Yeni tenise doğru
Tenisin yönetiminde, organizasyonların, yeni yöneticilerin de paraları, ekonomik yaklaşımları ve etkileri ile önce Davis Cup dünya şampiyonanasında büyük çaplı düzenlemeler yapıldı, yeni yeni şampiyonalar düzenlendi. Bireysel tenisten, özel yönetmeliklerle ki, bu yönetmeliklerin çok daha geliştirilmesi gerektiğini düşünüyorum, takımlararası kısa süreli şampiyonalara, yeni yapılanmalara yönelmeler başladı. Tepe oyuncuların hakimiyetlerinin sonlarına yaklaşılırken azalabilecek seyirci sorununa karşı, yeni oyuncuların sahneye çıkışları hızlandırıldı. Laver Cup, ATP Cup gibi yeni organizasyonlar en azından denemeye başlandı hayırlısı ile. Ama iyi olacak gibi, göreceğiz...
Tenise devam
Aslında tenis bu pandemi süresince neredeyse tüm dünyada hiç oynanmayacak ve hiç canlı izlenmeyecek olsa da, sanal dünya da her zamankinden daha çok yer buluyor. Bu sayede tenisi unutmuyoruz ve daha da canlı tutmak için yaratıcılığımızı geliştirip kendimizden yenilikler, oyunlar yaratıp, anketler, yarışmalar düzenleyip, eskilerin de hatıralarını, önemli maçlarını ilk günkü gibi zevkle izleyerek ve paylaşarak avunuyoruz. Yetmedi büyük tenisçilerin internette ve televizyonlarda yayınlanan ve izleyenleri çok mutlu eden ikili sohbetleri, hatıraları, şakalaşmaları ve esprileri tenise yeni bir boyut, bambaşka bir kavram getirdi. YASAKLI HAYAT OLDUKÇA ZOR!
Şimdi de bunların tüm tenis dünyasına, özellikle oyuncular arasında ki ilişki ve dostluklara, aslında beklenen ve eksikliği hissedilen büyük ve olumlu katkıları olacağından kuşkumuz olsa da en azından ümitliyiz artık... Günler uzun, zaman geçmiyor, sıkılıyoruz, üzülüyoruz desek de insan oğlu her şeye alışıyor, kafasını kullanıyor ve böylesi yaşanamayan günleri kısa sürede, ken-di öz alışkanlıklarını da portmantoya asarak gerçeklerden fayda çıkarmayı başarıyor. Tenis, satranç ve briç gibi sosyal oyunlar aklımızın baş köşesin de olsa da, yeni yeni veya unutmaya başladığımız eski zevklerimiz ve hobilerimizle biraz zorlamayla, çoğu etraftan ulaşan çağrılarla ça-ğımızın vazgeçilmezi İnternet ortamında ve ücretsiz olarak kültüre, müzelere, müziğe, uluslararası etkinlik ve konserlere, tiyatro oyunlarına, her türlü eski ve güncel filimlere, sevenlerin seramik, resim, el işi, örgü gibi uğraşlardan da zevk almaya baş-ladıklarını memnuniyetle görmeye başladık.
İNSANOĞLU PES ETMİYOR
Ve daha önemlisi evlerimizin içinde eşi-miz, çocuklarımız ile daha çok beraber ve iç içe olmaya başlıyor, daha çok yakınlaşı-yoruz. Televizyon programlarından, sanal dünyadan az da olsa kendimizi koparmaya çalışarak psikolojimizi düzeltmeye, huzur ve moral bulmaya çalışıyoruz. Corona hep götürecek değil ya, biraz da faydalı yönlerinden istifa etmeye başladık işte...İnsanoğlu pes etmiyor demek ki!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.