Ukrayna asıllı İngiliz tenisçi Elena Baltacha, bir röportajının satır arasında şöyle der: "Eğer maça iyi hazırlanmazsanız kazanamazsınız. Bu durumda da başkalarını suçlamak fayda getirmez. Çünkü herkes kendi kaderini belirler." Baltacha'nın cümleleri tenisten futbola, hatta tüm spor branşlarına uyarlayabileceğiniz meselenin anafikri. Sözü eğip büküp genelleştirebilirsiniz de üstelik. Yani maça değil de lige hazırlanamazsanız sıkıntının en büyüğünü yaşarsınız. Çünkü futbol ince hesap gerektirir. İşte bunun örneklerini geçtiğimiz hafta gördük. Galatasaray'ın Burak ile yollarını ayırmasını yaşanan maddi problemler sebebiyle kazanç olarak görebilirsiniz ancak yerini doldurmanın hesabını yapmazsanız sıkıntı kaosa dönüşebilir. Bu durumda da yukarıdaki sözdeki gibi başkalarını suçlamak fayda getirmez. Daha önce de belirttiğim gibi Sinan Gümüş'ün veya diğerlerinin sakatlık ihtimalini göz önünde bulundurmak zorundasınız.
Kartal'ın da canı sıkıldı
Benzer bir durumun bir gün sonra Beşiktaş'ın da başına gelmesi mevzunun önemini ispatlıyor. Beşiktaş devre arasında üç stoperine yol verdi. Ersan Gülüm, Milosevic ve Pedro Franco. Yerlerine ise iki takviye yaptı. Marcelo ve Delgado. Niye? Çünkü elde Rhodolfo da var. Giden üçlünün yerine bir üçlü daha. Ancak iş yer doldurmayla bitmiyor. İşte Rhodolfo sezonu kapattı. Ve en önemlisi Beşiktaş takıma sonradan dahil oldukları için erteleme maçlarında elde kalan Marcelo ve Delgado'dan yararlanamayacak. Yerlerine de büyük ihtimalle Tosic ve Necip oynayacak. Tabii onlar da sakatlanmazsa. Yani G.Saray'ın ilk yarıda stoper, sağ bek ve ön libero için bulduğu tuhaf formülün aynısını denemek zorunda.
O halde soralım
Soru şu: İki kulübün de zamanı geriye alma şansı olsa bu bölgelerine transfer yaparlar mı, yapmazlar mı? Her iki cevap için de uzun uzun konuşulabilir. Transfer için bırakın günleri, dakikalar bile önemli bir hale gelmişken (Bkz...Grosskreutz transferi) gelinen nokta üzerine uzun uzun düşünmeli. Bahsettiğim bu mesele "Neticede sahaya 11 kişi çıkacağız" ezberinden öte bir takımın kaderini belirleyecek kadar ciddi bir sorun aslında. Madem öyle gündemin anlam ve önemine ilişkin bir Çin atasözü ile bitirelim yazıyı: "Geçmişinizi bilmek istiyorsanız, bugünkü şartlarınıza bakın. Eğer geleceğiniz görmek istiyorsanız, bugünkü yaptıklarınıza bakın." İyi haftalar...
