İzmir, stadyumdan artık umudu kesti

Uzun yıllardır İzmir'e yeni stat yapılacağı sakızı çiğneniyor ama sonunda sakız da patladı. Futbolseverler beklentilerin bir türlü gerçekleşmemesi üzerine artık umudu kesti. Önce Örnekköy'e stat yapılacağı söylendi ve stadın 20 binlik mi, yoksa UEFA standartlarının üzerinde 27 binden daha yüksek kapasiteli mi olacağı tartışıldı. Sonra Bakanlık ile İzmir Büyükşehir Belediyesi arasında stadı kim yapacak tartışması çıktı. Tam 6 yıl sürdü bu yılan hikayesi. İzmirli zaten hep tepkisizdir, isteklerde de kulüpler anlaşamazlar. Bakan Suat Kılıç'ın statlara açıklık getireceği toplantıda birbirlerine düştüler. Her başkan ayrı telden çalınca, Bakan da çantasını topladı gitti, "Bu İzmirliler aralarında anlaşamıyor, biz ne yapalım?" diyerek...
**
Geçen hafta Gençlik ve Spor ile Maliye bakanlıkları arasında, Diyarbakır, Kocaeli, Sakarya, Samsun ve Adana'da UEFA kriterlerine göre yapılması planlanan stadyumların inşaatına başlanmasını öngören protokol imzalandı. Protokol, Başbakanlık Toplu Konut İdaresi'nce (TOKİ) 5 şehirde yapılacak yeni stadyumları kapsıyor. Bakan Kılıç, ayrıca, imzaladıklarının haricinde, Afyonkarahisar, Batman, Gaziantep, Hatay, İstanbul, Malatya, Mersin, Sivas ve Trabzon'a da 9 stat yapılacağını müjdeledi.
İçlerinde yine İzmir yok. İzmir için, "Etüt çalışmaları sürüyor" denildi. Ne etüt çalışması bu, nerede, ne zaman bitecek, kim bitirecek, kim yapacak?
İzmir takımları, Alsancak'ın çamur deryası zemininde ayakta kalmaya çalışıyor. Atatürk Stadı'na gitseler tribünler uzak, İzmir takımlarının seyirci desteği ihtimali sıfır. Yıkalım bu atıl durumdaki stadı, yerine sahaya yakın tribünleriyle yenisini yapalım, tüm takımlar ortak yararlansın.
**
İzmir kulüplerine sesleniyorum: Tek tek başvurmayın, küçük hesaplar peşinde koşmayın. İzmir Güçbirliği Spor Vakfı önderlik etsin. Hele 2 stat için aynı anda başvurmayın, birisini gerçekleştirin ama en kısa zamanda. Siz yerini kesinleştiresiye kadar İzmir'de stat yeri kalmayacak bilesiniz. Zaten şimdi protokol imzalansa bile stadın yapımı 4-5 yılı bulur. Yani işin özeti şu: Bu gidişle İzmirliler ve futbolseverler çamur deryası zeminiyle, yağmur ve fırtınaya açık tribünleriyle Alsancak'a daha uzun yıllar mum olacaklar galiba.

Dergilerinde terör sorununu işlediler
İzmir Ekonomi Üniversitesi son sınıf öğrencileri Zeynep Yüzücüler, Merve Gürkan, Nurcan Elmas, Cem Çağlar Tunalı ve Merve Zorer mükemmel bir tez çalışmasına imza attılar. Okul bitirme projeleri için "net" adında haber ve söyleşi dergisini çıkardılar. Dersleri sürerken heyecanla başladılar çalışmalara... İzmir'de medya sahası kısıtlı olduğu için neredeyse her hafta İstanbul'a gitmeyi tercih ettiler.
Okullarındaki haber stüdyosunda zorlu bir çalışmayla "net" dergisini yayına soktular. Açıkçası "net" dergisini gördüğüm zaman bir öğrenci işi olduğunu düşünmemiştim. Bu kadar titiz ve profesyonel bir çalışmaydi ki, bana deneyimli gazetecilerin çıkardığı bir dergi gibi geldi. Bu nedenle "net", bu beş öğrencinin aldığı iyi eğitimi ve gazeteciliğe olan isteklerini açıkça gösteriyor.
Derginin editörlüğünü Zeynep Yüncüler ve Merve Gürkan üstlendi. Tasarımını ise bu yıl gerçekleşen Aydın Doğan Genç İletişimciler yarışmasında okuluna mizanpaj ödülü kazandıran Nurcan Elmas gerçekleştirdi. Ayrıca oluşturdukları www.derginet.net adresinden haberlerin ayrıntı, video ve fotoğraflarını görebiliyorsunuz. Toplumun her kesiminden, herkesin zevk alacağı, anlatımıyla, tasarımıyla, kaliteli bir duruşu olan "net" dergisinin devamı mutlaka gelmeli. Her konuda açık olmak, yalansız, dolansız, hatalı da olsa dürüst olmak isteklerini söyleyen "net" dergi ekibi, ilk sayılarının temasını terör olarak seçti. Onlara yürüyecekleri yolda başarı diliyorum.
günün fıkrası
Anlaşmazlık
Yeni evliler, çok kısa bir süre içinde hakim önünde boşanmak için yerlerini alınca,
"Hayrola?" diye sormuş hakim ve eklemiş:
"Sizi bu kadar çabuk boşanmaya iten sebep nedir?"
Delikanlı:
"Altı haftadır birlikteyiz efendim. En ufak bir fikir birliğine varamadık" demiş.
Ve karısı hemen "Hayır" diyerek atılmış ve eklemiş:
"Altı değil, yedi hafta..."
laflama
* İzmir'in kavakları türküsü tedavülden kalksın. Bunca yıldır İzmir'de yaşıyorum. Kavak göremedim daha!
* Yarim facebook'u mesken mi tuttun? Kapat bilgisayarı uzan yanıma!
* Alçaklara kar yağıyor üşümedin mi? Sen kredi kartını pervasızca kullanırken düşünmedin mi?
* Seviyeli bir ilişki arayan çok, çok olmasına ama, niye toplum seviyesiz bu kadar?
* Aniden terk edip gittin beni. Canımın hiçisin artık!...
* Kim olursan gel gelmesine de, para isteyeceksen gelme ufaktan ikile!
İbrahim Ormancı'dan