Türk erkekleri kadınları geçti!
Erkeklerin oranı yüzde 49.2, kadınların ise yüzde 45.9. Yani erkekler şişmanlık ve obezlikte kadınları geçmiş bulunuyor.
Kadınlar kırsal kesimde fazla veya aşırı kilolu. Kente geldikçe kiloları normalleşiyor, hatta daha düşük kiloya iniyor.
2008 yılında yapılan Türkiye Sağlık Araştırması'nın sonuçlarını revize eden TUİK verileri, Türkiye genelinde normal kiloluların oranının yüzde 48.2 olduğunu söylüyor. Düşük kiloluların oranı ise yüzde 4.2. Kentlerde düşük kilolu kadınların oranı ise yüzde 6.2.
CAN'IN KİLOLARI
Bu sonuçlar, kadınların kilolarıyla dalga geçen ve her fırsatta onların kilolarını yüzüne vuran erkeklere ders olur umarım. Terzi önce kendi söküğünü diksin misali, onlar da önce giderek büyüyen göbeklerine, irileşen memelerine, kalınlaşan bacaklarına ve popolarına baksınlar, sonra kadınlara laf soksunlar.
En azından bizler, kilo aldığımızın farkına varıyor ve başarılı olamasak da vermek için çaba gösteriyoruz.
Erkeklerse göbeklendiklerini bile kabullenmiyorlar. Ya da onun bile erkekliğin şanı olduğundan dem vuruyorlar.
Ben hiçbir 'erkek ünlü'nün fazla göbeği veya büyüyen memeleri yüzünden denize girmediğini görmedim. Ama mesela Sibel Can, gazetecilere görüntü vermemek için tekneden bile denize giremiyor. Kadıncağız ayağını suya sokamamış bu yaz.
Oysa geçen senelerde poposunu gere gere gezindiği gibi, şimdi de kilolarını seve seve denize girebilir ve "Size ne arkadaşlar. Kiloluyum, kilolarımla da barışığım," diyebilir.
TARKAN'IN ALBÜMÜ
Gelelim Tarkan'a. Malum yeni albümüyle yaza iddialı bir giriş yaptı, albümü yok satıyor, konserleri izdiham yaratıyor, radyolarda birbiri ardına şarkıları çalınıyor.
Ben bir Tarkan hayranı olarak ona laf söyletmeyenlerden ve bazı sanatçıların dokunulmazlığı olduğunu düşünenlerdenim. Tabii bir yere kadar. İnsana, doğaya, hayvanlara saygılı olduğu sürece. Kadına el kaldıran, hayvanlara kötü davranan, çocuklara yan gözle bakan insanlarla "Ne kadar harika sese, bestelere, yeteneğe" sahip olsalar da işim olmaz.
Tarkan'a yapılan her saldırı katlanarak ona sevgi olarak geri döndü. Varsa kusurları, kendisine. O da bizim onu sevmemizi engellemez, diyorum.
Peki, albümünü sevdin mi? Doğruyu söylemek gerekirse, hayır. Sevdanın Kurşunları'dan daha iyi şarkılar beklerken biraz hayal kırıklığı oldu. Adını Kalbime Yaz'ı sevmedim mesela. Çok tutuldu, çok seviliyor, nakarat kısmı iyi ama özellikle sözleri çok beylik, çok sıradan geldi bana. 'Kayıp' fena değil. Yine de dinleniyor. Çünkü şarkılarını severek söylüyor, ruhunu katıyor ve ne söylediği anlaşılıyor.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.