Adam gibi kadınlar
Adam gibi adamlardan, kadın gibi kadınlardan bahsederiz. Aslında eril ve dişil kavramlarını anlatmaya çalışırız. Bir erkeğin dişili olduğu gibi, ağırlıklı olarak eril kadınlar da vardır. Hayat, eksikleri tamamlamak üzere bir araya getirir insanları. Eğer dişil bir erkekle eril bir kadın karşılaşırsa, bir süre için birbirlerine 'cuk' oturur, karşılıklı yaralarını pansuman ederler. Yine de uzun süren ilişkilerde, erkek illa ki erkek, kadın illa ki kadın olduğunu hatırlayacaktır.
Bu durumda, karşısındaki kişinin cinsel kimliği ona çekici ve yeterli gelmeyecektir. Her cins, karşı cinsin özelliklerini az da olsa taşır gerçi. Her erkeğin içinde kadın, her kadının içinde biraz erkek vardır.
MUTLU VE DENGELİ
Hayat, o kadını erkek yönünden eksik bıraktı ise, kadın, eril kimliğini daha çok geliştirecektir. Evet, böyle bir kadın, işlerini yürütmek için erkek gücüne daha az ihtiyaç duyacaktır ama yine de içinde sevilmek, korunmak isteyen yanı aç kalacaktır. Bu da zamanla, kadını erkeğe karşı öfkelendirecektir. Bir insanın mutlu ve dengeli olabilmesine bağlıdır, ilişkilerinin sağlığı...
GERÇEKÇİLİKTEN UZAK
Kendi başına bütün olamayan birey, ilişki içinde de yetersiz olacaktır.
Bir kadın, ağırlıklı olarak dişil olmadan, erkek de eril kimliğinin özelliklerini yeteri kadar taşımadan rahat edemeyecektir. Belki ortalama birinden daha duyarlı, hassas, sanatçı ruhlu, bohem olabilir ama uzun ve dengeli bir ilişki kurması son derece zor olacaktır. Hayatta istediği gibi bir eş bulamadığını iddia eden kişilere bir bakın; ya gerçekçilikten uzak standartlara sahiptirler ya da daha çok karşı cinsin özelliklerini taşımaktadırlar.
Böyle biri, hem ihtiyaçlarını tatmin edecek hem de isteklerini karşılayabilecek birini arayacaktır.
Özellikle romantik komedi filmleri, eril-dişil dengesizliği üzerine kurulmuştur. Örneğin, çok meşhur 'Bridgitte Jones'un Günlüğü' üzerinden gidersek, kahramanımızın, tüm yaşıtları evlenirken aradığı bulamayan bir talihsiz olduğunu görür ve onun trajikomik öyküsünü izleriz.
Yerli örneklerinde, 'Kocan Kadar Konuş' vardır. Ezgi Mola da böyle bir karakteri canlandırır. Kızımız hafif balık etli ama güzel bir kızdır. Dürüst ve dobradır.
AKIL HOCASI BİR ARKADAŞ
Bu yüzden zaman zaman saf ve kaba görünebilir. Kadınsı entrikalara kafası basmaz. Bir insana, sahip oldukları için değil karakteri için değer verir. Toplum normları çok da umurunda değildir. Bütün bunlar, eril özelliklerdir. Ana kahramanımız böyle olduğu için, bir de yakın kız arkadaşı vardır ki o da son derece dişi, biraz da siyaset bilen bir tiptir ve kahramanımızın akıl hocasıdır.
Bütün hikaye, kahramanımızın saflığını kaybetmeden, ruhunu şeytana (toplum baskısı) satmadan istediği eşi bulabilmesi üzerine sürer. Bu komik döngüde, kızımız aklı ile kalbi arasında defalarca gidip gelir, tabii biz de...
BİR SARRAF BULURSA
Eril kadınlar, oyuncu ve kaprisli tipler olmadıkları için ya bir erkeğe hemen kapılır; erkek hevesini alınca terk edilir ya da bir erkek grubunun tek kız kankası olarak kalırlar.
Aslında -nadir oldukları için- çok değerlidirler de ancak değerlerinden anlayacak bir sarraf bulabilirlerse gerçekten mutlu olabilirler.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.