Erkin Usman

Bergamalı Kadri'nin müzesine ilgi büyük

Bergama; bir çok medeniyete ev sahipliği yapmış, çok eski, ünü yurt dışına taşmış, tarihi ve turistik bir ilçemiz...
Eğitim tarihi açısından da zenginliği tartışılmaz bir kasabamız...
Cumhuriyet öncesi ve Cumhuriyet sonrası eğitim kurumlarıyla dikkat çeken Bergama'nın halen faal durumda bulunan birçok kurumunda geçmiş dönemlere ait eğitimde kullanılmış alet, araç, gereç, belge, fotoğraf artık bundan böyle 'Bergamalı Kadri Eğitim Tarihi Müzesi'nde...
Eğitime çok önem veren Bergamalıların torunları, Kaymakamlık ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü koordinasyonuyla bu müzeyi oluşturdu.
AMAÇ; İlçe genelinde eğitim tarihini yansıtan materyalleri toplamak, onları korumak, bu materyalleri gelecek kuşaklara taşımak, bilimsel araştırmalar için kapsamlı bir arşiv oluşturmak, çocukların ve gençlerin ulusal kültür değerlerini benimsemelerini sağlamak ve değerlendirmek...
Müzenin oluşturulabilmesi için kurulan 'Proje Ekibi' bu amaç için ilçede açık ve kapalı durumda bulunan eğitim kurumlarını ziyaret etti. Bergamalıların gerek kişisel, gerekse de tüzel kişilik olarak desteklerini alan ekip, müzeyi günden güne aldıkları malzemelerle de zenginleştirdiler.
Müze, 14 Eylül İlkokulu bünyesinde B-Blok içinde oluşturuldu.
1860 yılında Rumlar tarafından yapılmış olan bina, İzmir İl Özel İdaresi ve Bergama Belediyesi tarafından restore edilip 2013'ün Mart ayında hizmete hazır duruma getirildi.
Bergamalılar istiyor ki; Geçmiş dönemlerin izlerini taşıyan materyaller kaybolmasın, korunsun, koruma altına alınan eşyalar müzeye kazandırılsın, müze ziyaret edilsin, müzecilik düşüncesi geliştirilsin!
Bergama'nın kültürel yaşamına önemli katkılar sağlamış Osman Bayatlı'dan yüzyıllar önce Kanuni Sultan Süleyman döneminde yaşamış olan Bergamalı Kadri'yi Bergamalı; 1530 yılında dönemin Veziriazamı Pargalı İbrahim Paşa'ya sunduğu 'Müyessiretü'l-U'lum adlı yapıtıyla tanıyor.
Bilindiği gibi bu yapıt, Batı Anadolu Türkçesi ile yazılmış en eski dil bilgisi kitabı...
Bergamalı da Bergamalı Kadri'sini unutmuyor, adını bir müzede yaşatıyor.
Spor yazarları yeni yılı Boyalık'ta kutladı

Spor yazarları yazın sıcağını, kışın soğuğunu, gazetecilik mesleğinin zorluklarını en içten yaşarlar. Senede bir gün onların kurtlarını döktükleri yıllık baloları vardır, son derece eğlenceli geçer. 2014 yılının stresini de Çeşme Boyalık Otel'de düzenlenen muhteşem bir gecede attılar. Bütün yıl maçtan maça koşan, haberleriyle Ege ve Türk Sporu'na yön veren İzmirli spor yazarları felekten bir gece çaldı. TSYD Genel Başkanı Naci Arıkan, İzmir Şube Başkanı Bahri Okumuş ve şube yönetiminin tam kadro yer aldığı geceye kusursuz bir ev sahipliği yapan Boyalık Otel, organizasyondan tam not aldı. Kırkpınar Turizm'in ulaşım sponsorluğunu yaptığı gecede Reyhan Pastanesi'nin özel olarak hazırladığı dev pastayı tüm üyeler birlikte kesti. Davetlilerin yeni yılını kutlayan ve geniş katılım için üyelere teşekkür eden TSYD İzmir Şube Başkanı Bahri Okumuş, 2014 yılında hayatını kaybeden spor yazarlarını da anmayı ihmal etmedi. Spor yazarlarının, Serkan Kuzu, Nuran Gülgün ve Yunus Demirkol'un birbirinden güzel müzikleriyle pistten inmek bilmediği gece, 10. Yıl Marşı'nın hep bir ağızdan söylenmesiyle son buldu.
küpe
Gönül alıcı bir söz, bütün kışını ısıtır.
Emile Zola

fıkra

Diğerlere nerede?

Sao Paulo'lu köylünün biri şehre inip bir komisyoncu dükkanının önünde durdu. İçeride iki kişinin karşılıklı oturduklarını görünce birşey sormak istedi. Ancak soracağını unutunca:
"Burada ne satıyorsunuz?" deyiverdi.
İçeridekiler alaylı bir sesle:
"Eşek satarız" diye cevap verdiler.
Köylü yine sordu:
"Sadece ikiniz misiniz?" Yoksa daha var mı?"
laflama
* Alfabe harbiden 28 harfe düştü. O şimdi mevta!
* Hani eskiden borçluyuz diye bakkalın önünden geçmezdik. Aynı mantıkla, kredi kartı borcunu ödemeyen kişinin bankanın önünden geçmemesi gerek değil mi ama!
* Kadınlar pembe hayalleri sever. Erkeklerin sevdiği tek pembe şey iç çamaşırı!... Not : RTÜK bana da ceza keser mi? Keser vallahi!...
* Robinson Crusoe diyorum. Ya ıssız adada Cuma değil de, yerli bir manita bulsaydı. Yine dönmek istermiydi memleketine?
* Oğluma "Büyüyünce ne olacaksın kerata?" diye sordum." Sen büyüdün de başın göğe erdi sanki babacığım" yanıtını verdi. Sustum!.
* Dağlarına bahar gelmedi daha ama, sosyal medyasına troller geldi memleketimin!
İbrahim Ormancı'dan

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.