Kentlere hayat veren mekanlar

Konak Pier, otoparkının yetersizliğinden hak ettiği değeri bulamayan güzel mekanlardan. Yine de yiyecek içecek işletmelerinin belli bir ortalamanın üstünde olduğunu söylemek mümkün. Mekanın genelde Göztepe'ye bakan yüzü kullanılırken, artık diğer yanı da tamamen yiyecek içecek işletmelerinden oluşuyor. Bunların en yenisi de, North Piers. Pier'in rüzgar tutmayan yüzünde romantik bir akşam için, seçkin dekorasyonu, lezzetli ve makul fiyatlı mönüsü ile yeni ve akılda kalıcı bir seçim.
Özellikle şehir dışından misafiriniz geldiğinde gönül rahatlığı ile ağırlayabileceğiniz bir işletme.
ALAÇATI FARKI
Alaçatı, her akşam iki yere gitseniz, yine de bitiremeyeceğiniz yoğunlukta bir bölge. Yeni açılan mekanları da takip etmek neredeyse imkansız. Allahtan dostlar var. Benim gibi sokak ortasında yemek yemeyi sevmeyenler için avlu restoranlar dışında bir seçenek yok. Cumhuriyet caddesi Yenimecidiye Mahallesi'nde açılan Limon, geniş avlusuyla hemen bu yazın hit mekanları arasındaki yerini almış. Mekana, işletmeye adını veren limon sarısı bir gece aydınlatması eşlik ederek yaz gecesinde içinizi ferahlatıyor. Biz şanslıydık, Limon'un tek ağacının çevresine kurulan köşe masada yedik yemeğimizi. Çalan müzikler eski yerli pop müziği listelerinden özenle seçilmiş belli ki. Mönüsünün baş döndürücü çeşitlilikte olduğunu iddia edemem ama her yediğimiz güzeldi.
Özellikle yaban mantarlı risotto ve kokoreç pizzayı öneriririm. Hesap geldiğinde, bir Alaçatı kazığı da yemiyorsunuz, onu da buraya not düşeyim.
HOŞ BİR MEKAN
Dalyan'da da beach var. Üstelik Çeşme'deki benzerlerine hiç benzemeyen bir tanesi. Kapıdaki hanımlarla 'Rezervasyonumuz var mıydı?/Hayır/ Yalnız rezervasyonsuz alamıyoruz genelde/ O zaman ben bir numaranızı alayım bir daha rezervasyonlu geleyim / Yalnız telefonla rezervasyon yapamıyoruz/ ' gibi absürd bir diyaloğun sonunda mekana yalnız gelen bendenizi gözleri tutmuş olacak ki (!) içeriye alıverdiler. Böyle bir durumun sonunda bu mekanı yazıyor olmamam gerekir ama bu kapı gariplikleri neredeyse tüm Çeşme'de var. Mekan çok hoş ve farklıydı, haksızlık olmasın. Beach of Momo, eski bir bağ evinin içine kurulmuş kompakt bir mekan. Benzeri plaj işletmelerine göre hayli küçük. Bununla birlikte dekorasyon birinci sınıf ve minimal.
İTALYAN İMZASI
Harika aksesuarları sadece tek bir köşede kullanmışlar. Şezlongu şezlong yani. Dolu olmasına rağmen nefes alınıyor. Yemekler şef Carlo Bernardini imzasını taşıyor. Tahmin edebileceğiniz gibi; yemek, mobilya ve spor otomobilde İtalyan imzası olması, cüzdanınızın hafifleyeceğinin garantisi. Mönüde en ucuz şeylerden biri, (Mönüye göre ucuz!!) kuzu kaburgadan yapılma burgerdi.
Hakkını vermek gerek, parasını hak ediyordu.
Daracık plajı, Afrika'nın ayakları yakmayan o beyaz kumuyla kaplı ve size Dalyanköy'de olduğunuzu kesinlikle unutturuyor. Ancak o koyun dalgalı ve hafif bulanık olduğunu es geçmeyelim.
Ortalamada, Beach of Momo, benden iyi bir puan almayı başardı. Kalabalıktan ve birbirine benzer yerlerden bıkanlara iyi bir alternatif olmuş.