Sarıkamış duyguları

Gençlik ve Spor Bakanlığı bürokratlarının davetiyle ve anlık bir kararla Kars Sarıkamış'tayız.
Sarıkamış şehitlari için tertiplenen Saygı yürüyüşüne katılacağız.
Bu yazıyı yazarken karşımda Allahuekber Dağları mahsun bir edayla duruyor.
Boylu boyunca uzanan bu dağlara kızayım mı, yoksa şükran borçlu olduğumuzu mu düşüneim, bilemedim.
Bir yanda doksan bın mehmetcıgı donmaya mahkum eden dağlar, bir tarafta doksan bin Mehmetimizi bağrında barındıran dağlar.
***
Bu duygularla doluyken, önümde bir karınca telaşıyla koşturan genç spor bakanlığı bürokratlarını görüyorum. Onların Sarıkamış ruhunu genç nesillerin zihinlerine bir vefa ve kahramanlık hikayesi olarak rapt etme çabalarını alkışlamamak, takdir etmemek mümkün değil.

90 bin şehit Mehmetçiğin anısına Sarıkamış'ta yürüyüş yapacağız.

Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılınç'ı zaten çok beğenirdim, bir kez daha takdir ettim. Bakanlık Müsteşarı Hakan Hakyemez, Bakan'ın önüne koyduğu gençlik hedeflerini çok iyi anlamış ve çalışmalarını gençlik üzerine yoğunlaştırmış.
Aslında bu çabaları görünce üzüldüm, kamuoyunun bu genç insanların gerçekleştirdiği devasa projelerden haberi yok.
***
Gerçekten duygulu anlar yaşıyoruz şu an. Yarın şehitlerimiz için yürüyeceğiz. Onların aziz ruhları için dualar edeceğiz. Bu arada bir hususa da üzüldüm. Burada Türkiye'nin her tarafından insanlar gördüm ancak İzmir'den kimseye rastlamadım. Oysa Sarıkamış'a, ve Sarıkamış ruhuna en fazla İzmirliler sahip çıkmalı.
Yarın yürüyüş notlarını sizlerle paylaşacağım.