HER ŞEYİ ASİMETRİK PARALEL BİR YAPI
Mesela biz varlığını insanlık ideallerine adamış, İslam dini için, Türkçe'nin yaygınlaşması için çalışan bir cemaatle tanışıyoruz zannederken, bugün karşımıza kopkoyu siyaset yapan bir örgüt çıktı.
Bize gönüllerin fethedileceği söylenmişken, meğer asıl gaye devleti ele geçirmekmiş.
Polisi, adliyeyi, askeriyeyi...
Mazlum değil, zulüm ehliymişler.
Gariban Müslüman'dan para devşirip banka sahibi olan bir cemaat mi olur Allah aşkına?
Bakın şu hale, arkadaşlar demokrasi kahramanı kesildiler. Oysa 28 Şubat'ta seçilmiş hükümeti askerlere bir kalemde satıvermişlerdi.
Eski Genel Kurmay Başkanı İlker Başbuğ, 'asimetrik tehdit' demişti cemaat için de hepimiz, en başta da ben, olmadık laflarla saldırmıştık Paşa'ya.
Oysa en doğru tanımlama buymuş, cemaatin dünü ile bugünü tam bir asimetri teşkil ediyor. Dolayısıyla asimetrik paralel tam bir tarif değerine sahip.
İşte size bir örnek daha: 28 Şubat'ta bu cemaatin şu aralar işbirlikçiliğini yapan çevreler bu ülkenin, bir hesaplamaya göre 291 milyar dolarını uğrulamışlardı. O vakit bunların 'tık' dediğini duyan oldu mu?
Şimdi ise hala mahiyeti belirsiz bir yolsuzluk iddiasını köpek ulumasına dönüştürüyorlar.
Dünüyle bugünü arasında en ufak bir tutarlılık olmayan iki karakterli bir topluluğun hiçbir şeyine inanılmaz.
O iş bitti...
"HASAN CEMAL'E VİCDAN ÖDÜLÜ"
Gazetelerde haber bu başlıkla çıktı. "Ey büyük Allah'ım" dedim, "Bu dünyada daha neler göreceğiz."
Ödülü Harvard Üniversitesi Nieman Gazetecilik Vakfı vermiş. "Gazetecilikte Yılın Vicdan ve Dürüstlük Ödülü"ymüş ödülün adı. Ödülün gerekçesi de şuymuş: "Hayat boyu özgürlük ve demokrasiyi ayakta tutmak"...
İnsan 'yuh ulan size' demekten kendini alamıyor.
Yahu kardeşim, insan ödül vereceği adamın en azından kendi otobiyografisini açar okur. Hasan Cemal adlı fersude 500 sayfa kitap yazdı kendisinin nasıl bir darbeci olduğunu anlatmak için.
Daha yakın zamanda 28 Şubat'ta demokrasiye müdahale eden askerlere methiyeler düzen adam buydu işte.
Demirel'e darbecilerden mesaj getiren tam olarak bu 'vicdan ve dürüstlük' sahibi adamdı.
Gazetesinden kendi rızasıyla ayrıldığı halde "Beni Tayyip Erdoğan attırdı" diye herkese yalan söyleyen bir 'dürüst'...
Vay be, Cemal Paşa'nın torunu da neymiş böyle.
Gavurdan öğrendik...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.