Komedi soslu aşk hikayeleri

İçim şişti bu yeni yetme filmlerden. Şu filmlere bir bakın: G.D.O. Karakedi, Çakallarla Dans 2: Hastayız Dede, Moskova'nın Şifresi: Temel, Celal ile Ceren vs. Hepsinin ortak noktası, belden aşağıya vurmak, boş muhabbetlerle vakit geçirtmek, gişeye oynamak... Kuşkusuz bunlar da olmalı ama koskoca Türk Sineması da sadece bu türe itibar etmemeli. Seyirci de. Bu filmlerle ne sinemamız bir yere varabilir ne de hayatı daha boyutlu kavramak isteyenler. Sinema sanat olmaktan çıkar. Sanatsız kalan bir millet de çağa ayak uyduramaz. Bu haftaki filmimiz yukarıdaki halkanın en son örneği olan "Romantik Komedi 2: Bekarlığa Veda". İlki gişede iyi iş yapınca arayı soğutmadan ikincisi sinemalarda boy gösterdi. Renkli, neşeli bir film ama tıpkı rahmetli Barış Manço'nun şarkısında söylediği gibi: "Domates, biber, patlıcan, biraz da davul tozu" Yani bir tutam The Hangover bir tutam "Sex and the City"... Olsun "Romantik Komedi".
Film Esra'nın gelinlik provası sırasında, Didem'in "Kesinlikle bu" diyerek kendisine gelinlik seçmesiyle başlar. Üstelik henüz evlenme teklifi bile almamıştır! "Evliliğe Giden Yol" kitabında yazan her şeyi yaptığına inanan Didem, yöntemlerinin Cem üzerinde işlemediğini fark eder. Cem'in hayatında kesinlikle başka bir kadın olduğuna gitgide inanır. Sonunda sürekli Cem'i takip etmeye başlar. Hatta bu sıkı takibi Antalya'daki bekarlığa veda partisini basmaya kadar götürür.

Ticari sinema örneği
Adı "Romantik Komedi" olunca zaten sanat değil, zanaat bekliyoruz. Ondan da umduğumuzu bulduğumuz söylemek zor. Çapkınlığı eline yüzüne bulaştıran erkekler ve koca diye ölen genç kadınlar... Sinir krizi eşiğindeki genç kadınların delikanlıları basması üzerine kurulan hikaye koskoca filmi taşımaya yetmiyor. Süre uzadıkça film sarkıyor. Nerede bekarlığa veda temasını kullanan "The Hangover" nerede "Bachelorette" nerede bizim yerli işi bekarlığa veda. Evet yabancı yapımlar da ticari sinemanın örnekleri ama esprileriyle gülmekten kırıp geçiyordu. Keşke bizimkiler de aynı hassasiyeti gösterselerdi.

Karakterler birer karton tip
Espriler zayıf olduğu gibi karakterler de inandırıcı değil. Hepsi birer karton tip. Yiğit karakteri olmasaydı ne olurdu diye de epey düşündüm doğrusu. Güldürme potansiyeli olan bütün esprileri o yapıyor. Bu nedenle de yaşayan tek karakter o. Bu karakterlere hayat veren oyunculara gelince... İlk filmdeki oyuncu kadrosunda yer alan Cemal Hünal, Engin Altan Düzyatan, Sedef Avcı, Sinem Kobal, Gürgen Öz, Gökçe Özyol aynen korunmuş. Tek fire yönetmen Ketche'de. Onun yerini Erol Özlevi almış. Oyuncular içinde esprileriyle Gürgen Öz ön plana çıkıyor. Diğerleri konu mankeni. Zaten Engin Altan'ın bu tarz filmlerdeki varlığına bir anlam vermek zor. Kendisinin hiç mi oyunculuk kariyeri diye bir şeyden haberi yok ?
Uzun lafın kısası Romantik Komedi 2: Bekarlığa Veda gişeyi mutlu edecek bir yapım. Güzel kızlar, fit delikanlılar, şık mekanlar, arada espriler... Bana uyar diyorsanız buyurun sinemaya.
Haftanın Filmi
Taş Mektep
Kayseri Lisesi'nin son sınıfındaki 63 öğrenci 1920-1921 yıllarındaki öğretim döneminde okullarını terk ederler. Tek amaçları Sakarya Meydan Savaşı'na katılıp orduya destek olmaktır. Bu 63 genç nefes, Kurtuluş Savaşı'nın en çetin çatışmalarının yaşandığı günlerde vatanları uğruna şehit olurlar ve Kayseri Lisesi, o yıl mezun veremez. Tarihi film sevenler kaçırmasın.