Bilgisayarın düşünme girişimi

Günümüzde en çok konuşulan teknolojilerin başında yapay zekâ geliyor. Hem özel hayatımızda, hem iş hayatımızda hem de yaşadığımız toplumda etkilerini inanılmaz derecede hissediyoruz. Yapay zeka son günlerde gerek Türkiye'de gerek dünyada tartışılan ve ne olduğu merak edilen bir konu haline geldi. Yapay zekanın gerçek tanımı, insanlara özgü olan hissetme, karar verme yetisi gibi eylemleri hayata geçirecek buluşlar olarak da açıklanıyor.
Yapay zeka, programlanmış bir bilgisayarın düşünme girişimidir. Daha geniş bir tanıma göre ise, yapay zeka; bilgi edinme, algılama, görme, düşünme ve karar verme gibi insan zekasına özgü kapasitelerle donatılmış bilgisayarlardır.
Tarihçe yapay zeka kavramının geçmişi modern bilgisayar bilimi kadar eskidir. Fikir babası, "Makineler düşünebilir mi?" sorusunu ortaya atarak makine zekasını tartışmaya açan Alan Mathison Turing'dir. Alan Turing bilgisayar biliminin babası ve yapay zekanın kurucusu olarak bilinir. 20.
Yüzyılın en büyük bilim adamlarından olan Turing, çok yönlü bir dehadır.
Teknolojinin gelişmesiyle ortaya çıkan yeni sanayi devrimi Endüstri 4.0 ve bunun en önemli gelişmesi yapay zeka teknolojisine hakim olmak ülkelere güç katmaktadır. Endüstri 4.0 devrimini kaçırmamak ülkemize yapabileceğimiz en büyük hizmettir. Yapay zekâ yavaş yavaş teknolojinin ortasına yerleşmeye başladı.
FARKLARI NELERDİR?
Doğal zekanın yaptıklarını yapmaya çalışan yapay zekanın farkları veya daha avantajlı olduğu yönleri var mıdır?
Şüphesiz vardır. Bu konuda ilk olarak söylenmesi gereken yapay zekanın insan zekâsı gibi belli bir ömrünün olmaması en büyük avantajıdır.
Yapay zekâya sahip bir sistemin içinde olan bilginin kolaylıkla kopyalanabilmesi, çoğaltılabilmesi önemlidir. Yapay zekanın belli bir sistem üzerine kurulmuş olması her zaman her duruma aynı tepkiyi göstermektedir. Yapay zekanın verdiği kararların veya yaptığı işlemlerin kolaylıkla belgelenebilir olması gibi farkları da doğal zekaya oranla avantajlı yönlerindendir.
Peki doğal zekanın hiç mi üstün bir tarafı yok, tabi ki var. Bunun en güzel örneği ise insan zekasının yaratıcı olmasıdır. Yaratıcılık ve hayal gücü bu özelliklerin başında geliyor, ama bizi bu programlardan farklılaştıran özellikler sadece bu ikisi değil elbette sevgi, sanat, bilgelik, aşk gibi daha birçok özelliğimiz bizi her zaman makineden ayrıştıracak.
Hiç işlenmeyen bir bilgi hakkında yapay zekâlar tarafından çözüm üretilmesi epey kısıtlıyken; insan zekâsı doğru veya yanlış bir çözüm üretebilir.
Yapay zekalar birçok alanda bize yardımcı olabilir, bazı faaliyetleri bizim yerimize yerine getirebilir ve hatta zaman zaman bunu insan zekasından daha iyi de yapabilir. Ancak doğal farklılıklarından dolayı yakın zamanda tümüyle birbirinin yerine geçme gibi bir durumun olabileceğine ihtimal vermemekteyim.
DAHA GÜZEL BİR DÜNYA İÇİN
Yapay zekâyı doğru kullanabilirsek yaşadığımız toplumda çok büyük değişiklikler yapma gücüne sahibiz.
Yapay zekâ teknolojilerinin amacı her yere insanın yerine yazılımlar robotlar koymak değil insanın yeteneklerini ve potansiyelini arttırmak olmalıdır. Yapay zekâ insanı rutin işlerden kurtarıp yaratıcılığını, hayal gücünü çok daha önemli problemleri çözmek fark yaratacak konuları araştırmak ve yeni araçlar keşfetmek için kullanmaya teşvik etmelidir.
İnsanın kapasitesi ve yetenekleri de önümüzdeki yıllarda artacak. Yapay zeka teknolojileri ile elimize çok büyük fırsatlar ve güç geçmektedir. İnsanlığın bu gücü, çocuklarımıza bırakacağımız daha güzel bir dünyanın inşası için kullanacağını düşünüyor bunu istiyor ve umut ediyorum.
Son söz; "Daha iyi bir dünya için yapay zeka"