Hasan Karatoklu, Belediye Başkanlığı'ndan emekli olmuş, şimdilerde bir sahil kasabasında emekliliğini yaşayan eski bir siyasetçi.
Geçtiğimiz hafta sonu "Size hizmet adıyla yapılan bir yanlıştan bahsetmek istiyorum" dedi ve ekledi:
"Bahsedeceğim olay Aydın'ın Kuşadası ilçesinde geçmiştir."
***
Hasan Karatoklu'nun anlattığına göre; Kuşadası merkezine 1.000 metre kanalizasyon yapılmak üzere taban tuğla ile yapılmış yolları kazdılar ve boruları döşediler.
Şimdi Karatoklu'yu dinleyelim:
"İşin bu tarafında tuhaflık yok ama taban tuğla ile yapılı yolları kanalizasyon yapma hizmeti uğruna kazdıysan, yerine beton asfalt dökmek hem turizm sektörüne hizmet eden bir ilçe hem de o ilçenin Belediye Başkanı için çok büyük bir ayıptır.
***
Böyle olunca yol iki bölüme ayrıldı ve diğer bölümdeki Klinger tuğlaları da söküp yerine beton asfalt döktüler.
Hepimizin bildiği üzere beton asfalt sağlık yönünden ve görsellik açısından pek kullanışlı değildir. Yazın sıcakta kastrojen yaymakta ve kışın yağmur sularının taşmasından sakıncalı bir durum doğurmaktadır. Bu durumu gördüğümde eski bir belediye başkanı olarak duyarsız kalamadım. Çünkü Belediye demek hizmet demek, Belediye Başkanlığı demek de hizmet aşığı demektir. Birileri yanlış yapıyor, bu yanlışı seyreden insanlar neden bu kadar duyarsız kalıyor? Gezi parkı olayları esnasında kesilen ağaçlar uğruna ağızlarında düdük ellerinde tencere tavalarla sokaklara dökülen o çok duyarlı insanımız nerede bugün?
* * *
CHP'li belediye başkanları olduğu için mi sessiz kalınıyor sorusunu getiriyor bana bu sessizlikleri. Direnmeyi sevdiklerinden mi bu yapılana rağmen ses çıkarmamaya direniyorlar. Gemilerden inen turistler de 21. Yüzyılda yapılan bu durumu şaşkınlıkla izliyor. Çünkü geri kalmış ülkelerde bile asfalt sadece otoyollara yapılıyor.
Yaz kış yerli yabancı birçok turistin akınına uğrayan bu güzel ilçe yöneticileri bunu yaparak ve ilçe sakinleri de bu ayıba sessiz kalarak Kuşadası'nı can damarından vuruyor.
Bu güzel ilçenin kaderi mi bu yoksa bu kaderi burada yaşayanlar mı çiziyor bilmiyorum. İki yıl önce Esat Başkan göreve geldiğinde Fuat Başkan'ın yaptığı renkli ve canlı kare taşlı kaldırımları bozup yerine siyah çimentodan yapılmış kilit taşları (Şu an Karayolları'nın Kuşadası uçan yol yan kaldırımlarına döşediği taşlardan) döşediler kaldırımlara.
* * *
Kuşadası'na aşık biri olarak çalışmalar ilk başladığında daha iyi bir şey yapılacağını umut ederek heyecanlandım. Fakat sonuç yine hüsrandı. Yine yapılmış ve para harcanmış iyi bir hizmeti bozup daha kötüsünü layık gördüler burada yaşayan vatandaşa.
O dönemde de Esat Başkan CHP'li olduğu için mi ses çıkarılmadı bilmiyorum. Oysa ki memleketimin insanı kesilen bir ağaç uğruna ortalığı ayağa kaldırır derecede duyarlıdır. Böyle bir ayıbı sağ görüşlü bir parti başkanı yapsaydı sanırım o zaman direnirlerdi.
İlçeye yapılan bu ayıpta CHP'den iki dönem milletvekilliği yapmış Özlem Çerçioğlu ve ODTÜ mezunu Belediye Başkanı Özer Kayalı da aynı derecede sorumludurlar. Tahminim 2018'de asfalt bozulup yerine kilit taşları döşenir ki yöneticilerimiz çalışır görünsün diye. Bir ağaç uğruna sokaklara dökülürüz ama Çöp Vergisi, Emlak Vergisi, yol kenarlarına ödediğimiz otopark ücretleri yap boz uğruna harcanır. Ama biz ses çıkarmaya karşı direnir, alkışlarız.
pazar gırgırı
pazar gırgırı
Hangisi?
Adamın ruhsal bir sıkıntısı vardı. Hr gece gördüğü bir rüyadan şikayetçiydi. Sonunda kalktı bir ruh hastalıkları doktoruna gitti.
"Sayın doktor, geceleri rüyamda üzerinde bir yazı olan kapıyı itiyor, itiyor ama bir türlü açamıyorum. Açamayınca da sıkıntılar basıyor, bunalıyorum. Ter içinde kalıyorum. Ne yapayım, dersiniz?"
Doktor sordu:
"Peki, kapının üzerinde ne yazılı?"
Hasta cevap verdi:
"Çekiniz, diye yazılı..."
Doktor:
Gördünüz mü?" dedi ve ekldi:
"Siz kapıyı çekmiyor, itiyorsunuz. Bütün sıkıntınız ondan ileri geliyor."