Vatanseverim! Ülken elden gidiyor kendine gel!
****
Sivri kalemlerimiz...
Altını fosforlu kalemle çizdiğimiz kırmızı çizgilerimiz...
"Böyle konuşuyor ve bunları savunuyorsan arkadaşım olamazsın" sözlerimiz...
İlle de "kendi doğru"larımız vardı ya bizim...
Değişti!
****
Vatan sevgisini "psikopatlık" ile karıştırmayan...
Siyasi tavrını, "körü körü"ne bir "biat" kültürü ile savunmayan, "acıyı fırsat bilip" "oy avcılığı" yapmayanlar için "kırmızı çizgiler" silikleşti...
Kana bulanan bir sokakta... O "kural çizgileri"nin üzerine "acı bir kırmızı" aktı...
****
Bazılarımız için "asla" oy vermeyeceğimiz bir partinin düşüncelerini mi savunuyorlardı?
Doğdukları memleket nedeniyle mi "yaftalamıştık"
Sahi neydi dertleri?
Ne istiyorlardı?
Neyin mitingiydi bu?
Oluk oluk gelmişlerdi memleketin dört bir yanından...
O meydanlarda hangi sloganlar atılacak, hangi talepler dile getirilecekti?
Sustular!
****
... Bir türkü söyleniyordu...
El ele tutuşmuş halay çekiyorlardı...
Rahattılar...
Halay çekip oynayacak kadar rahat!
****
Ellerindeki pankartlarda barış yazıyordu...
O sırada iki kişi geldi yanlarına...
Eminim içlerinden biri onlara gülümsemiştir...
Ne de olsa, o alandaysa "yoldaş" tı...
Bir selam esirgenmemiştir....
Kimbilir "hoşgeldin" diyen bile çıkmıştır belki...
"Hoşgeldin!"
****
İki canlı bomba...
Onlar halay çekerken, pimi çektiler...
"Şerefsiz bir intihar" ile yaşamlarına son verdiler...
Bir tek kendilerini değil, birçoğumuzun "önyargıları"nı parçalayacaklarından haberleri yoktu bunu yaparken...
****
Ankara...
Türkiye Cumhuriyeti'nin en kanlı terörist saldırısına sahne olurken "Başkent"lik yaptı hepimize...
Barış diyeceklerdi...
Oydu iddiaları...
Söyletmediler ki sözlerini...
Öldüler...
İşte o nedenle, ben "doğru" kabul ediyorum ölmeden önce söyledikleri tüm sözleri...
****
Bir bölücü başının lehine sloganlar atılmayacaktı. Hayır!...
Madem ölmeden önceki son sözleri barıştı...
"Onlar bu ülkenin bölünmemesi, parçalanmaması için barış türküleri söyleyeceklerdi" diyorum...
****
Var evet!...
Belki pek çok insandan daha sert bir kalemle çizip daha koyu boyadım hatta rengini...
Ama...
Hainliğin olduğu yerde ben yokum!...
Pusunun, kalleşliğin olduğu yerde de!...
Arkadan vuranın..
Uzun namlulu tüfekle tarayanın...
Bir halayın müziğine bomba sesi karıştıranın...
Kısacası "kahpeliğin" yanında yokum...
****
"Kimbilir o mitingte neler söyleyeceklerdi" diyorlar...
"Ölmeden önce son bir isteğin var mı?" diye sorarlar ya idam mahkumlarına...
Bilmiyorlardı öleceklerini ama...
İki cellat onlara doğru ilerlerken son isteklerini söylüyorlardı...
Barış!
****
Bu kafayla ilerlersek, "kötü bir zaman makinesi"ne oturacağız hepimiz ve bir anda savaş yıllarına geri gideceğiz...
O halde bak güzel kardeşim!
Vatanseverim!
Hiç kimse böyle bir hain sonu hak etmiyor!...
Son isteklerini yerine getirelim ve ülkeyi bölmek isteyenlerin tuzağına düşmeyelim...
"Barış"acağız başka yolu yok!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.