Sezona kötü başlayan ancak son haftalarda zirvede yalnız kalan iki takımın rekabetinde son gülen Başakşehir oldu.
İkisi de ilk 5 haftalık bölümden sadece 1 galibiyet çıkartabilmişti ki o günlerde bu iki takımdan çok Alanya, F.Bahçe ve G.Antep FK'yı konuşuyorduk. Özellikle de Alanya'yı. Turuncu-yeşilliler önüne geleni yıkıp geçiyor, sanki "Bu sezon çok renkli geçecek" diyordu. Evet bu gökkuşağı hali hiç değişmedi ancak pandemi sebebiyle oyunun kuralları baştan yazıldı. Genel tabloda Başakşehir ile Trabzonr'un kazanç haneleri kadar kayıp haneleri de büyük önem arz ediyor aslında.
Öyle ki Başakşehir'in şampiyonluk hikayesindeki ilginç grafik dikkatimizi çekiyor. İstanbul ekibi bu sezon 4 takımı hiç yenemedi. Bunlardan biri Trabzon. Diğerleri F.Bahçe, Sivas ve Konya. Turuncu-laciverliler F.Bahçe maçlarından puan çıkaramazken, Sivas'tan 2, Konya'dan 1 puan alabildi.
Trabzon'un ise Başakşehir'den sonraki en büyük sıkıntısı Denizli'ydi.
Denizli'den hiç puan alamadılar.
ILK 7 ÇOK ZORLADI
İkilinin ilk 7'deki takımlara karşı kaybettiği puanların da dikkat çekici olduğunu belirtelim. İki ekibin de bu bölümdeki rakipler önünde iki maçı kazanmışlığı yok. Başakşehir ilk 7'dekilere karşı 20, Trabzon ise 15 puan kaybetti. İşte bu kayıpların heyecanı sabit tutmasındaki payı büyük.
Peki bu yarışın o hep alıştığımız başrol oyuncuları ne alemdeydi?
Onlar hatalarının bedelini ödediler.
Başta yapılan yanlışlar katlanarak bir sorun yumağına dönüştü. İç meseleleri sahaya yansıdıkça skor tabelalarında aranılan rakamlara ulaşılamadı.Z aman zaman kapsama alanı dışında kalıp, "Lütfen daha sonra tekrar deneyiniz" şeklinde uyarı mesajları alıp durdular. Halbuki bu takımların taraftarları en başta ne hayaller kurdular. Kulübeler değişti, demeçler sertleşti, başarısızlık bir gizli özne gibi cümlelerin içine yerleşti.
Sonra işin gizliliği de kalmadı ayan beyan ortaya çıktı. Galibiyet ufukta bir gemiydi, bizimkiler de ona sürekli uzaktan el salladı. Şampiyonluk için yola çıkan, "Olmuyorsa Şampiyonlar Ligi olsun" diyen, en nihayetinde Avrupa Ligi'ne dönüşen hedeflerle baş başa kaldık. Ve hakem kararlarının yine zirve yaptığı, VAR'ın çok tartışıldığı koca sezonda bitime artık bir hafta kaldı. Hala belli olmayan çok şey var. Şampiyonu belli ama, ikincisi netleşmedi. Ankaragücü veda etti ancak diğer ikili kesinleşmedi.
Bunun için de önümüzdeki son maçlara bakacağız.
(Not: Kaç yazı oldu bilmiyorum.
Sanırım 15 yılı aşkındır bu köşede haftayı değerlendiriyorum. Bana sorsanız dün gibi. Ve bu sayfadaki bir yazımla daha ödül mutluluğu yaşadım.
"Varlık içinde Yokluk" başlıklı yazım İzmir Gazeteciler Cemiyeti'nin düzenlediği Şehit Gazeteci Hasan Tahsin Gazetecilik Yarışması'nda ödüle layık görüldü. Yarışma jürisine ve bu köşeyi yıllardır takip edip yorumlarını aktaran tüm okuyuculara teşekkürlerimi sunarım.) İyi haftalar...