Hüseyin Kocabıyık

BU ŞEHRİN ŞAHSİYETLİ İNSANLARINI... ROMANLARI TAKDİRLE ALKIŞLIYORUM!..

Romanlar İzmir'e ders veriyor, şehirli olmayı, şehirlilik bilinci taşımayı öğretiyor bu şehre.
Bu şehir siyasi alanı babasının mülkü gibi gören mütegallibe ruhlu CHP'lilerle dolu. Parselledikleri siyasi alanda istediklerini yapabileceklerini sanıyorlar. İstediklerini asıyorlar, istediklerini kesiyorlar.
İnsanların hukukuna, müktesebatına, temsil hakkına en ufak bir saygıları yok.
Konak'ın başarılı Belediye Başkanı Hakan Tartan'ı olabilecek en nezaketsiz, en kaba biçimde çizip geçiyorlar mesela.
Hüseyin Aslan gibi bu şehre hizmet etmiş bir halk adamını görmezden geliyorlar.
Hakkı Ülkü'ye Aliağa'da yapılan değersizleştirme operasyonu, Urla'da Selçuk Karaosmanoğlu için de yapıldı.
Allah'tan bu şehirde, beyaz Türklere, siyasal süreçlere dahil olmanın bir hak ve hukuk meselesi olduğunu öğreten Romanlar yaşıyor.
İşte Roman deyince akıllarına, meyhanede kafa çekerken keman çaldığı için cebine beş-on lira sıkıştırılan adam gelen CHP'lilere dom dom kurşunu gibi bilinçli Roman sözleri:
"AK Parti ve DSP'de Romanlar yer bulurken CHP'de yer bulamadı. Aziz Kocaoğlu siyasi yapılaşmayı artırdı. Romanlara destek olmadı. Romanları düzenlediği eğlence ve etkinliklerle kandırmaya çalışıyor. CHP şu anda bilhassa Konak'ta Roman mahallelerine giremiyor, toplantı yapamıyor. Biz artık en sona kalmak istemiyoruz artık yönetmek istiyoruz."

HAKAN TARTAN'A KONAK'DA YAPILAN CHP ZULMÜ İZMİRLİLERİN AYIBIDIR!

Hakan Tartan, Türkiye'nin yerel yönetim coğrafyasında en başarılı sayılan belediye başkanlarından biriydi. Sosyal belediyecilik anlayışıyla, kültür ve sanata verdiği önemle, açtığı butik müzelerle gerçekten ülkemizin her yerinde Konak'tan ve İzmir'den bahsettirmiştir.
Bu o kadar böyledir ki, bu şehrin başına gelen büyük felaketin, yani Aziz Kocaoğlu belediyeciliğinin İzmir'le ilgili yarattığı imaj hasarını Hakan Tartan'ın ülke çapındaki imajı ve sempatik kişiliği onarmıştır.
Tüm Türkiye Hakan Tartan'ı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olarak beklerken CHP ve Aziz Kocaoğlu şürekası bu başarılı genç adamı hançerleyip siyasi bir ceset haline getirmek istediler.
Ama Hakan Tartan bir hançerle yıkılacak biri değil, halkın onurunu ve siyasi haysiyetini korumak için kendi dünyasına en yakın olan bir başka sol partiden, DSP'den Konak adayı oldu.
Konaklılar Hakan Tartan'a sahip çıktı. Yarışa iyi bir yerden başladı. Başladı ama bu yükselişten CHP hiç hoşlanmadı.
Hakan Tartan'ın sınırlı bütçeyle hazırlanmış afişlerine ve görsel kampanya malzemelerine barbarlığın, vandallığın en çirkin şekliyle saldırılar oluyor.
CHP'liler almışlar ellerine boyayı, genç yaşında gömmek istedikleri bu değerli insanın bir kez daha yolunu kesmek istiyor.
İnsan sormadan edemiyor: Bu kin, bu nefret, bu korku nedir kardeşim?
Ne yaptı size Hakan Tartan?
Bu arada Hakan Tartan'a yapılan bu terbiyesizliklere, bu CHP vandalizmine seyirci kalan herkesi kınıyorum.
Böyle tepkisiz kalmak yakışıyor mu İzmir'e?
Karalanan Hakan Tartan değil aslında, karalanan biziz!
"LİDER DEĞİL... SOLCU DEĞİL... TATLI SU KURNAZI!.."
Ben İzmirli hemşerilerime gücümün yettiği kadar anlatmaya çalışıyorum:
Bu şehrin belediye başkanı Aziz Kocaoğlu, İzmir'i yönetmeye ehil olan birisi değil.
İzmir gibi bir şehrin yetenekleri sınırlı birini üç kez seçmesi hakkıdır, ancak aynı zamanda da bu şehrin dağına taşına, börtü böceğine, uçan kuşuna ve gelecek nesillerine yaptığı büyük haksızlıktır.
Dünyanın en güzel şehrini bir mezbelelik haline getirmiş birisi defalarca seçiliyorsa geri kalmaya mahkumsun sen.
Çünkü İzmir gibi bir Akdeniz Avrupası şehrini her boyutuyla bir taşralı kafaya yönettirmek bir sosyal cinayettir.
Koca bir şehrin varlığını ve geleceğini bir korkunun ipoteğine vermek sosyal patolojidir.
Bir şehir seçme özgürlüğünü böylesine kötü kullanmamalıdır.
Bu demokrasinin ruhuna aykırı bir davranıştır.
"İzmir taşra kafalı, ufku olmayan biri tarafından yönetilemez" diyorum ben.
CHP'nin en karizmatik il başkanlarından olan Kemal Karataş benden daha ilerisini söylüyor.
Sayın Karataş, Aziz Kocaoğlu'nu herhalde benden daha iyi tanıyor.
Ne diyor Kemal Karataş:
"Lider değildi... Önder değildi... Halkın içinden, örgütün içinden gelmiş biri değildi...
Solcu da değildi...
Okul döneminde, öğrenci olaylarının içinde de hiç yer almadı...
Klasik, babadan kalma CHP çizgisinde kaldı...
Çok uzun bir sürede, CHP kimliğinden uzak durduğu biliniyor..."
Ben söyleyince bana kızan CHP'lilere arz olunur!...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.