Milletin adayı
Haftaya bugün yine sandık başındayız ve demokrasiyi taçlandıracak bir misyon yükleniyor 50 milyonu aşkın Türk Vatandaşına. İlk kez bizim oylarımızla Cumhurbaşkanını seçeceğiz. Dün, Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Tayyip Erdoğan'ın İzmir mitingini izlerken "Proje adayı. Milletin adayı" sözlerini de bu kapsamda bir kez daha düşündüm. Erdoğan'ın söylediği projeyle ilgili muhtelif alternatifleri konuşaduralım proje adayı Ekmeleddin İhsanoğlu ve Milletin Adayı Tayyip Erdoğan kıyaslaması, herkesin bir kez daha ama hiçbir önyargıya takılmadan irdelemesi gereken bir açı.
Cumhurbaşkanı adayı Tayyip Erdoğan İzmir mitingi sonrasında bir grup iş insanı ile havalimanı VİP salonunda sohbet etti dönüş yolunda. Aralarında Ekrem Demirtaş, Işınsu Kestelli, Aysel Öztezel, Ümit Ülkü, Mahmut Özgener, Kemal Çolakoğlu gibi isimlerin de bulunduğu iş insanlarının ortak söylediği iki konu oldu: 10 Ağustos'ta Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı seçileceğinin kesin olması ve tebrik ile hükümetin İzmir'e yaptığı yatırımlar dolayısıyla teşekkür sözleriydi ortak iki nokta.
Erdoğan; bu tebrikleri hayır duası olarak aldığını söyledi ve İzmir'in kendileri için önemini tekrar hatırlattı. 3 bin yataklı hastane yapmak üzere yola çıktıklarını ve İzmir'i Türkiye'nin Sağlık Merkezi haline getirme hedeflerinden söz etti. İş insanları özellikle eski Bakan Binali Yıldırım'ın İzmir ve Türkiye'ye katkılarından dolayı çok memnun olduklarını söylediler ve Başbakan olarak görmek istediklerini söyleyince Başbakan Erdoğan şakayla karışık sitemini de iletti; "Madem o kadar memnundunuz Binali Bey'den neden İzmir'e Belediye Başkanı seçmediniz? Bu kadar değerli bir arkadaşımı size yolladım ama seçmediniz."
Havalimanındaki iş sohbetinin en can alıcı noktası iş insanlarının "istikrar" vurgusu idi. 11 Ağustos sonrasıyla ilgili istikrarın devamı dileklerini iletince; Erdoğan garantiyi verdi: "Ben Cumhurbaşkanı olarak hep söylüyorum oturan bir Cumhurbaşkanı olmam. Balkondaki saksı gibi olmam. Başbakan olacak arkadaşımla ve tüm hükümet üyeleriyle birlikte çalışıp koşturacağız, Yeni ve Büyük Türkiye'yi birlikte inşa edeceğiz. Hiç merak etmeyin istikrara bir şey olmaz. Türkiye daha da güçlenir."
Gündoğdu Meydanı'nda verilen mesajların her biri çok anlamlı.
Demokrasi meydanı
Demokrasi şehri
Özgürlük
İstiklal Mücadelesinin kazanıldığı şehir
Yeter söz milletindir diyen şehir...
Yeni Türkiye'yi, öncü Türkiye'yi tarih boyunca isteyen ve bunda direten bu güzel şehir..
10 Ağustos'ta da
Tıpış tıpış değil, hep özgür iradesiyle davranacak...
Tarih boyunca dayatmayı reddetti...
Haftaya Pazar da reddedecek...
İzmir'i "çantada keklik gördüğü" için İzmir'de miting yapmaktan vazgeçip Manisa'da karar kılan "proje"lere de yanıtını sandıkta verecek.
Tokat mı yerler, tıpış tıpış mı giderler bilemem...
Ama bildiğim bir şey var ki;
10 Ağustos'ta demokrasi gürül gürül gelecek...
İş dünyası, "Başbakan Yıldırım olsun" dedi
Cumhurbaşkanı adayı Tayyip Erdoğan İzmir mitingi sonrasında bir grup iş insanı ile havalimanı VİP salonunda sohbet etti dönüş yolunda. Aralarında Ekrem Demirtaş, Işınsu Kestelli, Aysel Öztezel, Ümit Ülkü, Mahmut Özgener, Kemal Çolakoğlu gibi isimlerin de bulunduğu iş insanlarının ortak söylediği iki konu oldu: 10 Ağustos'ta Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı seçileceğinin kesin olması ve tebrik ile hükümetin İzmir'e yaptığı yatırımlar dolayısıyla teşekkür sözleriydi ortak iki nokta.
Erdoğan; bu tebrikleri hayır duası olarak aldığını söyledi ve İzmir'in kendileri için önemini tekrar hatırlattı. 3 bin yataklı hastane yapmak üzere yola çıktıklarını ve İzmir'i Türkiye'nin Sağlık Merkezi haline getirme hedeflerinden söz etti. İş insanları özellikle eski Bakan Binali Yıldırım'ın İzmir ve Türkiye'ye katkılarından dolayı çok memnun olduklarını söylediler ve Başbakan olarak görmek istediklerini söyleyince Başbakan Erdoğan şakayla karışık sitemini de iletti; "Madem o kadar memnundunuz Binali Bey'den neden İzmir'e Belediye Başkanı seçmediniz? Bu kadar değerli bir arkadaşımı size yolladım ama seçmediniz."
Havalimanındaki iş sohbetinin en can alıcı noktası iş insanlarının "istikrar" vurgusu idi. 11 Ağustos sonrasıyla ilgili istikrarın devamı dileklerini iletince; Erdoğan garantiyi verdi: "Ben Cumhurbaşkanı olarak hep söylüyorum oturan bir Cumhurbaşkanı olmam. Balkondaki saksı gibi olmam. Başbakan olacak arkadaşımla ve tüm hükümet üyeleriyle birlikte çalışıp koşturacağız, Yeni ve Büyük Türkiye'yi birlikte inşa edeceğiz. Hiç merak etmeyin istikrara bir şey olmaz. Türkiye daha da güçlenir."
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.