Zekeriya Mutlu

2010'un gündemi ekonomi olmalı

Geçen yazımda esnaf sanatkarlar açısından 2009 yılının değerlendirmesini yapmış, kesimimizin yaşadığı sıkıntıları ve nedenlerini dile getirmiştim. Bu hafta da kesimimizin yaşadığı sorunların giderilmesi için birliğimizin geliştirdiği çözüm önerilerini ve esnaf sanatkarların 2010 yılından olan beklentilerini sizlerle paylaşmak istiyorum.
KALİTE ARTIRILMALI
Esnaf sanatkarlarımız yaklaşık üç yıldır giderek ağırlaşan ekonomik sıkıntılarla mücadele etmektedirler. Sınırlı sermaye yapısına sahip olan esnaf sanatkarlarımız, yaşanan ekonomik krizlerden en fazla etkilenen kesimi oluşturmaktadırlar. Bu nedenle alınacak ekonomik kararlarda kesimi gözetmek, onları koruyacak ve güçlendirecek önlemlere öncelik vermek gerekmektedir. Şüphesiz küçük işletmeler de bu zor dönemde kendilerini revizyondan geçirmelidirler. Hizmet ve üretimlerinde kaliteyi artırmalı, bunun için mesleki eğitime önem vermeli ve mesleklerinde gelişen teknolojiyi yakından izlemeli, uzun vadeli ve dövize endeksli borçlanmalardan kaçınmalıdırlar. Ama ülke yöneticileri de ekonomik zincirin en zayıf halkası esnaf sanatkarların yanında olmalı, bu kesimi desteklemelidir.
BİRLİĞİN ÖNERİLERİ
İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği, ekonomik durgunluğun giderilmesi için bazı öneriler geliştirmiştir. Geliştirilen öneriler, esnaf sanatkar odaklıdır. Çünkü küçük işletmeler ekonominin dinamosudur. Sanayinin, ticaretin altyapısını oluşturur, üretimleriyle, hizmetleriyle önemli işlevler üstlenirler. Esnaf sanatkarların sorunlarının çözülmesi, kısa ve orta vadede ekonominin temel dinamiklerine de ivme kazandırır.
İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği tarafından geliştirilen önerilere gelince;
-Ekonomi gündeme alınmalı. Son üç yıldır Türkiye'de yaşanan durgunluk katlanarak büyümesine rağmen, ülke yöneticilerinin gündemini sadece siyasal konular ve soyut kavramlar meşgul etmektedir. Türkiye'nin önceliği ekonomi olmalıdır. İlk adımda ülke yöneticileri ile esnaf temsilcilerinin bir araya geleceği samimi platformlar oluşturulmalıdır.
-Üretim maliyetleri düşürülmeli. Türkiye'de akaryakıt, elektrik gibi üretim girdileri oldukça pahalıdır. Üretime ivme kazandırılması için önce girdi maliyetleri düşürülmelidir.
-Yerli malı özendirilmeli. Tüketiciler ihtiyaçlarını giderirken yerli malını tercih etmelidirler. Türk malını tercih etmek bir insiyatif, seçenek değil, mecburiyet olmalıdır. Yerli malının tercih edilmesi, genel üretim ve istihdamı destekleyecek bir unsur olacaktır.
-Kayıtdışı önlenmeli. TUİK verilerine göre, Türkiye'de, yaklaşık 22 milyon çalışanın yarısından fazlası kayıtdışıdır. Kayıtdışı ile mücadeleye daha fazla önem verilmeli, mükellef tabanı genişletilmelidir.
-Resmi ödemeler ertelenmeli. Özellikle küçük işletmelerin vergi, sosyal güvenlik primi gibi devlete yapacağı ödemelerde kolaylıklar sağlanmalıdır. Borçlar uzun vadeli, faizsiz ya da düşük faizli olacak şekilde taksitlendirilmelidir.
-Kredi imkanı artırılmalı. Bankaların küçük işletmelere daha kolay kredi vermelerini sağlayacak tedbirler alınmalıdır. Yabancı sermayenin Türk Bankacılık sistemindeki ağırlığı göz önüne alınarak, bu konuda kamu bankaları devreye sokulmalıdır.
-Meslek eğitimi önemsenmeli. Meslek eğitimi ülkelerin kalkınmasının tek çaresidir. Ülkemizde meslek eğitimi tercihi, gelişmiş ülkelere nazaran daha düşüktür. Türkiye'de meslek eğitimi yaygınlaştırılmalı, özendirilmeli, esnaf teşkilatlarına daha verimli meslek eğitimi verebilecekleri imkanlar sağlanmalıdır.
-Ar-Ge desteği. Yanında 50 kişi çalıştırma zorunluluğu nedeniyle, Ar-Ge Teşvik Yasası'ndan yararlanamayan küçük işletmelere yönelik yeni çalışmalar yapılmalıdır. Ar-Ge desteklerinin meslek odaları kanalıyla verilmesini sağlayacak düzenlemeler hayata geçirilmelidir.
-İstihdam özendirilmeli. İşçi çıkarmaların önüne geçecek önlemler, Sosyal Güvenlik primi ve vergi muafiyeti gibi istihdamı özendirecek tedbirler hayata geçirilmelidir.
Birliğimiz tarafından hazırlanan önerilerin, ülke yöneticilerine ve yerel yönetimlere ışık tutmasını ve alınacak ekonomik kararlara yön vermesini umuyoruz.
Babam ne zaman emekli olacak?
SORU:
Başkanım kolay gelsin. Babamın emekliliği hakkında bir soru yöneltmek istiyorum. Babamın 21.03.1966 yılında sadece sigorta girişi yapılmış. 14.10.1981-31.07.1990 yılları arasında da vergi dairesine kayıtlı olarak esnaflık yaptı. 30.12.1998 tarihine kadar aralıksız Bağ-Kur pirimi yatırdı. Son olarak 25.04.2006 tarihinde Mersin Ticaret Sanayi Odası kaydını terkin etti. 2006 yılında Bağ-Kur affından faydalanmak ve borcunu taksitlendirmek için başvuruda bulundu. Toplamda 24 yıl 10 gün Bağ-Kur hizmeti olduğu evrakta görülüyor. Babam başvuruyu yaparken memur, 19'uncu maddeden dolayı para ödemeden emekli olabileceğini söylemiş. Başvuruyu yaptıktan sonra ise bin küsur gün prim ödeyerek emekli olabileceğini söylemişler. Babamın vücudunda yüzde 40 özür olduğu için işe de gidemiyor. Babamın bilgilerini ekte bildiriyorum. Babamın emekli olma şansı var mı? Varsa nasıl olur? Bizi bu konuda aydınlatırsanız sevinirim. Kolay gelsin.
(Soner Kaya- İzmir)
CEVAP: Babanızla ilgili verdiğiniz bilgileri incelediğimizde, Bağ-Kur'da 8 yıl 7 ay 2 günü (3092 gün), SSK'da 1 yıl 2 ay 2 günü (422 gün) görülüyor. Babanızın vücudunun yüzde 40'ının özürlü olduğunu yazmışsınız. Babanızın malulen emekli olması için vücudunda yüzde 60 oranında özür bulunması gerekmektedir. Bu durumda babanız malulen emekli olamayacaktır. Sizin durumunuzda birinin son üç buçuk yıl (1260 gün şartı) SSK'ya prim ödeyerek, SSK'dan emekli olması daha avantajlı olacaktır. Babanızın emekli olabilmesi için bir işyerinde çalışmak koşuluyla 838 gün prim ödenmesi gerekmektedir. Bu şekilde babanız 2 yıl 4 ay sonra emekli olabilecektir.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.