Topu topu 160 oy aslında ve dün bu 160 ülkeyi etkilemek için İzmir olarak ikinci kez görücüye çıktık. Paris'teki sunum hayli doyurucu ve renkliydi. Öncelikle bunu söylemeliyim. Lucien Arkas'ın ana dil vurgusu, 300 yıl geriye giden köklerinin 3 asırdır bu kentten nasıl hoşgörü ve huzurla yaşadığı vurgusuydu bu rengi veren. Yine Doktor Mehmet Öz'ün sandalye üzerine çıkarak bel kalınlığının ölçüsünü gösterdiği görüntüydü bu rengi veren. Başkan Aziz Kocaoğlu'nun yerelde, Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın da genelde taahhüt ettiği destek sözleri vurguyu güçlendiren unsurlardandı. Tüm bunların üzerine Defne Samyeli'nin çok iyi İngilizcesi ve sunumu hem rengi de hem de gücü artırdı.
7 ay sonra ikinci sunumda güçlü rakiplerimiz Rusya, Tayland, Dubai ve Brezilya arasında BIE Başkanı'nın da dediği gibi 'Çetin bir rakip olduğumuzu' gösterdik Paris'te. Bizlerin 2020 adaylığı yerelde tüm sermayenin temsil edildiği, odalar ve dernek başkanlarıyla, vali, belediye başkanı ve gazetecileriyle 70'in üzerinde temsilciyle yapılan çıkarma öncesindeki bazı eksiklikler, sunum sırasındaki profesyonellikle örtüldü.
Peki yeterli mi?
Kesinlikle hayır.
Çünkü, daha yeni başlıyoruz.
Detayları daha sonra sizlerle paylaşacağız ama sunumdaki profesyonelliğimizi delege bazında ve ülkeler bazında bire bir yapılacak çalışma ve girişimlerle desteklemezsek eksik kalacaktır. Sunumdaki tek hata belki de sunum süremizi 10 dakika aşmaktı. Akdenizli olmanın sıcaklığı buna sebep oldu belki ama asıl oyları verecek ve bizi sonuca götürecek BIE delegeleri üzerinde bire bir çalışmalarımızla bu sıcaklığımızı onlara geçirirsek sonuç almamamız mümkün değil. İzlenimlerimize bir sonraki yazımızda devam edeceğiz. Sonuç olarak Paris'teki ikinci sunumla ilgili şunu söylemeliyim ki, herkes dersine iyi çalışmıştı. Emeği geçenlere İzmir adına teşekkür ederiz.