Gün, birlik olma günü
Türkiye ve İslam coğrafyası son dönemde büyük bir saldırıyla karşı karşıya. Küresel emperyalist güçler, boş durmuyor. Bunun karşısında bizlerin Türküyle, Kürdüyle, Lazıyla, Çerkeziyle bir ümmet olarak topyekün halinde birlik ve beraberlik içinde olmamız gerekir. Şükürler olsun ki bizler şanlı bir vatana, bayrağa ve devlete sahibiz. Bu vatana göz dikenlere karşı bugüne kadar gerektiğinde canımızı verdik ama şehit kanlarıyla sulanan bu aziz vatan topraklarını kimseye teslim etmedik. Kurtuluş Savaşı ile birlikte yeniden varoluşunu ispatlayan bu aziz millet, büyük zaferi birlik ve beraberliği sayesinde kazandı. Evet bugünle de aynı birlik ve beraberlik ruhuyla birbirimize kenetlenme zamanıdır.
BU TUZAĞA DÜŞMEYELİM
Sanki Türkiye'yi düşünüyormuş gibi davranıp aslında küresel emperyalist güçlerin kuklası olan çevrelerin karanlık tuzağına asla düşmemeliyiz. Bizler tarihte millet olarak çok daha büyük badireler atlattık. Ama hepsinin üstesinden geldik.
Bizi tarih sayfasından silmek isteyenlere Allah (c.c.) fırsat vermedi. Aynı oyun tekrar oynanıyor. Şehit kanlarıyla sulanan vatan topraklarımıza göz dikenler ve milletimizi parçalamak isteyenler yine kaybetmeye mahkum olacaklar.
Bizlerdeki bu sarsılmaz iman, bu sağlam inanç olduğu sürece Allah'ın izniyle yine düşmana karşı galip geleceğiz. Bu cennet vatanımızın bir karış toprağını bile düşmana teslim etmemek için birlik içinde olursak sırtımızı Allah'ın izniyle kimse yere getiremez. Elbette bu zor günlerde hepimizin üzerine düşen büyük görevler ve fedakarlıklar vardır. Bizler daha nice kötü günleri atlatmış bir millet olarak bu günleri de inşallah en kısa zamanda atlatacağız. Bugünlerde bizi birbirimize düşürmek isteyenlere fırsat vermeyerek kardeşçe kenetlenmemiz lazım.
TERÖR EN BÜYÜK TEHLİKE
Şunu asla unutmayalım ki terörün dini, dili, ırkı yoktur. Terör tüm dünyadaki insanlar için ve gelecek kuşaklarımız için büyük bir tehlikedir. Bu tehlikeye karşı her zaman uyanık olmak zorundayız. Bu nedenle birlik ve beraberliğimizi bozacak her türlü söz ve davranışlardan uzak durmamız gerekiyor. Bu arada bazı çevrelerin "Fetih" sözcüğünü yanlış yorumlaması ise yine birlik ve beraberliğimize darbe vurmaktan öteye gitmiyor. Fetih demek illa ki bir yeri savaşarak almak veya işgal etmek değildir. Biz Barış Pınarı Harekatı ile bir ülkeyle yani Suriye ile savaşmıyoruz ki... Orada ülkemizi tehdit eden, halkımıza zulmeden, çocuklarımızı katleden terör örgütlerini temizlemek için bu harekatı başlattık.
Yani o bölge temizlendikten sonra oradaki topraklar Türkiye'nin olmayacak.
Yine Suriye'de kalacak.
Ülkemizdeki mülteciler de kendi evlerine salimen dönecekler. Bu kutsal görevi baltalamak isteyenler olabilir ama bu görevimizi başarıyla tamamlamanın adına da "Fetih" denilebilir. Bunda bence bir sakınca yok. Ama olayı saptırıp Türkiye'ye zarar vermek isteyenler hala 'kelime canbazlığı' yapmaya devam ediyor. Kim ne derse desin bizi hak bildiğimiz yoldan kimse çeviremeyecek. Bu duygu ve düşüncelerle Allah'tan vatanımıza, milletimize, birliğimize, dirliğimize göz dikenlere fırsat vermemesini, ülkemizin güvenliği, milletimizin huzuru, bölgemizin barış ve selameti için sefere çıkan kahraman ordumuzu muzaffer kılmasını niyaz ediyorum.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.