• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
HÜSEYİN KOCABIYIK

Suriye nereye gidiyor?

huseyin.kocabiyik@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 29 Ağustos 2013, 20:43
Suriye'nin nereye gittiğini merak edenlere söyleyelim, Suriye tam olarak Türkiye'nin istediği yere gidiyor. Yani son yüzyılın en zalim diktatörlerinden birinin daha yok edildiği, insanların, bebeklerin artık katledilmediği ve bir halkın geleceğinin kurtulduğu bir döneme giriyor.
İnsan bir taraftan "keşke Suriye halkını Esad denen zalimden Türkiye kendi başına kurtarsaydı" diye düşünüyor, diğer taraftan, başta ABD ve diğer batılı ülkelerin Suriye konusunda harekete geçmelerini esasında Türkiye'nin yine tek başına sağladığını görerek teselli buluyor.
Evet, bugün uluslararası toplumun Suriye'ye müdahale noktasına gelmesi tamamen Türkiye'nin sürdürdüğü baskıların ve diplomasinin sonucudur.
Hükümeti ve Dışişleri Bakanlığı'nı bu performanstan dolayı kutlamak gerekir.
***
Diğer taraftan Suriye'de yaşanan insanlık dramına seyirci kalmayan Türk hükümetine ve Türkiye'nin başbakanına, onun dışişleri bakanına ağza alınmayacak laflar eden çok bilmişlerin şimdi hangi yüksek fikirlerle milletin karşısına çıkacaklarını doğrusu pek merak etmekteyim.
Aylardır Türk hükümetinin Suriye politikasının yanlış olduğunu, Türkiye'nin ağır bedeller ödeyeceğini söyleyenlerin bu milletin kadim değerlerine, tarihi ve stratejik coğrafyasına dair en ufak bir nispetlerinin olmadığını görmek insana hüzün veriyor. Ben artık gerçek milliyetçiliğin ve vatanseverliğin batı ülkelerinde olduğuna kesinkes inanıyorum. İngiltere bilmem kaç kilometre uzaklıktaki Falkland Adalarına saldırdığında İngiliz halkının tamamı İngiliz hükümetinin arkasında durmuştu. Oysa bizim ulusalcılar, CHP'liler, bırakın sadece insanların gördüğü zulme karşı çıkan ülkelerinin arkasında durmayı, Suriye'ye koşup diktatörle fotoğraf çektirme yarışına girdiler.
***
Tekrar baştaki soruya dönelim: Suriye nereye gidiyor? Görünen o ki, dünya Suriye'deki rezalete, Türkiye'nin de baskısından dolayı, daha fazla müsamaha göstermeyecek. ABD'nin geliştirdiği iradeye, başta Türkiye olmak üzere, batılı ülkeler destek veriyorlar. Rusya ve Çin'in dahi muhtemel bir müdahaleye, istemeyerek de olsa, rıza gösterecekleri anlaşılıyor. Çünkü Esad'ı taşımak artık ağır bir yük haline gelmiştir.
Belli ki ABD'nin Akdeniz'deki gücü Esad'ın hava savunma sistemine ve altyapısına ağır darbeler vuracak. Bu Esad'ın tasfiye sürecinin başlaması anlamına gelir. Çünkü hava kuvvetleri çalışmayan bir Esad muhalif güçlerin karşısında çok fazla tutunamaz.
Esad'ın olmadığı bir Suriye'ye demokrasi gelir, zira çok dinli ve çok etnisiteli toplumlar için en iyi idare biçimi demokrasidir. Demokrasi yoluyla iktidara gelmiş bir yönetim bilinsin ki Türkiye'ye dost olur ve buna mecburdur. Yıkılan Suriye'yi Türkiye imar ve inşa edecektir.
Diğer taraftan PYD gibi kuzey Suriye'nin Türkiye sınırına yakın bölgelerinde varlık gösteren silahlı Kürt unsurların bazı çevrelerde tedirginlik yarattığı bir vakıadır. Ancak bu konuda dile getirilen endişelerin abartıldığı açıktır, çünkü bu bölge dağlık, kontrolü zor bir bölge değildir; ovadır. İkincisi, o bölgede yaşayan Kürtlerin büyük çoğunluğu PKK veya PYD tipi örgütlerden çok hoşlanmazlar. Üçüncüsü, PYD'nin gerçek lideri Abdullah Öcalan'dır, o da Türkiye'nin elindedir.
Kısaca Suriye'deki gelişmeler Türkiye'nin istediği istikamette ilerliyor diyebiliriz.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.