Algıda seçicilik

Maç sonu basın toplantıları.
Benzer cümleler, benzer tavırlar. Moda kelime "Algı" Cuma günü Şenol Güneş konuşuyor... "Oyun algı operasyonu içerisinde başka boyuta gitti." Cumartesi söz Aykut Kocaman'da. "(Aykut Kocaman algı yaptı) demeye gerek yok.
Herkes aynaya bakmalı. Pazar günü ise Abdürrahim Albayrak mikrofonların önünde. "İnsanlar kükrüyor bir şeyler değişiyor.
Ofsayttan goller atılıyor. Aslan bir kükrerse, nasıl kükreyeceğini herkes bilmeli." Yani aba altından sopa. O kadar 90 dakika arasında anlık kararlar üzerinden "Algıda seçicilik" yapılıyor. Haklı veya haksız, doğru veya yanlış.
Futbolun keşfinden bu yana tartışılan hakem kararları şimdilerde kaybedilen tüm puanların sebebi olarak gösteriliyor.
GEÇİCİ TARAFI DA VAR
Ve herkes şunu çok iyi biliyor ki bu algıdaki seçiciliğin bir şekilde geçici bir tarafı var. Bir takım birkaç hafta üst üste puan kaybetmediği vakit yeni gündem maddelerinin içine çekileceğiz.
Görünen şu tabloda herkesin en fazla kendisine haksızlık yapıldığını anlatma gayreti "Sessiz kalırsak, üzerimize daha çok gelirler" anlayışından başka bir şey değil.
Neticede video hakem sistemi de gelse o vakitte teknolojiye kusur bulunur. Bu doğrultuda bireysel hataların alınan skorlara en az etki eden sebep olduğunu mu çıkarmalıyız? Sezon başından bu yana zirveye yanaşmaya çalışanların salt bu hatadan kaç puan kaybettiğini toplasak ya bir de.
TAMAM TARTIŞILSIN DA...
Yanlış anlaşılmasın. 'Hakem kararlarını tartışmayalım' demiyorum.
Evet sadece şu geçen haftada onlarca kritik düdük çaldılar.
Eğer bu oyun hatalar oyunu ise çalmaya da devam edecekler.
Fakat bu baskı hali de normal sayılmaz. Misal, Konya-Beşiktaş maçında Alper Ulusoy sadece Beşiktaş aleyhine mi kararlar vermiştir. Konya adına da kritik kararlar yok mu? Bunu diğer maçlar için de söyleyebilmek mümkün. F.Bahçe'nin 9-11 ve 17-20 arasındaki kayıplarının nedeni, Beşiktaş'ın 8 deplasmanda kaybolup, G.Saray'ın 6 deplasmandan puan çıkartamamasının sebeplerini nasıl açıklarız? Bizde bu kadar yaklaşmışken kaybedilen şampiyonluklar dünyanın sonu olarak gösterildiğinden algı meseleleri de gündemimizden hiç eksik olmayacaktır. Dilerseniz o klasik maç sonu demecinde olduğu gibi "Önümüzdeki sezonlara bakalım." Bakalım ileride ne değişecek?