Yarın bir bombamız var...

Siz değerli okurlarımızla yarın öyle bir kişinin ağzından öyle bir söyleşi paylaşacağız ki en kibar deyimle "vay be" diyeceksiniz.
Bu kişinin kurumsal aidiyeti CHP ve mensubiyeti mevcut Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nun en yakınındaki ilk 5 kişiden biri olduğunu söylersek, sözlerin önemi daha da artıyor.
Ve yine bu kişi, bugünkü olanları bugün veya 1 ay önce değil tam 6 yıl önce görmüş ve söylemiş.
Burada ilginç olan ise, bu sözleri söyleyen kişinin, bugün olanları, yolsuzluk kılıfına uydurmakta, paralel devlet yapılanmasını ısrarla reddeden Kılıçdaroğlu'nun tam tersini söylemesi.
Şimdilik burada bunu keselim ve yarını bekleyin demekle yetinelim...

Kayıt dışı siyaset
Gelelim güncel konuya, HSYK ile ilgili yapılması düşünülen yasal değişikliğine...
Dün itibariyle bu değişikliğin yasa ile değil, anayasa ile yapılmasına daha yakınlaşıldığı ortada.
Tekmeli tokatlı komisyon görüşmeleri sonrasında, muhalefetin de (şimdilik kaydıyla) anayasal değişikliğe daha sıcak bakması olumlu.
Hükümet ve Meclis bu noktada aslında "tarihi bir misyon da" üstlenmiş oluyor.
AB normlarında, Venedik kriterlerine uygun yargı bağımsızlığını ve belki de son örnekle daha fazla önemi ortaya çıkan, yargıç tarafsızlığını amaçlayan bir anayasa değişikliği için düğmeye bir an evvel basılmalı.
Ama bu ne tek başına hükümetin ne de tek bir muhalefet partisinin işi değil.
MHP, kapıyı baştan kapattı, yanlış yaptı.
CHP, kendi MYK'sında bugün veya yarın konuyu görüşeceğini ve kesin kararı vereceğini söyleyerek açık kapı bıraktı.
BDP de değişikliğe sıcak görünüyor.
Baştan beri mekik diplomasisi uygulayan Meclis Başkanı Cemil Çiçek ile dün telefonda konuştuk, aynı noktaya dikkat çekip tüm partileri uyardı.
Şu sözleri ilginçti:
"Bugün toplum önünde siyaset yapanlar bizleriz. Ama duvar arkasından, sermaye arkasından siyaset yapanlar var. Kendileri sözde ortada görünmüyor ama benden çok siyaset yapıyorlar."
HSYK ile ilgili anayasal değişikliğin, mutlaka yapılması gerektiğinin altını çiziyor ve sebebini şöyle açıklıyor:
"Bugünkü siyasetin yarısı kayıt dışı. Bunu kayıt içinde bırakmak, siyasetçinin asıl görevi."
Şimdi;
Tarihi misyon sözünü boşuna söylemedik;
Devlet başa kuzgun leşe diye bir sözümüz var.
3-5 kelimelik atasözleri ne de güzel anlatır bazen sayfalarca yazarak anlatabileceklerinizi.
Bugün bana, yarın sana...
Cin şişeden çıkmadan, iş işten geçmeden herkes aklını başına alsın...