Zeytinyağı tüketimini hangi yolla artırabiliriz?
Türkiye'de zeytinyağı tüketimi nasıl artar? Aslında Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği (EZZİB) Başkanı Davut Er'in basın toplantısından sonra, bu soru, "Zeytinyağı ihracatı nasıl artar?" şeklinde olmalıydı. Ancak Türkiye'de zeytinyağı üretim ve tüketiminin çok kendine özgü bir durumu var. Çünkü Türkiye, zeytinyağı üreticisi ülkeler arasında en az zeytinyağı tüketen ülke. Kişi başına tüketim 2 kg'a yaklaşıyor. Bu gerçekten de hayli düşük bir rakam. İspanya, İtalya ve Yunanistan gibi önde gelen üretici ülkelerdeki tüketim düzeyleri ise bize göre 8-10 misli fazla. Hep merak etmişimdir, Anadolu'nun hemen her bölgesinde zeytin severek yenilirken, neden zeytinyağı tüketimi ülkenin belli bölgelerinde yoğunlaşmış durumda!
300 MİLYON AĞAÇ - Tabii bu olgunun yine kendine özgü coğrafi, kültürel ve sosyolojik sebepleri var hiç şüphesiz. Yanı sıra damak tadı ve alışkanlıklar da büyük rol oynuyor.
Ama her şeye rağmen bu güzel ülkede zeytinyağı tüketimini artırmanın yollarını bulmalıyız.
Bugünden yarına olacak bir iş değil elbette ama başta Tarım ve Orman Bakanlığı olmak üzere Sağlık Bakanlığı ile birlikte üretici, tüccar, sanayici, ihracatçı ve akademisyenlerden oluşan zeytinyağı sektörü de bir bütün halinde, "Tüketimi nasıl artırabiliriz?" konusuna kafa yormalı diye düşünüyorum.
Bu çerçevede, Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi'ne (UZZK) önemli bir görev düşüyor.
Şimdi gelelim üretim rakamlarına... Ülke genelinde ağaç sayısı 180 milyona ulaştı.
Rekolte yaklaşık 250 bin ton. EZZİB Başkanı Davut Er, "Ağaç sayısı 300 milyona çıkarılmalı," derken, bu söz şu anlama gelmekte; üretim zaten artmaya devam ediyor, ağaç sayısının 300 milyon olması halinde üretimde adeta patlama meydana gelecek! Peki biz bu kadar zeytinyağını ne yapacağız?
KİŞİ BAŞI 5 KG TÜKETİM - Her şeyden önce bu gerçekliği sevinerek kabul etmeliyiz.
Davut Er, basın toplantısında hoş bir ifade kullandı; "Doğanın asil yağı," dedi. Çok doğru, zeytinyağı farklı bir ürün, çok sağlıklı bir gıda ve aynı zamanda ekonomik, tarımsal ve kültürel bir zenginlik. Öyleyse zeytinyağında hem yurt içi tüketimi hem de ihracatı artırma üzerine yoğunlaşmalıyız. EZZİB Başkanı Er, "İç tüketimde hedef kişi başına 5 kg," ifadesinde bulunuyor. Bu güzel bir hedef fakat nasıl olacak? Bunu ayrıntıları ile konuşmalıyız.
Sonuç itibarıyla yurt içi tüketimi daha da büyütemezsek, 10-15 yıllık bir dönem içerisinde yani üretimin 500-600 bin tonlara çıktığı bir ortamda zeytinyağı sektörünün ciddi sıkıntılar yaşaması kaçınılmaz olacak!
1 MİLYAR DOLAR İHRACAT - Son olarak, Davut Er'in sektör ile ilgili verdiği güncel verileri sizlerle paylaşayım; "30 Eylül 2021 tarihi itibarıyla, 2020/21 sofralık zeytin ihraç sezonunda, ihracatımız miktar bazında yüzde 5 artış ile 88 bin ton, tutarda ise yüzde 3 artışla 150 milyon ABD $ olarak gerçekleşti. Toplam sofralık zeytin ihracatımızın 114 milyon dolarlık bölümünü siyah zeytin ihracatı oluşturdu.
Yeşil zeytin ihracatımız 36 milyon dolar oldu.
Zeytinyağı ihracatımıza bakacak olursak, 1 Kasım 2020 - 31 Ekim 2021 tarihleri arasında 44 bin ton zeytinyağı ihracatı karşılığı 134 milyon dolar döviz geliri elde ettiğimizi görüyoruz.
2020/21 sezonu ihracatı miktar bazında yüzde 3'lük düşüşe karşılık, değer bazında yüzde 22'lik artış gösterdi. 2020/21 sezonundaki 8,8 milyon dolarlık prina yağı ihracatı da eklendiğinde Türk zeytincilik sektörünün toplam ihracatı 294 milyon dolara ulaştı ve toplam 159 ülkeye zeytin-zeytinyağı ihracatı gerçekleştirilmiş oldu." Sektörün beş yıllık hedefinin ambalajlı ürün ihracatını artırarak, 1 milyar dolarlık ihracat rakamına ulaşmak olduğunu da belirtip bugünkü yazıyı tamamlamak istiyorum.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.