Mum ışığı dinletileri
İzmir Devlet Korosu'nun zengin bir kadroya sahip. Halen 92 adet ses ve saz sanatçısıyla çalışmasına devam etmektedir. Koronun periyodik ve sürekli iki faaliyeti var. Birincisi Atatürk Kültür Merkezi'ndeki konserleridir. Burada sanat musikimizin klasik ve yeni eserleri vukufla icra edilir. 640 kişilik muhteşem salonda, seçkin bir sanatçı topluluğu gözlere ve gönüllere hitap eder. Bu yılki programa bakınca Cumhuriyet Bayramı Konseri, 27 Aralıkta Tasavvuf Musikisi Konseri, ardından Yeni yıl Konseri dikkati çekiyor.
YER VE İÇERİK
Koronun ikinci periyodik etkinliği "Mum Işığı Dinletileri"dir. Konak'ta Vilayet'in arkasında bir bina içindeki salonda yapılır. Burası daha küçük bir salondur. Musiki aşıkları ve meraklıları devam eder. Kemeraltı girişinin az ilerisinde Veysel Çıkmazı'nın sonunda binanın kapısı vardır.
"Mum Işığı Dinletisi" mütevazı ve anlamlı bir başlık.. "Dinleti", konser karşılığı icad edilmiş bir kelime. Oda orkestrası yerine de düşünülmüş. Daha küçük bir kadroyla icra edilen Mum Işığı'na uygun düşüyor. Ayrıca burada daha özel, daha has bir müzik icrası söz konusu. Her ay bir kere pazartesi akşamları yapılır. Mum Işığı'nda her yıl farklı konseptler denenir. Mesela geçen sene "konulu" bir çalışma yapıldı. Su, çeşme, deniz, gözyaşı, ayrılık gibi konu başlıkları vardı. Program sorumlusu olarak parçaları Ümit Yazıcı seçti. Yazıcı, musikimizin seviyesini ve haysiyetini koruyan, onu ayağa düşürmemeye dikkat eden, çalışkan bir sanat adamıdır. Sunumları da ben yapmıştım.
ÖZEL BİR SES
Bu yılın ilk programı 5 Kasımda, yani bu akşam. Bu sene ana başlık "Darül Elhan'dan Günümüze". Önce topluluğun okuyacağı eserler var. Bunlar tamamen klasik parçalardan oluşuyor.
Ayrıca her programda bir solist yer alıyor. Bugünkü solist Bora Uymaz. Uymaz, Devlet Korosu'nun ve musikimizin değerli bir elemanı. Çok özel ve zengin bir ses yapısına sahip. Yüksek lisanstan öğrencim oldu. Çeşitli formlarda 400 civarında bestesi var. Bora Uymaz'ın bugün okuyacağı parçalardan biri, çok sevdiği ve etkisi altında kaldığı hocası Cinuçen Tanrıkorur'a ait. Sözleri şöyle:
"Aşkın teli kalbin telidir cevre dayanmaz/Cana hazer et, sonra kopar pek gerilince/Çok tel kırılır sine-i kanun-ı cihanda/Na-ehline mızrab-ı tasarruf verilince."
Şunu demek ister: "Aşk sazının teli tıpkı kalbin teline benzer, incitmeye, eziyete dayanamaz. Ey sevgili dikkat et, bu tel fazla gerilirse kopar. Layık olmayanlara yetki ve tasarruf mızrabı verilirse, bu dünya kanununda çok tel kırılır, işler kötüye gider."
Konsere giriş serbesttir.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.