ABD’de kahve zinciri oluşturan İzmir’li
ANAP iktidarı döneminde rahmetli Turgut Özal'ın "ekonomi prenslerinden" biri ve hem de önde geleni.
Aynı zamanda, İzmir'in sembol isimlerinden Sancar Maruflu'nun da ağabeyi.
ANAP döneminin birçok önemli atılımlarında o yıllarda aynı zamanda İzmir milletvekili olan Selçuk Maruflu'nun imzası var.
Burç Maruflu şu günlerde Amerika'nın beş eyaletinde kahve zincirleri yaratıyor. Burç, bu atılımlarında hayli yol almış gibi.
Amerika'da işletme ekonomisi dalında yüksek lisansını tamamlayan Burç Maruflu, geçtiğimiz günlerde "kahve zinciri" ni oluşturan şirketlerin genel müdürlerini İstanbul'da ağırladı. Şimdilik Amerika'nın dört eyaletinde kahve zinciri oluşturan Maruflu şöyle diyor:
"İstanbul'da ağırladığımız şirket sorumluları en çok kuru fasulye ve bulgur pilavını sevdiler ve bu yemekleri Amerikalıların pek seveceğini de söylüyorlar..." Şimdi bu genç Maruflu'nun yeni hedefi Amerika'da fasulye ve bulgur pilavı zincirleri oluşturmak.
Rodos- Anılar ve Öyküler', 'Rodos Anılar ve Tarihçe' adlı kitaplarıyla tanıdığımız M. Sadi Nasuhoğlu'nun yeni eseri, 'Rodos- Osmanlı Dönemi Çeşmeleri' yayınlandı.
2000 yılından beri Rodos'taki Osmanlı çeşmelerinin iki bine yakın fotoğrafını çeken, bilgilerini toplayan M. Sadi Nasuhoğlu, çeşmelerin bazılarını bildiğini, bazılarına rastlantı sonucu ulaştığını, bazılarının da Rodoslu arkadaşları tarafından gösterildiğini belirtiyor. M. Sadi Nasuhoğlu, kitabının önsözünde amacının, Rodos'un her gün biraz daha kaybolmakta olan zenginliğinin, güzelliğinin bir parçası sebil, çeşme ve şadırvanları hakkında ulaşabildiği bilgi ve resimleri okuyucularla, araştırmacılarla, tarihçilerle paylaşmak olduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürüyor: "Tarih boyunca Rodos'u ele geçirip hüküm süren her devlet, dini tarikat ve imparatorluk, ada kültüründe, kendi uygarlığından hep bir şeyler bırakmıştır. Rodos'taki bu çeşme ve şadırvanlar da zengin tarihimizin derinliklerinden gelen birer kültürel mirastır. Bunların korunması ve bakımlı tutulması, adamızın zengin tarihine ve doğal güzelliğine katkıda bulunur, uygarlığına hizmet eder. Bu güzel eserler, adamızın kültürel zenginlikleridir ve bu memleketi seven her kişi, bunların varlıkları ile mutlu olur ve iftihar duyar. İşte bu zihniyet ve inançtan hareketle bu eseri meydana getirmeye karar verdim."Geleceğe önemli bir belge niteliğindeki 'Rodos- Osmanlı Dönemi Çeşmeleri'ni isteme adresi: Sadettin Nasuhoğlu - Clup Amaris İsmet Kamil Öner Cad. 171. Sok. No:4 Marmaris / Muğla Tel: 0 252 417 12 13 Faks: 0 252 417 50 71 E-mail adinasuhoglu@hotmail. com)
Günün fıkrası: Geyiği kim vurdu?
85 yaşında bir adam doğum odasının kapısında beklemektedir. Doğum odasından çıkan hekim şöyle bir bakındıktan sonra yaşlı adama sordu: -"İçeride doğum yapan kadın yakınınız mı?" -"Evet, eşim." -"Ama bayan 25 yaşlarında..." -"Tamam işte, eşim o. Niye şaşırdınız, baba olamaz mıyım yani?" -"Yoo, aklıma benim dedem geldi de." -"Nesi varmış dedenizin?" -"Kendisi av meraklısı idi. Sürekli ava çıkardı. Ancak yaşlanınca zorlanmaya başladı.Bir gün ava çıkacakken onu uyardık ama ısrar etti ve hazırlandı. Eeee, tabii yaşlılık var. Çıkarken tüfek yerine baston aldı eline. Ben de kendisiyle gittim. Ormanda epey yol yürüdükten sonra bir geyik gördük. Dedim ya, dedem yaşlı. Bastonu omzuna koydu, doğrulttu ve geyiğe bastonla ateş etti. Geyik o anda vurulup yere düştü..." Yaşlı adam: -"Olur mu, başkası vurmuştur onu." Doktor: - "Ben de onu demeye çalışıyorum işte."
Laflama
Facebook'ta gördüm. Bir kadın arkadaşım "Fuat Avni gördükçe sizinle paylaşıyorum" diyordu. Gülsem mi, ağlasam mı bilemedim.
Nane molla insanlardık. Muhafazakarlaştık. Hane molla insanlar olduk.
Spor salonunda işe başvurdum. Bana SINAV yerine ŞINAV yaptırdılar.
Ne mutlu, bugünlerde hala mutluyum diyebilene.
Her kesimde çürümüşlük var. Yaşasın haltların kardeşliği.
İbrahimOrmancı'dan
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.