Galatasaray’ın golcüsü Sabri mi?

G.Saray'ın derbi kadrosu ile ilgili fikir yürütenler yanıldı. Çünkü Riekerink'in hafta içinde Rize ile oynanan kupa maçının bittiği yerden devam etmesi bekleniyordu. Haftalarca pozisyon üretmekte zorlanmış bir takımın Sinan Gümüş'ün dönmesi ile yeni bir çehreye kavuşacağı umuluyordu. Ancak Riekerink hücumdaki Emre, Yasin, Emre ve Podolski dörtlüsündeki ısrarını sürdürdü. Vaziyet böyle olunca Podolski'ye yardıma koşan bu üçlü yine kaleyi bulmakta zorluk çekti. Devre biterken kaleye çekilen şutların postacıya ihtiyaç duyması bu yüzden. Sneijder dönmüşken Sinan veya Umut'un 11'de düşünülmemesine anlam vermek zor. Bunu basitçe özetlersek 7. dakikada Yasin Podolski verkacında Yasin'in, 20. dakikada yine Podolski'nin pasında Sabri'nin neticeye ulaşamamasını gösterebiliriz. Hatırlayacağınız gibi Rize maçının ilk 70 dakikasında bu ve benzeri durumlara fazlasıyla şahit olmuştuk. Riekerink bu inadından ikinci yarıda vazgeçerek Sinan ile hücum etkinliğini attırmaya çalıştı. Fakat bu sefer de kısa bir süre sonra Sneijder'ı kenara alarak bir şaşırtıcı hamle daha yaptı. Beşiktaş ise özellikle ilk yarıda kontrollü bir profil çizdi.
Az ve öz pozisyon bulan, bulduğu vakit de Muslera'yı zorlayan Beşiktaş Gomez ile zaman zaman etkili geldi ancak Muslera bu bölümde başarılı bir görüntü çizdi. İkinci yarı Beşiktaş'ın kurduğu baskı ile çıkmakta zorlanan G.Saray, Riekerink'in ilginç oyun anlayışı ile iyice bocaladı.
Bu bocalamayı fırsat bilen Şenol Güneş, Cenk Tosun'u oyuna alarak forveti ikiledi. Nitekim gol de hemen akabinde geldi. Bundan sonrası da G.Saray'ın dengeyi kurma çabası içinde geldi. Ancak yine başa dönelim. Benim takıldığım konu şu. Hatta G.Saray hakkında bilgi sahibi olmayan biri de son iki maçı izlediğinde herhalde aynı soruyu soracaktır. "G.Saray'ın golcüsü Sabri mi?" Sabri'nin her pozisyon içerisinde olmak istemesi, kornerleri kullanıp, ceza alanında kafa topuna yükselmesi, akın başlatması, akın kesmesi çabası adına takdir edilebilir kabul de peki ya sonuç? Kaleye en yakın adam neden Sabri? Böyle olmadığını bir biz mi fark ediyoruz?