiriyor.
İzmir ve Türkiye'nin alanında uzman ve ünlü isimleri bu seminerde buluşuyor, minik yavrularımızı emanet ettiğimiz öğretmen ve adaylarına bir gün boyunca hayati önemde bilgilendirmeler yapıyor.
Seminerin üçüncüsü de geçtiğimiz pazar günü yapıldı.
Malumunuz o gün hava yağmurlu ve soğuktu ancak bu durum İsmet İnönü için geçerli olmadı.
Şehrin sokaklarında in cin top oynarken İsmet İnönü Sanat Merkezi doldu taştı.
Türkiye'nin dört bir tarafından hatta Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nden bile bine yakın eğitimci coşkuyla, istekle sabahtan toplanmışlardı.
Hepsi pırıl pırıl, gözleri ışıldıyordu. Onların bu heyecanları, bu heyecanlarını minik yavrularımıza aşılayacak olmaları beni de heyecanlandırdı.
Seminer sabah başladı, akşam sona erdi.
Prof. Dr. Doğan Cüceloğlu hocayı bilmeyeniniz yoktur. Kiminiz kitaplarından, kiminiz televizyon programlarından, kiminiz seminer ve konferanslarından.
Doğan Hoca hayata, yavrularımızı yetiştirme, eğitme, öğretme tarzına dair hayati bilgiler ve ipuçları verdi ama dikkatimi çeken onun bile böylesi bir etkinliğe olan şaşkınlığıydı.
Hem çok mutlu olmuş hem de şaşırmıştı.
Bu sözlerine de yansıdı.
Böyle bir semineri Türkiye'nin bir başka yerinde görmediğini üzerine basa basa vurguladı.
Etkilendiğini de.
* * *
Ve 81 ilden bine yakın eğitimciye böyle bir fırsatı veren Hüseyin Aslan'ın bu konudaki bilincine, hassasiyetine sayısız övgü yağdırdı.
Hani bu övgüler başka birinden olsa sıradan der umursamayıverirdim ama Doğan Cüceloğlu bunu söylüyorsa dikkate değerdir.
Çünkü onu etkilemek her babayiğidin harcı değildir.
Bir paragraf da Milli Eğitim Müdürümüz Vefa Bardakcı'ya açalım. O da Özel Hüseyin Aslan Anaokulu'nun eğitim kalitesine vurgu yaptı, diğer okul öncesi kurumlara örnek gösterdi.
Aslan'ın ücretsiz ve herhangi ticari kaygı gütmeksizin geleneksel hale getirdiği seminerin eğitim camiasında takdirle karşılandığını belirtip bir de itirafta bulundu: "Sayın Aslan, okul öncesi eğitimde ciddi bilinç sahibi ve duyarlı. Böylesine büyük bir organizasyonu tek kuruş almadan, ticari kaygı gütmeksizin gerçekleştirmek, eğitimcilerimize bu büyük fırsatı sunmak bunun en somut göstergesidir. İtiraf etmeliyim ki, biz Milli Eğitim olarak bu işin sadece yazışmalar kısmında yer aldık, bütün yükü anaokulumuz çekti."
kentten
Recep Yelkenbiçer'i anmak
Yelkenbiçer ailesi, Türk sporuna hem yelkencilik hem de futbolda önemli katkılarda bulunan bir aile. 2007 yılında 74 yaşında kaybettiğimiz Recep Yelkenbiçer Türkiye'nin sayılı denizcilerinden biriydi. Yelkenin çeşitli dallarında, özellikle 'Flying Dutchman' ve 'Dragon' sınıflarında 50 kez milli formayı giydi, Türkiye şampiyonlukları, uluslararası başarılar kazandı. Karşıyaka Yelken Kulübü'nde yelkenci dostları, tanıyanlar ve yine yelkenci oğlu M. Ali Yelkenbiçer ölüm yıldönümü anısına lokma döktürdü. Recep ağabeyi, Türk yelkenciliği, Karşıyakalılar ve biz hiç unutmayacağız.
küpe
Adaletsizliği işleyen, çekenden sefildir.
Eflatun
günün fıkrası
Temel'in şansı
Temel, içecek makinelerinin birinin karşısına geçmiş, jeton atıp içecek alıyormuş, jeton atıp içecek alıyormuş, jeton atıp içecek alıyormuş... Yanına kendi halinde bir adam gelmiş ve sormus:
Afedersiniz ama ne yapıyorsunuz?
Temel hemen cevap vermiş: Karışma uşağım, hiç bozma, şansım yaver gidiyor."
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.