İddialı bir başlık oldu ama, üzerine basa basa belirtmek gerekir ki, yüzde yüz gerçek.
Bu iddialı tespit içinde rahmetli Menderes'ten bu yana İnönü var, Turgut Özal var, Süleyman Demirel, Tansu Çiller ile Ferit Melen de var.
Sadi Irmak, Yıldırım Akbulut, Necmettin Erbakan, Bülent Ecevit ile Mesut Yılmaz'ı da sayalım.
Bu listeye beşon siyasetçimizi de eklemek mümkün.
İşte böyle zengin ve kudretli kadronun son ismi de, bugün İzmir ve Ödemiş'te ağırlayacağımız Binali Yıldırım.
Bu tespiti "sokaktaki adam" ile paylaşmak da mümkün...
Mesela, sokaktaki adam diyor ki:
"Bir Başbakan düşünün ki, kentinizin imar planı ile en ince teferruatına kadar ilgileniyor. Kentin çöpünü de gündemine alıyorsa, o Başbakan sadece alkışlanır!.."
Binali Yıldırım bir de "Karşıyakalıdır.
Mavişehir'deki imar konusu ile yakından ilgileniyor.
Dosyaları didik didik ediyor.
Sümenaltına bırakmıyor.
Basmane Meydanı için girişimlerinde sokak sokak gezmekle araştırmayı göze alıyor.
Güzelyalı sahilinin deniz ile daha güzel biçimde buluşması için planlarına ne dersiniz?
Erkut Şenbaş, İzmir'in eski milletvekillerinden...
Şenbaş, Menderes döneminde Demokrat Parti'nin Gençlik Kollarında Genel Başkanlık yapmış, 27 Darbesi sonrasında siyasi hayatına Adalet Partisi'nde devam etmiş ve yaşı gelince de İzmir'den milletvekili seçilmiş bir siyaset adamı...
O şimdi AK Parti'de...
Ve, Binali Yıldırım için: "İzmir İzmir olalı böyle bir Başbakan yakınlığını yaşamadı.
Helal olsun!..." diyor.
Urla'nın Zeytineli Köyü'ne kütüphane
Urla'nın Zeytineli Köyü sakinleri, özellikle kadınlar ve çocuklar, "Bir kütüphanemiz olsun" diyorlar, Zeytinelili kadınlar, hemcinsleri olan Urla'nın topuklu efesi Başkan Sibel Uyar'a dediler ki, "Bizim için İngilizce kursu ve satranç kursu açın." Öğrenme-aydınlanma aşkı ve heyecanı içindeki kadınlar biliyorlar ki başkan kendileri için elinden geleni yapacak.
Nitekim, başkan bu sorunu halletmek için harekete geçti bile...
Zeytinelili kadınların ve çocukların bir başka isteği daha vardı başkandan...
"Köyümüze kütüphane istiyoruz!" Çocuklar öyle istekli ki, 'Düşünelim...' bile demedi başkan.
Genel İş Sendikası 4 Nolu Şube Başkanı Şükret Sevgener ve arkadaşları ile yaptığı bir görüşmede bu konuya değindi.
Kitap dostu başkan ve sendikacı, 2002'den bu yana annesiyle birlikte İzmir, Manisa, Balıkesir, Bolu, Tokat ve Karaman köylerinde ve beldelerinde kütüphaneler açan Şeyhoğlu Ailesi ile diyalog kurdular.
Şükret Sevgener, bu aileyle 30 yılı aşkın bir süredir içli dışlıydı.
Sevgener ve yardımcısı Aydın Tekin, Urla Belediyesi'ne el vermek/ Zeytineli'nde aydınlanma ışığı yakmak adına İran'dan yeni dönmüş olan Recai Şeyhoğlu ile buluşup Urla'ya ziyarette bulundular.
Genel İş 4 Nolu Şube, tam tekmil bu buluşmada yer aldı.
Kapalıçarşı
Giyilmemiş çamaşırlar nasıl kokar.
Sandık odalarında Senin de dükkanın öyle kokar işte Ablamı tanımazsın Hürriyette gelin olacaktı, yaşasaydı Bu teller onun telleri Bu duvaklar onun duvağı işte Ya çamurdaki kadınlar?
Bu mavi mavi Bu yeşil fistanlı Geceleri ayakta dururlar mı böyle?
Ya bu pembezar gömlek?
Onun da bir hikayesi yok mu?
Kapalı Çarşı deyip geçme Kapalı Çarşı Kapalı kutu...
Orhan Veli
Nasıl başarmış...
Adam hiç yoktan ve çok kısa bir süre içinde multi milyoner olmuştu.
Herkes cebinde daha bir kuruşu olmayan adamın böyle zengin olmasına şaşırmıştı.
Bir arkadaşı sordu:
"Kuzum, doğruyu söyle. Nasıl oldu da böyle birden zengin oldun?" "Karım ve kaynanam sayesinde..." "Sermaye mi verdiler?..." "Pek de öyle değil...
Ama sabah akşam (Sen zengin olamazsın, para kazanamazsın) diye başımın etini yediler. Ben de bugünkü sonuca böyle varabildim işte..."