Yapay dolandırıcı
Son günlerde yapay zeka aracılığıyla yapılan bazı filmler dolaşıyor internette.
Hep boşa konuşmayacağını düşündüğümüz insanlar konuşuyor. Hatta değişik siyasi görüşlerin sözü senet kabul ettiği kişiler bir yatırım fırsatından söz ediyor. Ülkenin tanınmış iş adamlarından biri konuşuyor, bu haberi de meşhur bir anchorman sunuyor. Bir kere bu sözleri bu insan söylemez diye düşünseniz de konuşan bizzat o, ses ona ait. Üstelik dudak hareketleri de söze uyumlu... Aslında keskin bir göz, dudak hareketlerinin bir saniye gecikmeli geldiğini fark edecektir.
Hadi bunu fark etmediniz diyelim...
NE GEREK VAR DEME!
Bu dolandırıcıların tuzağına düşmemek için beden diline bakacaksınız. Yapay zeka, dudak hareketlerini uydurabilmek için aynı konuşmanın farklı alanlarından kareler seçiyor. Dolayısıyla dudak uysa da jest, söylenen söze uymuyor. Bunu fark etmek için beden dili uzmanı olmanız gerekmiyor. Çok basit bazı şeylere bakmanız yeter. Size gel derken elimi böyle yapmam. Git derken de tersini yapmam.
Mesela bugün derken işaret parmağımı şakağına dayamam. Beden dilinde bariz, hepimizde aynı olan bazı hareketler vardır ki buna uymayan bir şey gördüğümüzde zihnimiz bilişsel bir uyumsuzluk yaşar. Tuhaf bir şeyler olduğunu hissederiz, adını koyamasak da... Beden dili öğrenmeye ne gerek var deme, lazım olur
Elektrikliye geçmek hesaplı mı?
Gönlümüzle yapmak istediğimiz bir şeye aklımızla kılıf uydurma işine rasyonalize etme diyoruz. Bu işi en çok da gönül işlerinde yapıyoruz. Ama otomobil de biz erkekler için gönül işi sınıfına giriyor. Canımız o aracı istemeye görsün... Canımız elektrikli otomobil (parantezi istediğiniz marka ile doldurabilirsiniz) sahibi olmayı mı çekiyor? İşte bahanelerimiz...
"Devir ekonomi devri. Benzinliden çok daha az yakıyor. Üstelik arıza da çıkarmıyor. Bakım masrafı az" vs. deniyor. Doğrudur. Ancak aracın vergisinin neredeyse 50.000 lira olduğunu biliyor muydunuz?
E hani ucuzdu? Ortalama 7 yıl içinde bataryasının değişeceğini, bataryanın bugün için bile 500.000 lira olduğunu biliyor muydunuz?
Yedi yaşında bir araç normalde bile piyasa değerinin yüzde otuzu kırkına satılıyorsa bir de bataryayı ekleyin, aracınızın değeri artık çöp! Hani ekonomikti, n'oldu? Haaa bana dersin ki "param çok, keyfim bilir..." E o zaman ağamsın, paşamsın. Bu yazı da seni ilgilendirmiyor.
Hep boşa konuşmayacağını düşündüğümüz insanlar konuşuyor. Hatta değişik siyasi görüşlerin sözü senet kabul ettiği kişiler bir yatırım fırsatından söz ediyor. Ülkenin tanınmış iş adamlarından biri konuşuyor, bu haberi de meşhur bir anchorman sunuyor. Bir kere bu sözleri bu insan söylemez diye düşünseniz de konuşan bizzat o, ses ona ait. Üstelik dudak hareketleri de söze uyumlu... Aslında keskin bir göz, dudak hareketlerinin bir saniye gecikmeli geldiğini fark edecektir.
Hadi bunu fark etmediniz diyelim...
NE GEREK VAR DEME!
Bu dolandırıcıların tuzağına düşmemek için beden diline bakacaksınız. Yapay zeka, dudak hareketlerini uydurabilmek için aynı konuşmanın farklı alanlarından kareler seçiyor. Dolayısıyla dudak uysa da jest, söylenen söze uymuyor. Bunu fark etmek için beden dili uzmanı olmanız gerekmiyor. Çok basit bazı şeylere bakmanız yeter. Size gel derken elimi böyle yapmam. Git derken de tersini yapmam.
Mesela bugün derken işaret parmağımı şakağına dayamam. Beden dilinde bariz, hepimizde aynı olan bazı hareketler vardır ki buna uymayan bir şey gördüğümüzde zihnimiz bilişsel bir uyumsuzluk yaşar. Tuhaf bir şeyler olduğunu hissederiz, adını koyamasak da... Beden dili öğrenmeye ne gerek var deme, lazım olur
Elektrikliye geçmek hesaplı mı?
Gönlümüzle yapmak istediğimiz bir şeye aklımızla kılıf uydurma işine rasyonalize etme diyoruz. Bu işi en çok da gönül işlerinde yapıyoruz. Ama otomobil de biz erkekler için gönül işi sınıfına giriyor. Canımız o aracı istemeye görsün... Canımız elektrikli otomobil (parantezi istediğiniz marka ile doldurabilirsiniz) sahibi olmayı mı çekiyor? İşte bahanelerimiz...
"Devir ekonomi devri. Benzinliden çok daha az yakıyor. Üstelik arıza da çıkarmıyor. Bakım masrafı az" vs. deniyor. Doğrudur. Ancak aracın vergisinin neredeyse 50.000 lira olduğunu biliyor muydunuz?
E hani ucuzdu? Ortalama 7 yıl içinde bataryasının değişeceğini, bataryanın bugün için bile 500.000 lira olduğunu biliyor muydunuz?
Yedi yaşında bir araç normalde bile piyasa değerinin yüzde otuzu kırkına satılıyorsa bir de bataryayı ekleyin, aracınızın değeri artık çöp! Hani ekonomikti, n'oldu? Haaa bana dersin ki "param çok, keyfim bilir..." E o zaman ağamsın, paşamsın. Bu yazı da seni ilgilendirmiyor.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.