Kitap Fuarı ve bazı gerçekler

İzmir Kitap Fuarı (18-26 Nisan) bu yıl 400 yayınevi ve çok sayıda sivil toplum kuruluşunu ağırlayarak İzmirlilere kitap dolu günler yaşattı. 423 bin kişinin ziyaret ettiği fuarda 150'ye yakın kültürel etkinlik düzenlenmiş. Öte yandan çok sayıda sivil toplum kuruluşuna stant verilmediği de bize gelen bilgiler arasında. Anlıyorum ki bunda etkili olan, fuarın ticarileşmesi... Gelecek yıl da böyle olacağa benzer. Parayı veren standı kiralayacak. Parası olmayan Ege 78'liler, Barış Derneği vb. ne yapacak?

20 yıldır düzenlenen Kitap Fuarı'nda mutlaka her yazarın ya da ziyaretçinin unutulmaz anıları oluyordur. Bu anıların, yaşamımıza birer zenginlik kattığını söylemek mümkün.

Kitap etkinliklerinin değişmez isimlerinden Recai Şeyhoğlu'nun değerlendirmesi şöyle:

"Rasime-Recai Şeyhoğlu Kütüphaneler Zinciri Geliştirme Kültür ve Dayanışma Derneği olarak katıldığımız günlerde standımızın günün her saatinde dolup boşalıyor olması, konferans salonlarında kitap-kütüphane adına konuşabilmek, belki de mutluluklarımızın en büyüğü oldu."

* * *

İmza günleri; okurla yazarın buluşması anlamında önemli bir etkinlik. Yazarın sesini duyuyorsunuz, boyunu bosunu görüyorsunuz, hayran olduğunuz o romanın-öykünün ya da şiirin yazarı ile birlikte oluyor, bir hoşluk yaşıyorsunuz. Kuşkusuz yazar için de önemli bu. Yeni yeni sorularla karşılaşıyorsunuz, sizi okuyanlarla iç içe olmanın tadını çıkarıyorsunuz..

Gel gör ki -oranı nedir bilmem- son yıllarda birçok yazar kitaplarını satma derdinde. Önünden geçen kişilere yazar olduğunu söylemenin, kitapları satma adına konuşmanın gereği var mı? Merhaba dediğin biri, hemen kitabını uzatıp satmaya çalışıyorsa ne düşünürsünüz o yazar ya da şair hakkında?

Az da tanık olmadım buna benzer sahnelere... Okura, kitapları inceleme hakkı verilmeli.

423 bin kişinin fuarı ziyaret etmiş olması iyidir, ancak yeterli değildir bana göre.

sanat

Türkiye'nin sadece İzmir'i konu alan tek resim yarışması olma özelliğini 6'ncı yılında korumaya devam eden Ulusal İzmir'in Renkleri Resim Yarışması sonuçlandı. Duayen eğitimci Necdet Doğanata anısına İzmir Üniversitesi ve İzmir Suluboya Ressamları Derneği tarafından düzenlenen yarışmada 145 sanatçının 237 eseri değerlendirildi. Suluboya, Likit Suluboya, Lavi, Yağlıboya ve Akrilik kategorilerinde yarışan eserler arasından Yağlıboya Kategorisinde Birgül Ergün'ün, Suluboya Kategorisinde ise Umur Somalı'nın eserleri birinciliğe layık bulundu. Birincilere ödüllerini İzmir Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Ali Rıza Doğanata takdim etti.

küpe

Halkın yararına olmayan bilgi gereksiz yük gibidir.

Birkaç papaz takılmak için Nasrettin Hoca'ya sordu:

"Hoca merak ediyoruz. Sizin Peygamber Mi'raç için gökyüzüne nasıl çıktı, acaba?.."

"Nasıl çıkacak, Hazreti İsa için kurduğunuz merdivenle..."