Haluk'un konuşması
"Bak delikanlı bu akşam sana en değerli şeyimi vereceğim: Kızımı. Bunu biliyorsun değil mi? Doğduğu zaman biraz kilosu düşüktü kızımın. İştahı da yoktu. Hala yok. Zor büyüttük. Narin bir çiçek gibi baktık ona. Su verdik, gübre verdik, ilaç verdik.
HASSAS DAVRANIŞ
Çok hassas davrandık. Şimdi o hassas çiçeği sana veriyorum, üzerine bir yazı yazarak, "kırılacak." Kızım kırılacak bir eşyadır. Çok dikkatli taşımak gerekir. Eğer kırılırsa..."
Bunu söylerken delikanlıyı boğazından tutup havaya kaldırır ve yere bırakır. Bir şey yapacakmış gibi yapar ama yapmaz. Yumruğunu gösterir ama vurmaz.
Çok korkan delikanlı, "Merak etmeyin efendim, ona sizin gibi bakacağım" der.
"Güzel. Sana güveniyorum. Ben ölüp gitsem de üzerine kırılacak yazdığım şeyin peşinden geleceğimi unutma. Öbür dünyadan gelirim" diyerek bitirir konuşmayı kız babası.
KOŞULSUZ SEVMEK
Sonra kızını alır karşısına ve ona da şunları söyler: "Bak kızım, şimdi hayatının en önemli kararlarından birini veriyorsun. Eğer olur da bugün yanlış bir karar verdiysen, yani ilerideki yıllarda bu belli olursa, için rahat etsin. Bu kapı sana her zaman açık. Yanlış karar da versen, hata da yapsan, iyi de yapsan, kötü de yapsan, iyi insan da olsan, kötü insan da olsan bu kapı sana her zaman açık. Her zaman... Biz seni koşulsuz seviyoruz. Hiçbir şartımız yok. Kendini güçlü hisset. Kendine de ki, benim annem-babam var ve ben ne yaparsam yapayım onlar benim arkamda. Bu kapı sana hep açık. Ben sağ olsam da ölsem de. Bunu unutma."
Gözleri dolan genç kız, "babacım benim," diyerek babasının boynuna sarılır. Öylece kalırlar bir süre...
Bu sahneler, severek izlediğimiz "Çocuklar Duymasın" adlı diziden. İki sahne de izleyenlerin ilgisini çekti. Özellikle baba-kızın konuşması ekran başındaki pek çok kişinin gözlerinin dolmasına neden oldu.
Benim de gözlerim doldu. Ve hemen dizinin senaristi ve yapımcısı Birol Güven'i arayıp teşekkür etmek istedim. Yanımda olsa boynuna sarılıp ağlayacaktım zaten. Böylesine önemli ve hassas bir konuyu, ailecek izlenen bir diziye koyduğu ve aralara sıkıştırmayıp, özenle yerleştirdiği için.
O kadar önemli bir konu ki evlenip gidecek genç bir kıza babaevinin kapılarının açık olması. O kadar önemli bir konu ki yanlış da yapsa, doğru da yapsa anne-babanın çocuklarının arkasında olması.
O kadar önemli bir konu ki anne-babanın çocuklarını koşulsuz sevmesi.
O kadar önemli bir konu ki damat adaylarına, evlendikleri kadının sahipsiz olmadığının hatırlatılması.
ÖNEMLİ BİR KONU
O kadar önemli bir konu ki bir kadına el kalktığında o kadının anne ve babasının nerede olurlarsa olsun bunun hesabını soracağının bilinmesi.
Türkiye'de kaç baba damat adayıyla Haluk'un, kızı Duygu'nun sevgilisi Berke'yle konuştuğu gibi konuşmuştur dersiniz?
Ve kaç baba, kızı hayatının en önemli kararını vermeden önce kızıyla Haluk'un Duygu'yla konuştuğu gibi konuşmuştur?
İnanın yüzde otuz bile yeter bir şeylerin değişmesine.
Türkiye'de devrim olur.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.