Mutfağın yıldızları
Geçtiğimiz hafta Metro Group tarafından Sofra dergisinin de işbirliğiyle M1 Merkez Kartal'da düzenlenen "En Yaratıcı Pilav" yarışmasına katıldım. Sofra, üzerinde büyük emeğim olan, her sayfasını, her karesini tasarladığım bir dergi. Çok güzel yarışmalara öncülük ve ev sahipliği yaptık. Jüri üyeliği tekliflerini kabul etmemek olmaz.
Gelin görün ki tatmamız ve puan vermemiz gereken 9 değişik pilav var. Tamamı ev kadınından oluşan yarışmacılar, özene bezene pilavlarını pişirmişler ve bizim oylamamızı bekliyorlar. Kimi enginarlı, kimi avakadolu. Etli, tavuklu, meyveli olanlar var. Zeytinyağlı ve soğuk olanlar da. Yanımda oturan Sofra dergisinin yayın yönetmeni Esra Düzdağ ile bir yandan eski günleri ve Sofra'nın yeni atılımlarını konuşurken bir yandan pilavları tattık.
SUNUMDA ZAYIFIZ
Jüri olarak yaratıcılık, lezzet ve sunuma bakarak oy vereceğiz. Herkesin damak tadı değişik ama lezzetli olan pilavlar vardı içlerinde. Ama yaratıcılık pek yoktu. Çünkü yediğimiz pilavların neredeyse yarısının içinde bezelye, havuç ve patatesten oluşan garnitür ve dere otu, diğer yarısında ise kuru üzüm, kuru kayısı, tarçın ve fıstık vardı. En yaratıcı olan avakadolu pilavdı bana göre ama onun da tadı bir felaketti. Kısacası yaratıcılıklarını pek kullanmamış, bildiğimiz tatlarla yarışmaya katılmıştı yarışmacılar.
Üzerinde esas durmamız gereken bir konu da sunum. Hiçbir yemeğin sunumunu beğenmedik işin aslına bakarsanız. Yemekteyiz programlarında görüyoruz, Türk insanı estetik konusunda sınıfta kalmış durumda. Ya abartılı bir gösteriş var ya da özensizlik. Ne bileyim pilav tabağa konulurken en azından kaseye konulup ters çevrilmeli. Veya tencere olduğu gibi servis tabağına alınmalı. Alta konulan bademler veya içine katılmak istenen her çeşit malzeme, ters çevrildiğinde üste gelse güzel bir görünüm olmaz mı? Tabağın etrafı da içindeki malzemelerle ama abartmadan süslenemez mi?
Bizim kadınlarımız süsleme deyince kebapçı tarzı süslemeyi benimsemiş durumda. Kalın kalın dilimlenmiş domatesler, bir demet maydanoz, biber konuldu mu süslenmiş oluyor tabak. Bence yemek dergilerinin ve televizyondaki yemek programlarının acilen bu konuya el atması gerekiyor.
Bu arada Mutfağın Yıldızları yarışması Meydan Alışveriş Merkezleri'nin bulunduğu bütün illerde devam ediyor. İnternetten de girip bilgi alabilirsiniz. Ya mutfağın yıldızları.com'a tıklayın, ya da gülhankara.com'a. Büyük final 20-24 Temmuz'da.
Mübadil mutağı
Aynı akşam yine Metro Group'la Mutfak Dostları Derneği'nin Kandilli'de bulunan Adile Sultan Sarayı'nda düzenlediği "Mübadil Mutfağı" gecesine katıldım.
Ve bir mönü nasıl bu kadar muhteşem olur, yemekler nasıl bu kadar lezzetli olur ve bu kadar şık sunuluru görme ve tatma imkanı buldum. Mutfak Dostları Derneği'nin düzenlediği her gece zaten müthiş oluyor. Ama İzmir-Alsancak'ta bulunan Mutfak Girit'in sahibi Huriye Bakay'ın Borsa Lokantaları aşçılarıyla birlikte hazırladığı menü ve yemekler nefisti.
Hayatımda bu kadar lezzetli Kalamar Dolması yemedim mesela. Keza enginar ve kabak çiçeği dolması da. Elbasan tava ya da yoğurtlu et ve lor tatlısı ise tek kelimeyle müthişti.
Önce gazeteci ve gurme Nedim Atilla'dan, eşyalarıyla değil kültürleriyle gelen mübadillerin hayatından hikayeler dinledik. Hüzünden çok eğlenceli anılara, bu insanların yemekle ve otlarla olan ilişkilerine yer verdi Nedim Atilla. Yakında bu hikayelerin yer aldığı kitabı da çıkacak.
Geceden tıka basa ayrılırken, ilk fırsatta mutfak Girit'e gidip yemek yiyecek ve o gece ayaküstü tanıştığım Huriye Bakay'la sohbet edeceğim.
...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.