Türk futbolunun kurtuluşu denilen alt yapılarda neler oluyor?
Ülkemizde futbolla ilgilenen, yönetici, antrenör, kulüp başkanı, taraftar kime sorarsınız sorun Türk futbolunun kurtuluşu için vereceği cevap "Alt yapıya önem vermemiz gerekiyor" cevabını verecektir.
Peki bu söylemin pratikte bir karşılığı var mı ? İşte burası büyük soru işareti.
KİMSENİN ALT YAPIYA YATIRIM FALAN YAPTIĞI YOK
Ülkemizin futbolunda pay sahibi olan 4 büyükler başta olmak üzere diğer Süper Kulüplerinin fazla alt yapıya önem vermediğini biliyoruz. Alt yapıda oynayan çocukları eğitecek antrenörlere verilen maaşı da öğrenmek isterseniz asgari ücret veya birazcık fazlası. Ay sonunu getirmekte zorlanan bir hocanın geleceğimiz gençlere nasıl eğitim vereceğini düşünebilirsiniz ki…
ALTINORDU VE GÖZTEPE'DEN ALT YAPIYA YATIRIM
Ege Bölgesi özeline baktığımız zaman tüm takımların yaşadığı ekonomik sıkıntılar had safhada. İzmir'in Süper Lig'deki tek temsilcisi Göztepe, son zamanlarda alt yapıya büyük yatırım yapmaya başladı. Uzun süredir Torbalı'da bir alt yapı projesi vardı ama şu anlık orayı sanki bir türlü çözüme kavuşturamadılar. Ama Göztepe yönetimi de biliyor ki dışarıdan yapılacak transferlerle kulüpleri yönetmek çok zor. Umarım her yıl alt yapıdan birkaç oyuncuyu A Takıma çıkarırlar.
Türk futbolunda yetiştiricilik denilince akla gelen ilk kulüplerden Altınordu ise bu sezon farklı bir yola girdi. Torbalı'daki akademideki yatılı sistemden vazgeçildi. Çocuklar Cengiz ve Çağlar Futbol Eğitim Tesisleri'nde futbol eğitimi alacak. Altınordu, bu sezon 13 gurbetçi oyuncu ile oynarken kadrosunda oynatamadığı diğer gençleri Efeler SK 09 takımına gönderdi. Geçmişte alt yapısı ile Türk futboluna birçok yıldız armağan eden Altay da ise işler çok karışık. Alt yapıyı uzun süredir idare eden Mahmut Gözüaçık ile ortaklık sona erdi. Umarım Altay o eski günlerine tekrar döner. Karşıyaka, Buca, Menemen'de alt yapıların durumu net değil. Yine Manisa FK'da yerel seçimden sonraki süreçten dolayı durumlar çok karışık. Belediye ile kulüp arasındaki tartışmada genç milli takımlara çok sayıda oyuncu gönderen Manisa FK'da umarım bu gençler zarar görüp kaybolup gitmez. Diğer bölge takımlarının alt yapılarının hiç de iyi olmadığını biliyorum.
TEMMUZ SICAĞINDA ÇOCUKLARIMIZA MAÇ OYNATTILAR
Öte yandan minik yaş kategorileri olarak yazabileceğimiz U11, U12 ve U13'te yaşananlar ise tamamen facia. Geçtiğimiz günlerde velilerin yapmış olduğu bir sosyal medya paylaşımı gördüm inanın içim cız etti. Bu kategorideki maçları İzmir Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu organize ediyor. Maçlar ise Haziran ayını ortasında ve temmuz başında oynandı. Sıcaklık İzmir'de 35-40 derece içindeydi. Sahaların çoğu zaten sentetik çim olunca sıcaklığın 5 derece daha yükseldiğini de düşünebilirsiniz. Maçlar ise öğle sıcağında 12.00, 13.00, 14.00 ve 15.00'da oynandı. Savunma yapıp o saatte falan oynanmadı açıklamasına gitmesinler fikstür resmi sitelerinde duruyordu.
Kulüplerden velilerden gelen itirazlar üzerine maçlar sabah ve akşam saatlerine çekildi. Yine son bölümlerinde ise takımlara her gün maç oynayıp Temmuz sıcağı başlamadan ligler bitti. O sıcaklarda hiçbir yavrumuzun sıcaklardan etkilenmeden ligin bitmesini büyük sevinç olarak değerlendirebiliriz.
Akademi takımlarının ve genç miniklerin oynadığı sahaları gördükten sonra acaba biz hala futbolcu yetiştirebilir miyiz? İnanın bilmiyorum.
Son sözümde yeni seçilen TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu ve ekibine olsun. Kurtuluşumuz gençlerdeyse buralarda neler olup bittiğine bir baksınlar derim
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.