Lafı eğip bükmeyeceğim..
Tabiri caizse; kitabın tam da orta yerinden konuşacağım.
AK Parti'nin Torbalı'daki ilçe kongresinde; Türk bayrağını, Atatürk'ün ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın posterini İNDİRTEN Seçim Kurulu görevlisi Asiye Hanım ve onun zihniyetindekilere sesleniyorum:
O; sizin tahammül edemediğiniz Türk bayrağı için on binlerce insanın kanı döküldü. Dökülen kanların hepsi; gök kubbenin en müstesna köşesinde yerini alan ve her gün; bizlerin dualarını alan şanlı şehitlerimizindir.
Al bayrağın al rengi, bu şehit kanlarından gelir.
Bilmiyorsanız; biz size öğretiriz.
Gelelim; yine o salondan posterini kaldırttığınız Mustafa Kemal Atatürk'e.
Dün; Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verilişinin 80. yılını kutladık.
Her alanda bizden çok ileride olan Avrupa ülkelerinden bile çok önce; Türk kadınına bu hakkı veren; Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ten başkası değildir.
Biz Türk kadınlarına sağladığı bu ve daha pek çok hak ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kurucusu büyük Atatürk'e uzanan hiçbir elin ve dilin cezasız kalmadığı ve kalmayacağını da buradan iletelim.
Gelelim; yine Torbalı'daki salonda sözde "devlet" zoruyla "devlet" adına orada bulunan bu hanımefendinin kaldırttığı son posterin sahibine.
Halkoyuyla seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan söz ediyorum elbette.
Bakın hanımefendi ve onun zihniyetindeki herkes; seversiniz sevmezsiniz ama Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Cumhurbaşkanı Erdoğan'dır.
Yani 'Devlet Başkanı'dır.
Bir siyasi partinin veya herhangi bir kurumun herhangi bir kongresi veya toplantısında Erdoğan'ın posterinin asılmasına bu dünya üzerindeki hiçbir güç engel olamaz.
Aynı şekilde; Türk bayrağının ve Atatürk'ün posterinin asılmasına hiç kimsenin, hiçbir zümrenin gücü de yetmez, haddi de olmaz.
Bu davranışınızla aslında ne yapmaya çalıştığınızı biz anlıyoruz.
Ama; yemezler...
En hafif tabirle; böylesine "özensiz" tavırlarınızın bir karşılığı elbette olacak.
Nitekim; kongre sırasında tutulan tutanak da gerekçe gösterilerek bu hanımefendinin "görevini kötüye kullandığı" gerekçesiyle suç duyurusunda bulunuldu.
Şimdi sıra bundan sonra ne olacağında.
Kaldı ki bu iş sadece AK Parti'nin meselesi değil.
CHP'nin, MHP'nin ve tüm sivil toplum örgütlerinin meselesidir.
Buradan açıkça ilan ediyorum;
Bütün herkes peşini bıraksa da...
Ben Şebnem Bursalı olarak...
O salondan Türk bayrağının, Atatürk'ün ve Cumhurbaşkanı'nın posterini indirten bu zihniyetin peşini bırakmayacağım.