Alkışlar Bornova Belediye Başkanı'na
Bu nedenle de bisikletlerinizi küflendikleri yerden çıkartıyorsunuz, gerekirse işe bisikletle gidip geliyorsunuz...
Bu hayal değil...
Yurtdışında elinde çanta, ayağında topuklu ayakkabı ile bisiklet binerek işe giden birçok kadınla karşılaştım... Bu bilinçlilik nerden geliyor...
Biz ise tek kişi arabaya kurularak trafiği mahvettiğimiz gibi lüks yaşıyoruz...
Bu gidişata neden son verilmiyor?
* * *
İlla dünyada petrolün tükenmesi mi gerekli?
İlla zora mı girmeniz gerekli?
Lütfen artık kumdan kafanızı çıkarın... Dev dev jeepler ile şehirde gezip, benzin yakarak hava atacağınıza, dünya ne alemde bir düşünün...
Biz tüm bilinçli kişileri bu slogan ile doğacılığa davet ediyoruz.
Haydi hem spor hem de dünyamızı düşünme zamanıdır şimdi.
Bu arada duyar gibiyim:
"Bisiklet yolları var da biz mi gitmedik?" gibi...
Buradan belediyelere de sesleniyorum tabii ki... Çevre düzenlemesi yaptığınızda kumdaki kafanızı çıkarın...
Ve Bornova Belediyesi'ni, Bornovalılar için kiralık getirteceği 500 bisiklet için de kutluyorum...
Ege Üniversitesi ile başlatılacak proje çerçevesinde bisiklet yolları ve parkurlar oluşturulacak.
Haydi diğer yerel yönetimler! Sizleri de bekliyoruz...
Bu dünya ve Hülya...
Bekri Mustafa, Babıali yokuşundan iniyordu. İlk köşeyi dönmüş sola geçmiş ve karşısında cami kapısını bulmuştu.
Cami avlusu karışıktı.
İmam ortalıkta yoktu.
Cemaattan birinin namazı kıldırması lazımdı.
Bekri Mustafa:
"Ben yaparım..." dedi ve ileriye doğru yürüdü.
Cemaatin önünde saf tuttu. Duaları birbiri peşi sıra kusursuz bir şekilde okudu.
Sonra hep birlikte musalla taşında bekleyen tabutun başına geçtiler.
Bekri burada da cenaze namazını kıldırdı.
Sonra hiç de adet olmadığı halde tabutun kapağını kaldırdı.
Mevtanın kulağına eğildi, bir şeyler söyledi ve tabutun kapağını kapattı.
Tam cami kapısından ayrılacaktı ki, cemaatten biri koluna girdi.
"Bekri..." dedi, "Namazı iyi kıldırdın. Allah kabul etsin... Ama mevtanın kulağına eğilip bir şeyler fısıldamak nasıl olur?"
Bekri karşısındaki adamı şöyle bir süzdü ve devam etti:
"Şimdi bu rahmetli, ahirete gidince oradakiler kendisine dünyanın ahvalini soracaklar. Ve ben de dünyanın ahvalini fısıldadım. Böyle bir soru karşısında ne söyleyeceğini anlattım."
"Neymiş o sözler..."
"Ey dostum sana ahirette dünyanın ahvalini soracak olanlara, (Bekri Mustafa imam, Hülya Avşar da kültür elçisi oldu) dersin, olur biter."
laflama
* Kızı boş bırakırsan ya zurnacıya ya davulcuya kaçar diyenler, popstara kaçması için dua ederler hani.
* Denizcilerin her limanda bir sevgilisi olması güzel de, her limanda bir kaynanası olması kötü işte.
* Pırlanta gibi bir kız ama ona pırlanta yüzük alan çıkmadı n'aber.
* Size 'Her kuşun eti yenmez' diyene, 'Pardon ben sizi insan sanmıştım' deyin!
İbrahim Ormancı'dan
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.