Gonca Elibol

Deprem bölgesinde “mücbir sebep halinin uzatılması” talep ediliyor

6 Şubat 2023 günü saat 04.17'de merkez üssü Kahramanmaraş ilinin Pazarcık ilçesi olan 7.7 ve yine aynı gün saat 13.24'te Elbistan ilçesinde 7.6 büyüklüğünde iki büyük depremin üzerinden bir yıl geçti. Asrın felaketi ile Kahramanmaraş, Adana, Adıyaman, Diyarbakır, Elazığ, Gaziantep, Hatay, Kilis, Malatya, Osmaniye ve Şanlıurfa olmak üzere on bir ilimizde çok ağır yıkımlar ve kayıplar verdik. Hatırlanacağı gibi AFAD 4.seviye alarm vermiş ve devletimiz üç ay süreyle OHAL ilan etmişti. Depremin psikolojik ve sosyolojik yükleri gerçekten çok ağır. Bir insanın yakınlarını kaybetmesi, çaresiz kalması, kendisini güvensiz hissetmesi ağır bir travmadır. Ateş düştüğü yeri yakıyor. Türk milleti olarak her ne kadar zor günlerde hemen kenetlensek, devlet millet el ele olsak da ateş düştüğü yeri yakıyor. Bu felaketin toparlanması, hayatın olağan akışına girmesi için en az beş, ortalama on yıl gerekecek.
EKONOMİK BOYUT
Depremin en ağır taraflarından diğeri ise ekonomik boyutu. Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığının Kahramanmaraş ve Hatay Depremleri Raporunda, depremin tüm etkilerini çarpıcı bir şekilde gözler önüne seriyor. Raporda 6 Mart 2023 tarihi itibarıyla 1.712.182 binada hasar tespit çalışması yapılmış ve buna göre; 35.355 binanın yıkıldığı, 17.491 binanın acil olarak yıkılması gerektiği, 179.786 binanın ağır, 40.228 binanın orta ve 431.421 binanın az hasarlı olduğu tespit edilmiştir. Bu binalar sadece meskenler değil, tarihi ve kültürel yapılar, okullar, idari binalar, hastaneler, oteller de yer almaktadır. 2023 yılı 100 metre kare bir betonarme yapının 1milyon 100 Bin TL maliyeti, 2024 yılında aynı yapının 1 -2.5 milyon arasında bir maliyete tekabül ettiği düşünüldüğünde tablonun ne kadar vahim olduğu ortada. Üstelik deprem bölgesinde DASK poliçe oranları maalesef düşük ve halk zor durumda. Depremin doğrudan, dolaylı ve ikincil maliyetleri ise yüksek. Afet sonrasında görülen fiziki zararlar, süreçteki harcamalar ve yeniden inşaat çalışmaları için harcanan ve ölçülebilen kalemler doğrudan maliyeti oluşturuyor. Dolaylı maliyetler ise yıkım ve hasarlar nedeniyle üretimin aksaması, satışlardaki azalma gibi yani halkın geçim kaynağını oluşturan, depremdeki toparlanmayı sağlayacak, aslında en önemli kısım. İkincil maliyeti de dolaylı maliyetlerin makroekonomi üzerindeki yansımaları olarak değerlendirebiliriz. Depremin maliyet 110 milyar doları aşmış durumda...
DESTEKLENMESİ GEREKİYOR
Deprem bölgesi ülke ekonomisine katkısı ile tanınan bir bölge. Mesela 2021 yılında GSYH 9,8 ve 2022 de aynı seviyelerde olduğu, sektörler itibarıyla yüzde 8,6 tarım, yüzde 30,5 sanayi, yüzde 5,2 inşaat, yüzde 45,2 hizmetler ve yüzde 10,6 vergi sübvansiyonundan oluştuğu belirtilmektedir. Bölgenin ihracatı içerisindeki payı yüzde 8,6'dır.
Deprem bölgesinde hayatın olağan haline dönünceye kadar destelenmeye devam etmesine çok ihtiyaç var. Depremin hemen ardından Hazine, Ticaret, Tarım, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlıkları, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), Borsa İstanbul A.Ş. (BİST) ve Türkiye Bankalar Birliği (TBB) başta olmak üzere, birçok kamu kuruluşu tarafından, finans piyasaları ve reel sektörü korumak amacıyla bir dizi önleyici ve iyileştirici düzenlemeler yapılmış, pek çok alanda bir yıl süre uzatılması yapılmıştı. Bu süre yani mücbir sebep halinin pek çok başlığı 2024 Nisan sonunda doluyor. Ancak Bölgenin Ticaret ve Sanayi Odaları Başkanları başta olmak üzere ilgili yetkililer bu sürenin uzatılmasını talep ediyor.
Hatırlanacağı gibi Van Depremi sonrası "mücbir sebep hali beş yıldı." Cumhuriyet Tarihinin en büyük depremi sayılan Kahramanmaraş merkezli depremin mücbir sebep halinin 14 ay olarak belirlenmesi, hayatın düzene girmesi için yeterli gelmemiştir. Bu sürenin en az 5 yıl daha uzatılması; bölge halkı, esnaf ve ticaret yapanlar için kurtarıcı olacaktır.
Özellikle ticaret yapan girişimcilerin vergisel ödemelerinin, kredi ve kefalet ödemelerinin, vatandaşın kredi borçları gibi ekonomik kazançla direkt ilgili olan konular başta olmak üzere sürecin yeniden düzenlenmesi bölge halkı için çok önemlidir.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.