Sanayiciden din kitabı
Yüksek Maden Mühendisi Ertuğrul Doğuç, İzmir'in önemli sanayicilerinden biri. 1942 doğumlu. ODTÜ Maden Mühendisliği'ni ve İstanbul İşletme İktisadi Enstitüsü'nü bitirdi.
Mermer ocağı işletmeciliği, blok mermer ihracatı ve mermer makineleri ithalatı yaptı. Mermer sanayimizin ve ihracatının gelişmesine katkıları büyüktür.
Ertuğrul Bey, meslek ve sanayi odalarında, ihracatçı birliklerinde, sosyal kulüplerde görev aldı. İzmir Sanayi Odası'nda uzun süre Meclis üyeliği ve yönetim kurulu üyeliği yaptı, başkan vekilliğinde bulundu. Türkiye Odalar Birliği'ni temsilen İslam Ülkeleri Ticaret Odası'nda çalıştı, başkan yardımcılığı yaptı. İşi gereği pek çok ülkeye gidip geldi.
***
Ertuğrul Doğuç fen eğitimi almasına rağmen, sosyal bilimler ve kültür konularıyla yakından ilgilidir. Küçükten beri okumayı sevmiş. Kültür birikimini okumalarına borçlu. Ayrıca birçok özel sohbet toplantılarına katılmış.
Hakim olam babası, oğlunun hukuk tahsil etmesini istemişse de ısrarcı olmamış. Kitap merakını görünce, ayrıca kitap harçlığı vermiş.
Ertuğrul Bey yerli ve milli kültüre önem veren biri. Ortaokul yıllarında okuduğu kitaplar, onu bu yöne sevketmiş. ODTÜ gibi sol eğilimlerin baskın olduğu bir üniversitede milliyetçi çizgisi değişmemiş ve sol düşünceyi benimsememiş.
Modern bir insan olan Ertuğrul Doğuç'un dini hassasiyeti de vardır. Bunda, 5 vakit namazlarını seyrederek büyüdüğü dedesinin etkisi olduğunu düşünüyor. Çocukluk çevresi de buna uygunmuş, camiyle barışık yaşamış. Emekli olduktan sonra Açıköğretim Fakültesi'nde 2 yıl İlahiyat okumuş.
***
Bunları yazış sebebim; bir dostumun reklamını yapmak değil, (zaten bundan pek hoşlanmaz) fikri kamplara bölünmüş gibi görünen ülkemizde, kamplaşmanın sanıldığı kadar keskin olmadığını göstermek. İyi eğitimli bir grup insanımızda dini bilgi eksikliği var. Anlayacakları bir üslupla sunulacak bilgileri almaya hazırlar, bu bir ihiyaç.
İşte Ertuğrul Bey bu ihtiyacı fark ederek kolları sıvadı ve bir kitap yazdı: İslam ve Din Bilgisi (Ozan Yayıncılık). Hikayesini kendisinden dinleyelim:
"İş çevremde üniversite mezunu, mesleğinde başarılı birçok insan var. Dini bilgileri yüzeysel ve yetersiz. Birçoğu dine ilgi duyuyor fakat bu alanda okumamışlar. Hanımların ilgisi daha fazla. İstedim ki bu kişiler Kur'an temelli bilgiye sahip olsunlar. Bu bilgileri sade, basit, net, kolay anlaşılır bir dille yazmaya karar verdim; çok okudum, üzerinde düşündüm. İlahiyatçı arkadaşlarım var, zaman zaman onlarla görüştüm. Mühendislik eğitimi aldım, konulara yaklaşım tarzım farklı. Hedef kitlemin ihtiyaçlarını biliyorum, ona göre yazmaya çalıştım. Kitabı okuyanlardan teşekkür ve övgüler aldım. 'İyi ki yazmışsın, anlaşılır bir dili var, çok şey öğrendik' dediler."
Kitaptaki konulardan birkaçı ise şöyle: İbadetler, kadının dövülmesi, örtünme, çalışma, cömertlik, çevre, mucize, dedikodu, şarap-kumar, kader, mezhep, tarikat, alevilik, Atatürk ve din.
Mermer ocağı işletmeciliği, blok mermer ihracatı ve mermer makineleri ithalatı yaptı. Mermer sanayimizin ve ihracatının gelişmesine katkıları büyüktür.
Ertuğrul Bey, meslek ve sanayi odalarında, ihracatçı birliklerinde, sosyal kulüplerde görev aldı. İzmir Sanayi Odası'nda uzun süre Meclis üyeliği ve yönetim kurulu üyeliği yaptı, başkan vekilliğinde bulundu. Türkiye Odalar Birliği'ni temsilen İslam Ülkeleri Ticaret Odası'nda çalıştı, başkan yardımcılığı yaptı. İşi gereği pek çok ülkeye gidip geldi.
***
Ertuğrul Doğuç fen eğitimi almasına rağmen, sosyal bilimler ve kültür konularıyla yakından ilgilidir. Küçükten beri okumayı sevmiş. Kültür birikimini okumalarına borçlu. Ayrıca birçok özel sohbet toplantılarına katılmış.
Hakim olam babası, oğlunun hukuk tahsil etmesini istemişse de ısrarcı olmamış. Kitap merakını görünce, ayrıca kitap harçlığı vermiş.
Ertuğrul Bey yerli ve milli kültüre önem veren biri. Ortaokul yıllarında okuduğu kitaplar, onu bu yöne sevketmiş. ODTÜ gibi sol eğilimlerin baskın olduğu bir üniversitede milliyetçi çizgisi değişmemiş ve sol düşünceyi benimsememiş.
Modern bir insan olan Ertuğrul Doğuç'un dini hassasiyeti de vardır. Bunda, 5 vakit namazlarını seyrederek büyüdüğü dedesinin etkisi olduğunu düşünüyor. Çocukluk çevresi de buna uygunmuş, camiyle barışık yaşamış. Emekli olduktan sonra Açıköğretim Fakültesi'nde 2 yıl İlahiyat okumuş.
***
Bunları yazış sebebim; bir dostumun reklamını yapmak değil, (zaten bundan pek hoşlanmaz) fikri kamplara bölünmüş gibi görünen ülkemizde, kamplaşmanın sanıldığı kadar keskin olmadığını göstermek. İyi eğitimli bir grup insanımızda dini bilgi eksikliği var. Anlayacakları bir üslupla sunulacak bilgileri almaya hazırlar, bu bir ihiyaç.
İşte Ertuğrul Bey bu ihtiyacı fark ederek kolları sıvadı ve bir kitap yazdı: İslam ve Din Bilgisi (Ozan Yayıncılık). Hikayesini kendisinden dinleyelim:
"İş çevremde üniversite mezunu, mesleğinde başarılı birçok insan var. Dini bilgileri yüzeysel ve yetersiz. Birçoğu dine ilgi duyuyor fakat bu alanda okumamışlar. Hanımların ilgisi daha fazla. İstedim ki bu kişiler Kur'an temelli bilgiye sahip olsunlar. Bu bilgileri sade, basit, net, kolay anlaşılır bir dille yazmaya karar verdim; çok okudum, üzerinde düşündüm. İlahiyatçı arkadaşlarım var, zaman zaman onlarla görüştüm. Mühendislik eğitimi aldım, konulara yaklaşım tarzım farklı. Hedef kitlemin ihtiyaçlarını biliyorum, ona göre yazmaya çalıştım. Kitabı okuyanlardan teşekkür ve övgüler aldım. 'İyi ki yazmışsın, anlaşılır bir dili var, çok şey öğrendik' dediler."
Kitaptaki konulardan birkaçı ise şöyle: İbadetler, kadının dövülmesi, örtünme, çalışma, cömertlik, çevre, mucize, dedikodu, şarap-kumar, kader, mezhep, tarikat, alevilik, Atatürk ve din.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.